“Bu, onların Allah’a ve Peygamberine karşı gelmelerinden dolayıdır. Kim Allah’a karşı gelirse bilsin ki Allah’ın cezalandırması çetindir.” (Haşr – 4)

Şikak fiili Kur’an’da birçok ayette geçmektedir:

“Onlar şıkak içindedirler” (2/Bakara 137); yani muhalefet içindedirler.

“Ey kavmim, bana karşı gelmeniz, sakın sizi Nuh kavminin, yahut Hud kavminin veya Salih kavminin başlarına gelenler gibi bir felakete uğratmasın!” (11/Hud 89)

“Kitapta ayrılığa düşenler, elbette derin bir anlaşmazlığın içine düşmüşlerdir.” (2/Bakara 176).

“Kim Allah’a ve peygamberine muhalefet ederse, bilsin ki Allah’ın azabı şiddetlidir.” (8/Enfal 13); yani, kim Allah dostlarının bulunduğu tarafın dışında olursa.

“Kim Allah’a ve Resulüne karşı gelirse…” (9/Tevbe 63).

“Kim Peygamber’e muhalefet ederse….” (4/Nisa 115).

Allah’ın emir ve yasaklarını inkar etmek yahut ciddiye almamak ve seküler yaşamak, yahut Allah’ın elçisini önder görmemek, nefsinin ardısıra gitmek vs. ‘nefsini’ ve ‘tabiatı’ gaye yapıp yaratılış gayesine şuurlu yahut gafletle muhalefet etmek de bir ‘şikak’tır; yani Allah’a muhalefet.

Ayetlerde geçen “şıkak” kökünden türeyen kelimeler genellikle anlaşmazlık, ayrılık, çatışma ve bölünme gibi anlamlara gelmektedir. Bu kelimeler, Allah’ın yolundan ayrılanlar, peygamberlere ve ilahi emirlere muhalefet edenler için kullanılmaktadır. “Şıkak” kelimesi ve benzerleri, Kur’an’da hem fiziksel bölünmeleri (örneğin taşların veya yerin çatlaması) hem de inanç ve topluluk içindeki bölünmeleri ifade eder.

İşte bu bağlamda genel bir değerlendirme: İlahi azab ve uyarı ifade eden “şıkak” terimi sıklıkla Allah’a ve peygamberlerine karşı çıkanların karşılaşacağı sonuçları vurgulamak için kullanılır. Allah’a karşı gelenler, sadece dünyevi bir ayrılık yaşamakla kalmaz, aynı zamanda ahirette de şiddetli bir azapla karşı karşıya kalırlar. Bu, onların ilahi düzene karşı olan tutumlarının ciddi sonuçlar doğurduğunu gösterir.

İslam bir toplum dinidir, düzen ve güvenlik ister. Bazı ayetlerde, ‘şikak’ fiili etrafında toplum içindeki anlaşmazlık ve bölünmenin olumsuz sonuçları üzerinde durulur. Örneğin, evliliklerde yaşanan anlaşmazlıkların çözümü için adaletli hakemlerin devreye girmesi gerektiği belirtilir. Bu, Kur’an’ın toplumsal uyum ve barışın korunmasına verdiği önemi yansıtır.

İslam milletinin sosyal ve pisikolojik bütünlüğü bir Kur’an buyruğudur: Fiziksel bölünmeler, manevi ve toplumsal çatışmalarla paralellik gösterir. Şikak birkez kalbe gierdi mi etkisi yalnızca fiziksel dünya ile sınırlı kalmaz ruhsal ve toplumsal yapılar da etkilenir.

Şıkak fiili insanların imanlarının sınandığı durumları da ifade eder. Allah’ın yolundan sapmanın hem dünya hayatında hem de ahirette ciddi sonuçlar doğurduğu tekrar tekrar vurgulanır.

Sonuç: Şikak yaşantısı fani dünyada ve baki ahirette önemli sonuçlara sahip olduğu anlamına gelir. “Şıkak” kökünden türeyen kelimeler, Kur’an’da hem fiziksel hem de manevi ayrılıkları, anlaşmazlıkları ve bunların sonuçlarını ifade eder. Bu kelimeler, bireylerin ve toplulukların Allah’ın açtığı Kur’an yollarına sadık kalmalarının önemini vurgullarken aksi durumların getireceği maddi ve manevi zararları anlatır.

QOSHE - Allah'a karşı mısın değil misin! - Talat Uzunyaylalı
menu_open
Columnists Actual . Favourites . Archive
We use cookies to provide some features and experiences in QOSHE

More information  .  Close
Aa Aa Aa
- A +

Allah'a karşı mısın değil misin!

49 1
10.05.2024

“Bu, onların Allah’a ve Peygamberine karşı gelmelerinden dolayıdır. Kim Allah’a karşı gelirse bilsin ki Allah’ın cezalandırması çetindir.” (Haşr – 4)

Şikak fiili Kur’an’da birçok ayette geçmektedir:

“Onlar şıkak içindedirler” (2/Bakara 137); yani muhalefet içindedirler.

“Ey kavmim, bana karşı gelmeniz, sakın sizi Nuh kavminin, yahut Hud kavminin veya Salih kavminin başlarına gelenler gibi bir felakete uğratmasın!” (11/Hud 89)

“Kitapta ayrılığa düşenler, elbette derin bir anlaşmazlığın içine düşmüşlerdir.” (2/Bakara 176).

“Kim Allah’a ve peygamberine muhalefet ederse, bilsin ki Allah’ın azabı şiddetlidir.” (8/Enfal 13); yani, kim Allah dostlarının bulunduğu tarafın dışında olursa.

“Kim Allah’a ve Resulüne karşı gelirse…” (9/Tevbe 63).

“Kim Peygamber’e muhalefet ederse….” (4/Nisa 115).

Allah’ın emir ve yasaklarını inkar etmek yahut ciddiye almamak ve seküler yaşamak, yahut Allah’ın elçisini önder görmemek, nefsinin ardısıra gitmek vs. ‘nefsini’ ve ‘tabiatı’ gaye yapıp yaratılış gayesine şuurlu yahut........

© Pusula Gazetesi


Get it on Google Play