Diğer

13 Mayıs 2024

Hafta içinde saygın futbol sitesi www.totalfootballanalysis.com adresinde Jack Chippendale imzalı bir analiz yayımlandı. "Fortress Galatasaray: Explaining Okan Buruk's impenetrable defence" (Galatasaray kalesi: Okan Buruk'un geçilmeyen savunmasının diğer adı) başlığını taşıyan analiz Galatasaray'ın iyi bir savunma takımı olduğunun altını çiziyor ve veri anlamında zengin bir içerik sunuyordu.

Gerçekten de Galatasaray Okan Buruk döneminde iyi bir savunma takımına dönüştü. Bunu ortaya koyan çarpıcı bir istatistik vermek istiyorum. Fatih Karagümrük maçı öncesinde Galatasaray ligde kalesinde gördüğü 22 golün sadece sekizi akan oyunda oluştu. Galatasaray geriye kalan 14 golün 11'ini duran toptan, üçünü de rakiplerinin yaptığı geçiş hücumundan yedi. (Kolayca bir karşılaştırma yapılabilmesi için şampiyonluk yarışındaki zorlu rakibi Fenerbahçe'nin akan oyun sonucunda kendi kalesinde gördüğü gol sayısının 20 olduğunu söylemek istiyorum.)

Galatasaray sadece iyi bir savunma takımı değil. Son dönemde savunma sertliğinin yanına zengin bir hücum karakteri de eklemişti. Nitekim Fatih Karagümrük karşılaşması öncesinde oynadığı son dört maçta 17 gol atmış olması (maç başına 4,25 gol), Galatasaray'ın son dönemde geliştirdiği zengin hücum karakterinin doğrudan bir yansımasıydı.

Ancak bu iki görünüm, yani iyi savunma sertliğinin yanı sıra zengin hücum karakterine de sahip olmak Fatih Karagümrük karşısında yerle bir oldu. Galatasaray'ın savunma-hücum dengesi radikal biçimde bozuldu. Savunma yapamadığı gibi, hücum da etkili olamadı.

Dün Fatih Karagümrük karşısında hücum anlamında şunları gördük.

Galatasaray'ın savunmada yaptıklarına gelince. Bunu daha detaylı anlatmak istiyorum.

Şöyle; geçen sezon Galatasaray büyük bir hızla geri dönebilen üç oyuncuya sahipti: Milot Rashica, Sacha Boey ve Kâzımcan Karataş. Bu üç isme dar metrajda Lucas Torreira ile orta metrajda Dries Mertens'i de ekleyebilirim. Ancak Galatasaray bu alanda 2023-2024 sezonunda oldukça geriye gitti. Çünkü elinde geriye hızla koşabilen tek bir oyuncu var: Derrick Köhn. (Söylemeye gerek yok ki geçiş savunması anlamında Galatasaray Milot Raschica'nin boşluğunu bu sezon hiçbir zaman dolduramadı. Bunun nedeni kanat forvet olarak oynayan Barış Alper Yılmaz, Kerem Aktürkoğlu, Wilfried Zaha ve Tetê'nin sistematik olarak rakiplerin hızlı hücumlarında şiddetli koşuyla geriye dönmemeleri. Bahsettiğim oyuncular bu işi çok özel durumlarda ve nadiren yapıyorlar. Hakim Ziyech'in ise kısa, orta ve uzun metrajda şiddetli koşu atan bir oyuncu olmadığını söylemeye bile gerek yok.)

Tüm bunları üst üste koyduğumuzda Galatasaray'ın Fatih Karagümrük karşısındaki etkisiz futbolunu daha iyi anlayabiliyoruz. Ancak biraz daha iyi anlaşılmak amacıyla şunu da eklemek istiyorum. Galatasaray aslında oyunun hücum yönünde üretkenlikten ve hızdan uzak olduğu için savunma zayıflıkları çok daha fazla görünür oldu.

