Dünyayı algılamaya çalıştığımız, insanları tanımaya çalıştığımız, sevgiyi, ilgiyi, saygıyı öğrenmeye çalıştığımız dönemde annemiz bize rehberlik eder, ışık tutar.

Toplumda anne olmak peki…

Bebeğimizi dünyaya getirdiğimiz andan itibaren hatta daha hamileyken çevremizdeki birçok insan bize bunu öğretmeye çalışır… Mesela en çok hafızama kazınan ve hiç anlam veremediğim bir şeyi paylaşmak isterim sizinle…

‘Aman bebekken kucağına çok alıştırma, sonra hep kucak ister yanarsın.’

Yani bebeğim ağlayacak ya da bir huzursuzluğu olacak belki de sadece kucağımda kokumu duyup uyumak isteyecek, belki sıcaklığımı duymak isteyecek ama ben kucağıma almayacağım, neden? Çünkü hep kucağıma almamı ister diye…

Bunun gibi daha birçok öneri ve birçok kalıplar...

Hiçbirini yapmadım tabii ki.

Annelik öğrenilecek bir meslek ya da bir iş değil benim için... Annelik içgüdüsel bir olgudur... Anne hisseder, ne yapması gerektiğini nasıl davranması gerektiğini sadece hisseder... Zaten duyguları konuşur onunla yani annelik içgüdüsel bir olgudur... Kurallar ile sınırlar ile anne olunmaz çünkü o zaman anneler kutsal olmaz…

Türkiye’de anne olmak peki; açlığa, sınıf ayrımcılığına, kadın cinayetlerine, tecavüzlere ve mobbinglere rağmen canım ülkemde kadın olmak... Onurluca yaşayabilmek ve yaşatabilmek için evladını… Ezilen hor görülen şiddete maruz kalan anneler… Annelerimiz...

Kadınlığını bilemeden solup giden anneler… ‘Namussuzlar’ tarafından, namus için öldürülen anneler…
Bu açıdan da bakılınca sanki hiç sonu yokmuş gibi yazmak ve anlatmak, yeterli hiçbir kelimeyi bulamamak da bir girdap gibi geliyor insana…

Başka bir açıdan da ele alalım anneleri;

Anneliğinizi yargılayan insanlar çıkar karşımıza…

Şu an Türkiye şartlarında hemen hemen her anne çalışan bir anne...

Hem evin düzeni, yapılması gerekenler, çocukların bakımı, ilgisi, iş yeri ve mesleğindeki sorumluluğu ve tabii ki eşi ile olan ilişkisi... Okumak bile yorucu oldu değil mi?

Kadın olmanın başlı başına zor olduğu bu şartlarda, bu ülkede bir de anne olunca her şey çok daha zor…
Her kadının anneliği farklıdır, her çocuğun farklı olduğu gibi...

Size göre doğru olanı o anne doğru hissetmeyebilir ya da sizin gibi düşünmeyebilir, o zaman onun anneliği annelik olmaz mı?

Hiçbir annenin anneliği sorgulanmaz sorgulanmamalı, annelik içgüdüsel bir olgudur ve her kadın farklı hissettiği güdüleri ile çocuğu sever ve öyle büyütmeye çalışır…

Tüm kadınlara yazmak isterim son cümlelerimi;

Anne olmak dünyada yaşanabilecek en özel duygu… Her anın tadını çıkartın çünkü her anı çok güzel ve özel... Ne aile ne çevre ne de toplum için değil, onun iyi bir birey, mutlu bir insan olması için yetiştirin çocuklarınızı… Mutlu çocuklar, mutlu bir toplumu getirir…

Tüm annelerin günü kutlu olsun… Bu vesile ile de bu yazı anneme benden bir hediye olsun.

QOSHE - Anne olmak - Esra Kavrukkoca
menu_open
Columnists Actual . Favourites . Archive
We use cookies to provide some features and experiences in QOSHE

More information  .  Close
Aa Aa Aa
- A +

Anne olmak

48 0
12.05.2024

Dünyayı algılamaya çalıştığımız, insanları tanımaya çalıştığımız, sevgiyi, ilgiyi, saygıyı öğrenmeye çalıştığımız dönemde annemiz bize rehberlik eder, ışık tutar.

Toplumda anne olmak peki…

Bebeğimizi dünyaya getirdiğimiz andan itibaren hatta daha hamileyken çevremizdeki birçok insan bize bunu öğretmeye çalışır… Mesela en çok hafızama kazınan ve hiç anlam veremediğim bir şeyi paylaşmak isterim sizinle…

‘Aman bebekken kucağına çok alıştırma, sonra hep kucak ister yanarsın.’

Yani bebeğim ağlayacak ya da bir huzursuzluğu olacak belki de sadece kucağımda kokumu duyup uyumak isteyecek, belki sıcaklığımı duymak isteyecek ama ben kucağıma almayacağım, neden? Çünkü hep kucağıma almamı ister diye…

Bunun gibi daha birçok öneri ve birçok kalıplar...

Hiçbirini yapmadım tabii ki.

Annelik öğrenilecek bir meslek ya da bir iş değil benim için... Annelik içgüdüsel bir olgudur... Anne hisseder, ne yapması gerektiğini nasıl........

© İz Gazete


Get it on Google Play