İman edenler, hayatları boyunca karşılaştıkları olumlu ya da olumsuz gibi görünen her tür olay ve durumun, Rabbimizsin kendileri için yarattığı bir lütuf; ahi ret hayatlarını kazanabilecekleri bir deneme vesilesi olduğunun farkındadırlar. Bu yüzden de kendilerine bir nimet verildiğinde de, bir sıkıntıyla karşılaştıklarında da, maddi manevi her şeyin Rabbimizden olduğunu bilerek Allah (cc)’a şükrederler. Bu, müminleri diğer insanlardan ayıran çok önemli bir ahlak üstünlüğüdür.Bizlere sunulan nimetlere karşılık Onu tanıyıp, kulluk vazifelerimizi yerine getirme, vermiş olduğumuz sözleri tutup tabi olduğumuz sınavı başarı ile kazanmamız, ahi ret hayatına hazırlık yapmamız gibi oldukça zorlu süreç içinde olmamızı da sağlamıştır.
Dünyaya geldiğimiz andan gittiğimiz ana kadar olan bütün hayatımız boyunca her an sınav içinde olduğumuzu aklıselim ve inanan kişilerin hatırdan çıkarmamaları gereken gerçektir. Açlık tokluğumuzla, zenginlik yoksullukla, varlık yokluluğumuzla, sahip olduğumuz servetimizle, evladımızla sevdiklerimizle, mevki ve makamımızla her an her saniye sınav içindeyiz.
Önemli bir sınav yönüyle insanoğlu öğrenciden daha hazırlıklı konumda olmalıdır. Öğrenciler için sınav zamanı, sınav alanı hiç değilse belirlenmiştir. Biz insanların böyle bir şansı yoktur. Tek şansları ise sınav içinde olduklarını unutmayıp karşılaştıkları sorulara uygun cevabı verebilmeli, uygun davranışı gösterebilmelidirler.
Dikkat etmeleri gereken diğer bir husus ise sadece kendi şahsi menfaatini düşünerek yaşamamalıdır. Mensubu olduğu inanlık âleminin en hayırlısı olma gayreti içinde olmalıdır. Yapılan hatanın yalnızca kendine değil bütün insanlığa zarar vereceği düşüncesiyle hareket etmelidir. Aşağıdaki yaşanmış bir hadise bize gereken dersi vermektedir.
Londra'daki caminin yeni imamı şehre gitmek için hep aynı otobüse biniyor ve çoğu zaman aynı şoföre rastlıyormuş. Bir gün, bilet alırken şoför yanlışlıkla 20 "kuruş" fazla vermiş. İmam yanlışlığı oturunca, parasını sayınca fark etmiş. Kendi kendine düşünmüş "20 kuruşu geri versem mi şoföre?" Ama içinden bir ses diyormuş ki "çok küçük bir para ve şoförün zaten umurunda da değil. Otobüs şirketine 20 kuruş ne fark eder? Bu parayı Allahtan gelen bir hediye gibi düşünebilirim"
İneceği durağa gelince, imam kalkmış ve fikrini değiştirmiş, inmeden önce şoförün yanına gitmiş, 20 kuruşu geri vermiş ve demiş ki : "paranın üstünü fazla verdiniz."
Şoför gülümsemiş ve demiş ki : "Siz camiinin yeni imamısınız değil mi? Aslında uzun zamandır sizi ziyaret etmek istiyordum caminizde, İslam'ı öğrenmek için ve bilerek size fazla para verdim nasıl tepki vereceğinizi görmek istedim." İmam inerken nerdeyse bacaklarını hissetmiyormuş, yere yığılacakmışçasına bir direğe tutunmuş ve kendine gelmeye çalışmış. Gözlerinden yaşlar dökülerek gökyüzüne bakmış ve demiş ki: "Allah'ım az daha İslam'ı 20 kuruşa satıyordum!"
Siz hiç sarrafın bağırdığını duydunuz mu? Kıymetli malı olanlar bağırmaz. Domatesçi, zerzevatçı bağırır ama kuyumcu bağırmaz. Eskici bağırır ama antikacı bağırmaz. Düşünen bağırmaz. İnsan bağırırken düşünemez. Düşünemeyenler ise hep kavga içindedir.
Sahip olduğumuz kıymetli servetin farkında olalım. Her daim düşünerek aklıselim, makul ve mantıklı olalım, her saniye sınav içinde olduğumuzu düşünerek seviyeli bir hayat yaşayalım. Allah cümlemizi içinde olduğumuz sınavı alnının akıyla başaran kullardan eylesin. Sağlıcakla kalın.

QOSHE - HAYATIN GAYESİ - Nazmi Kılıç
menu_open
Columnists Actual . Favourites . Archive
We use cookies to provide some features and experiences in QOSHE

More information  .  Close
Aa Aa Aa
- A +

HAYATIN GAYESİ

23 0
03.05.2024


İman edenler, hayatları boyunca karşılaştıkları olumlu ya da olumsuz gibi görünen her tür olay ve durumun, Rabbimizsin kendileri için yarattığı bir lütuf; ahi ret hayatlarını kazanabilecekleri bir deneme vesilesi olduğunun farkındadırlar. Bu yüzden de kendilerine bir nimet verildiğinde de, bir sıkıntıyla karşılaştıklarında da, maddi manevi her şeyin Rabbimizden olduğunu bilerek Allah (cc)’a şükrederler. Bu, müminleri diğer insanlardan ayıran çok önemli bir ahlak üstünlüğüdür.Bizlere sunulan nimetlere karşılık Onu tanıyıp, kulluk vazifelerimizi yerine getirme, vermiş olduğumuz sözleri tutup tabi olduğumuz sınavı başarı ile kazanmamız, ahi ret hayatına hazırlık yapmamız gibi oldukça zorlu süreç içinde olmamızı da sağlamıştır.
Dünyaya geldiğimiz andan gittiğimiz ana kadar olan bütün hayatımız boyunca her an sınav içinde olduğumuzu aklıselim ve inanan kişilerin hatırdan çıkarmamaları gereken gerçektir. Açlık tokluğumuzla, zenginlik yoksullukla, varlık yokluluğumuzla, sahip olduğumuz servetimizle, evladımızla sevdiklerimizle, mevki ve makamımızla her an her saniye sınav içindeyiz.
Önemli bir sınav yönüyle insanoğlu öğrenciden daha........

© Terme Bilgi Gazetesi


Get it on Google Play