Nitekim bu duruma maç sonu açıklamasında Okan Buruk da dikkat çekti ve hücumda yapılan top kayıplarına çok daha fazla kızdığını, çünkü Fatih Karagümrük'ün Galatasaray'ın yaptığı bu top kayıpları sayesinde daha kolay hücuma çıktığının altını çizdi.

Ben buraya top kayıpları sonrasında gelişen Fatih Karagümrük hücumları gösteren üç örnek alacağım.

İlk örnek. Dakika 1,57. Galatasaray hücumu Muslera'nın Bardakcı'ya, onun da çizgi üstündeki Köhn'e verdiği pasla başlıyor. Rakip yarı sahasında bulunan Köhn merkezdeki Mertens'e oynamak istiyor, ama Koray Günther ayağını sokuyor. Sahipsiz kalan bu topa Can Keleş Köhn'den önce dokunmayı başarıyor. Bu topu kazanan Marcus Rohdén takım arkadaşı Valentin Eysseric'e oynuyor. O da Bardakcı ve Torreira'nın baskısına rağmen Kourbelis'e. Kourbelis topu Ryan Mendes'e verdikten sonra hızla ileriye koşuyor. Mendes de onun bu bindirmesini ödüllendiriyor.

Dörde dört gelişen Fatih Karagümrük hücumunda Kourbelis'in santrfor Markao'ya vermek istediği pasa Nelsson son anda dokunmayı başarıyor (aşağıdaki fotoğraf). Galatasaray kalesine yönelen bu topu Muslera kontrol etmeyi başarıyor.

Aslında bu pozisyon maç boyunca Galatasaraylı oyuncuların hücumda ve savunmada neleri yanlış yaptıklarını göstermesi itibariyle prototip bir karaktere sahip. Galatasaraylı futbolcular bu hücumda birçok hata yaptılar. Bunları şöyle sıralayabilirim:

Dakika 32,43. Galatasaray hücumunda Kerem Demirbay ceza yayı üzerindeki Mertens'i görüyor, o da gerideki Torreira'yı. Torreira ceza sahasına doğru topu oynuyor. Ancak bu top ne Icardi'ye gidiyor, ne de soldan bindiren Köhn'e (aşağıdaki fotoğraf).

Nazım Sangaré topu kazandıktan sonra hemen Kourbelis'e oynuyor, o da Eysseric'e. Eysseric'in etrafı Galatasaraylı oyuncularla çevrili, ama hepsi gevşek savunma yapıyor. Eysseric sırasıyla Kaan Ayhan, Demirbay ve Köhn'den kurtulup soldaki boş alana hareketlenen Mendes'i kaçırıyor (aşağıdaki fotoğraf).

Mendes büyük bir hızla Galatasaray yarı sahasına geçip topa dokunduğu an kronometre 32,56'yı gösteriyor (aşağıdaki fotoğraf).

Tek başına topla ilerleyen Mendes dakika 33,01'de hafif sağına çekip Nelsson'u oyundan düşürdükten bir saniye sonra kaleye vuruyor (aşağıdaki fotoğraflar).

Golle sonuçlanan bu Fatih Karagümrük hücumunda ilk örnekteki aynı şeyleri görüyoruz.

Sadece bu bile Galatasaray'ın orta sahasıyla Kaan Ayhan'ın rakip hücumunda nasıl bir ataletle hareket ettiklerini çarpıcı biçimde ortaya koyuyor.

İlk iki örnekte Fatih Karagümrük'ün kaybedilen top sonrasında hızla kontratağa çıktığını göstermeye çalıştım. Üçüncü örnekte de yine top kaptırma var. Ancak burada Galatasaray hızlı hücum sonrasında değil, akan oyunda gol yedi.

Dakika 81,52. Fatih Karagümrük hücumunu süpüren Galatasaray'da Köhn topu Mertens'e vererek takımını hücumuna çıkarıyor. Topu ayağına aldığı an Mertens üzerinde hiçbir baskı yok (aşağıdaki fotoğraf).

