İşte sevgili okuyucularım siyaset böyle bir şey…

Siz aşağıda ‘’zillet’’ ve ‘’millet’’ ayrışmasına alet olurken politikada rota bir günde değişebilir. Siz kavga ettiğinizle, tartıştığınızla, ayrıştığınızla kalırsınız.

Türkiye’de politikaya ve politikacıya neden güven duyulmuyor? Sorusunun cevabını 2024 yerel seçimlerinde çok güzel gördük. Sandığa katılımın ne denli düşük olduğuna hep beraber şahit olduk.

Yok, yok CHP lideri Özgür Özel’in Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ı ziyaret etmesini kesinlikle eleştirmiyorum, bilakis destekliyorum.

Vurgu yapmak istediğim konu başka. Politikacıların ipi ile kuyuya inmeyin, politikacılar için sokakta birbirinizi kırmayın.

Türkiye’nin normalleşmeye ihtiyacı vardı. Toplum son yıllarda çok gerilmişti, bölünme süreci, darbe girişimleri, ‘’zillet’’ ve ‘’millet’’ üst başlığı altında yürütülen politikalar epey bir travma yaratmıştı vatandaşta.

Seçim bitti, ekonomik kriz ile vatandaş sandığa gitti. Cumhuriyet Halk Partisi tarihinde alamayacak oyları hanesine yazdırdı. Türkiye’nin 1. Partisi çıktı.

Politikada kartlar yeniden karılıyor. Uzun yıllar önce bir büyüğüm işaret etmişti, Türkiye muhafazakâr, demokrat sola doğru evriliyor. İlginç bir tanım olarak görmüştüm o dönemler bu benzetmeyi.

Türk siyasetine pek alışık olmadığımız bir açılım, “muhafazakâr demokrat sol”

Şimdi Türk siyasetinin masasında anayasa değişikliği var. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, anayasa değişikliğini Cumhuriyet Halk Partisi olmadan yapamayacağının farkında.

Türkiye’nin bugün en büyük derdi anayasa değişikliği mi? Elbette hayır. Vatandaş alım gücünü kaybetmiş, Türk ekonomisi Afrika ile bir anılır hale gelmiş. Enflasyon uzun süredir vatandaşın belini bükmekte.

Her dönem temcit pilavı gibi ısıtılıp ısıtılıp anayasa değişikliğini sunumu yapılıyor. Yapılıyor yapılmasına lakin altı boş çıkıyor her defasında.

Bugün, siyasi partilerin ve iktidarın önceliği enflasyonu düzeltmek olmalı. Emeklinin, dar gelirlinin gelir seviyesini arttırmalı.

Sanal, gerçek dışı, öncelikleri tartışılan bir anayasa değişikliği kamuoyunu oyalamaktan başka bir şey ifade etmez.

Politikada kartlar tekrardan karılacaksa ki karılacak, siyasetçilerin ana gündem maddesi enflasyon olmalıdır.

Sonra parlamenter sisteme mi geçilir, anayasa değişikliği mi yapılır, tartışılır.

Birde sevgili okuyucularım dikkat çekmek istediğim bir husus daha var. CHP lideri Özel’in Cumhurbaşkanı Erdoğan ziyaretinin yerel yönetimlere de bir yansıması olacağını bekliyorum.

Yerelde iktidar ile muhalefet parti belediyelerinin daha uyumlu, kavga ve gürültüden uzak, hizmet odaklı çalışabilecekleri politik atmosferin temelinin Ankara’da atıldığını görüyorum.

Malum ilimizde 3 ilçemiz Cumhuriyet Halk Partili Belediye tarafından yönetilecek. Büyükşehir Belediyesini ise Cumhur…

Büyükşehir Belediye Başkanı Tahir Büyükakın, kişi olarak zaten uyumlu, çözüm odaklı politika yapan biri.

Bu kentte yaşayan bir insan olarak artık yerel yönetimlerde çekişme, kavga affedersiniz sidik yarışı görmek istemiyorum. Eminim Kocaeli halkı da benimle aynı fikirde.

Eğer kavga edilecekse bu hizmet yarışında olmalı.

Tabi Kocaeli Şehir Hastanesinde yaşananlar gibi takla atarak, Türkiye’nin gündemini bu şekilde meşgul ederek değil.

Sevgiyle kalın.

QOSHE - “Zilletin” Cumhur teması! - Gökhan Karabulut
menu_open
Columnists Actual . Favourites . Archive
We use cookies to provide some features and experiences in QOSHE

More information  .  Close
Aa Aa Aa
- A +

“Zilletin” Cumhur teması!

42 1
07.05.2024

İşte sevgili okuyucularım siyaset böyle bir şey…

Siz aşağıda ‘’zillet’’ ve ‘’millet’’ ayrışmasına alet olurken politikada rota bir günde değişebilir. Siz kavga ettiğinizle, tartıştığınızla, ayrıştığınızla kalırsınız.

Türkiye’de politikaya ve politikacıya neden güven duyulmuyor? Sorusunun cevabını 2024 yerel seçimlerinde çok güzel gördük. Sandığa katılımın ne denli düşük olduğuna hep beraber şahit olduk.

Yok, yok CHP lideri Özgür Özel’in Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ı ziyaret etmesini kesinlikle eleştirmiyorum, bilakis destekliyorum.

Vurgu yapmak istediğim konu başka. Politikacıların ipi ile kuyuya inmeyin, politikacılar için sokakta birbirinizi kırmayın.

Türkiye’nin normalleşmeye ihtiyacı vardı. Toplum son yıllarda çok gerilmişti, bölünme süreci, darbe girişimleri, ‘’zillet’’ ve ‘’millet’’ üst başlığı altında yürütülen politikalar epey bir travma yaratmıştı vatandaşta.

Seçim bitti, ekonomik kriz ile vatandaş sandığa gitti. Cumhuriyet Halk Partisi tarihinde alamayacak oyları hanesine yazdırdı. Türkiye’nin 1. Partisi........

© Kocaeli Koz


Get it on Google Play