Ancak Mertens çevre kontrolü yapmadan geriye doğru hareket edince Kevin Lasagna kolayca topu kazanıyor ve pasını Eysseric'e aktarıyor. O da soldaki Güven Yalçın'a. Bir süre topu sürerek boş koridor arayan Güven Yalçın solundaki Levent Mercan'a oynuyor.

Mercan'ın karşısına hemen Barış Alper Yılmaz dikiliyor. Mercan bunun üzerine geriye dönerek topu Federico Ceccherini'ye vermek zorunda kalıyor. Ancak ileri doğru hareketlenerek Kaan Ayhan ile Nelsson arasındaki koridora sızıyor. Ceccherini de topu hemen o boş koridora sızan Levent Mercan'a doğru yüksek oynuyor (aşağıdaki fotoğraf).

O ana kadar Markao'yu marke eden Nelsson bunun üzerine Levent Mercan'a doğru hareketlenmek zorunda kalıyor ve Markao'yu Bardakcı'ya bırakıyor (aşağıdaki fotoğraf).

Levent Mercan'ın kafa pasıyla buluşan Markao da Bardakcı'dan kolayca sıyrılıp Fatih Karagümrük'ün ikinci golünü atıyor.

Burada Galatasaray'ın yaptığı savunma hataları sırasıyla şöyle:

Elbette derbi maçının motivasyonu farklıdır. Ancak dünkü Galatasaray'ın hücumdaki etkisizliği ve takım savunmadaki savrukluğu kanımca Fenerbahçe teknik direktörü İsmail Kartal'ı oldukça heyecanlandıracaktır. Bu durumda Galatasaray Fatih Karagümrük maçında olduğu gibi Fenerbahçe karşısında da yine yıldızın parladığı anlara ihtiyaç duymak zorunda kalabilir.

[1] Daha fazla bilgi için şu adrese bakılabilir: https://www.sofascore.com/fatih-karagumruk-galatasaray/llbseZb#id:11540869

Melih Şabanoğlu, Galatasaray Lisesi ve İstanbul Üniversitesi Siyasal Bilgiler Fakültesi mezunu.

Okur, yazar, merak eder. Çocukluktan itibaren her yaş döneminde ve değişik sektörlerde çalışırken spor ve futbol, amatör tutkusu oldu hep.

Futbolun matematiğini anlamaya çalıştı. Sabahtan akşama dek muhtelif maçlar izleyerek geçireceği günlerin hayalini kurdu.

Ana ilgi ve uğraş alanı ise Osmanlı modernleşmesi ve geç Osmanlı döneminde spor tarihi.

Bu konuda Kuruluş: Mekteb-i Sultani'den Galatasaray Spor Kulübü'ne Türkiye'de Futbolun Erken Çağı (1904-1907) başlıklı bir kitabı var.

Önümüzdeki dönemlerde bu çalışmanın diğer ciltlerini çıkarmayı umuyor.

Galatasaray Sivasspor karşısında maça çıkmadan önce Florya'da yaptığı taktik antrenmanlar sayesinde çoktan kazanmış olduğu bir karşılaşmaya çıktı ve gövde gösterisi yaptı

"Rakip analizi konusunda şöhreti bulunan Okan Buruk ve teknik heyetinin Galatasaray’ı, beşli defansla oynayan Sivasspor’a karşı nasıl oynatacağı merak konusu. Bu açıdan Pazar günü Okan Buruk’la Bülent Uygun’un taktik savaşını izleyeceğimizi söyleyebilirim"

Galatasaray son dönemde yeni bir futbola yelken açtı. Yeni futbol hızdan daha çok kontrol ve pas futboluna dayanıyor. Bu yeni futbolun sembolü Ziyech. Aktürkoğlu ise eski hız futbolunun sembolüydü

© Tüm hakları saklıdır.

QOSHE - Yıldızın parladığı anlar - Melih Şabanoğlu
menu_open
Columnists Actual . Favourites . Archive
We use cookies to provide some features and experiences in QOSHE

More information  .  Close
Aa Aa Aa
- A +

Yıldızın parladığı anlar

18 2
13.05.2024

Diğer

13 Mayıs 2024

Hafta içinde saygın futbol sitesi www.totalfootballanalysis.com adresinde Jack Chippendale imzalı bir analiz yayımlandı. "Fortress Galatasaray: Explaining Okan Buruk's impenetrable defence" (Galatasaray kalesi: Okan Buruk'un geçilmeyen savunmasının diğer adı) başlığını taşıyan analiz Galatasaray'ın iyi bir savunma takımı olduğunun altını çiziyor ve veri anlamında zengin bir içerik sunuyordu.

Gerçekten de Galatasaray Okan Buruk döneminde iyi bir savunma takımına dönüştü. Bunu ortaya koyan çarpıcı bir istatistik vermek istiyorum. Fatih Karagümrük maçı öncesinde Galatasaray ligde kalesinde gördüğü 22 golün sadece sekizi akan oyunda oluştu. Galatasaray geriye kalan 14 golün 11'ini duran toptan, üçünü de rakiplerinin yaptığı geçiş hücumundan yedi. (Kolayca bir karşılaştırma yapılabilmesi için şampiyonluk yarışındaki zorlu rakibi Fenerbahçe'nin akan oyun sonucunda kendi kalesinde gördüğü gol sayısının 20 olduğunu söylemek istiyorum.)

Galatasaray sadece iyi bir savunma takımı değil. Son dönemde savunma sertliğinin yanına zengin bir hücum karakteri de eklemişti. Nitekim Fatih Karagümrük karşılaşması öncesinde oynadığı son dört maçta 17 gol atmış olması (maç başına 4,25 gol), Galatasaray'ın son dönemde geliştirdiği zengin hücum karakterinin doğrudan bir yansımasıydı.

Ancak bu iki görünüm, yani iyi savunma sertliğinin yanı sıra zengin hücum karakterine de sahip olmak Fatih Karagümrük karşısında yerle bir oldu. Galatasaray'ın savunma-hücum dengesi radikal biçimde bozuldu. Savunma yapamadığı gibi, hücum da etkili olamadı.

Dün Fatih Karagümrük karşısında hücum anlamında şunları gördük.

Galatasaray'ın savunmada yaptıklarına gelince. Bunu daha detaylı anlatmak istiyorum.

Şöyle; geçen sezon Galatasaray büyük bir hızla geri dönebilen üç oyuncuya sahipti: Milot Rashica, Sacha Boey ve Kâzımcan Karataş. Bu üç isme dar metrajda Lucas Torreira ile orta metrajda Dries Mertens'i de ekleyebilirim. Ancak Galatasaray bu alanda 2023-2024 sezonunda oldukça geriye gitti. Çünkü elinde geriye hızla koşabilen tek bir oyuncu var: Derrick Köhn. (Söylemeye gerek yok ki geçiş savunması anlamında Galatasaray Milot Raschica'nin boşluğunu bu sezon hiçbir zaman dolduramadı. Bunun nedeni kanat forvet olarak oynayan Barış Alper Yılmaz, Kerem Aktürkoğlu, Wilfried Zaha ve Tetê'nin sistematik olarak rakiplerin hızlı hücumlarında şiddetli koşuyla geriye dönmemeleri. Bahsettiğim oyuncular bu işi çok özel durumlarda ve nadiren yapıyorlar. Hakim Ziyech'in ise kısa, orta ve uzun metrajda şiddetli koşu atan bir oyuncu olmadığını söylemeye bile gerek yok.)

Tüm bunları üst üste koyduğumuzda Galatasaray'ın Fatih Karagümrük karşısındaki etkisiz futbolunu daha iyi anlayabiliyoruz. Ancak biraz daha iyi anlaşılmak amacıyla şunu da eklemek istiyorum. Galatasaray aslında oyunun hücum yönünde üretkenlikten ve hızdan uzak........

© T24


Get it on Google Play