Ama bu kavramı sadece iş yerlerine tahsis etmek eksik olacaktır. Bunu “İşte-Evde-Okulda-Trafikte İş Güvenliği” olarak genellemeliyiz.

Avrupa Birliği içerisinde 1980’li yıllardan itibaren ağırlıklı olarak ele alınmaya başlanmış ve 1987 yılından itibaren 4-10 Mayıs “İş sağlığı ve Güvenliği Haftası” olarak kullanılmaktadır.

Güvenlik kültürü; iş hayatında, işçilerin tutumları ve davranışları üzerine odaklanarak güvenli davranışı motive etmekte ve işçilerin çalıştıkları işletmelerdeki risklerin farkında olmalarını sağlamayı amaçlamaktadır. Amacı ise, evde, okulda, trafikte ve iş hayatında güvenli bir hayat oluşturmaktır.

Gün içinde seyahat ederken veya uzun yolculuklara çıkarken özel araçlarını tercih edenlerin zihnindeki en önemli sorulardan biri çocuklarının araç içindeki güvenliğidir. Yanlış koltuk seçimi, kemer kullanılmaması, çocukların araç içinde yalnız bırakılması ve ön koltuğa oturtulması gibi birçok faktör çocukların araç içindeki güvenliğini tehdit etmektedir. Birçok kaynaktan edindiğimiz bilgilerle araç içinde çocuk güvenliği için dikkat edilmesi gereken noktaları şu şekilde hatırlatmak faydalı olacaktır.

İlk olarak, araçtaki çocuğun boyuna, kilosuna, yaşına ve kullanılan arabaya uygun koltuk seçilmelidir.

Özellikle, on iki yaşın altındaki çocukların ön koltuğa oturmaları hem çok riskli hem de kanunlarla da yasaktır. Fakat bu konuda Türk insanında “bize bir şey olmaz” yanlış düşüncesi olduğundan, sürücüler bazen çocukları kucaklarında araçlarını kullanmaktadırlar, ne yazık ki!

On iki yaşın altındaki çocukların ön koltuğa oturtulması güvenlik açısından, hava yastığı ile boğulma, camdan fırlama ve benzeri birçok riski de beraberinde getirmektedir.

Çocukların, her seyahat öncesinde güvenli bir şekilde bağlanmış olduğu kontrol edilmelidir.

Hangi olay olursa olsun (Market alışverişi, ATM’den para çekme vb. kısa işlemler için dahi olsa) çocuk arabada kesinlikle yalnız bırakılmamalıdır.

Özellikle yaz aylarında araba içindeki sıcaklık, çocuklarda sıcak çarpması ve sıvı kaybı gibi nedenler dolayısıyla ölümcül sonuçlara neden olabilir.

Araç içinde sürekli hareket halinde olan çocuklar, farkında olmayarak ellerini kapı bölgesine yakın noktalara koyabilirler. Bu nedenle, özellikle kapıları açıp kapatırken, el veya başka azaların sıkışma ihtimaline karşı çok dikkatli olunmalıdır.

Ayrıca, camların da kapıların da çocuk kilidi ile koruma altına alınmış olması, araç içindeki güvenliği elbette artıracaktır.

Araç sürücüsünün yola odaklanması öncelikli amaç olmalıdır. Dikiz aynasından sürekli çocukları izlemek, arada sırada arkaya dönerek çocukları kontrol etmek sürücünün dikkatini dağıtacak ve kaza yapma riskini artıracaktır. Bebek izleme aynası kullanarak, bu suretle arabayı sürerken sürekli arkasına dönerek dikkatinin dağılması engellenebilir.

Hayırlı ve güvenli seyahatler dilerim.

QOSHE - Çocuklar için araç güvenliği - M. Fahri Utkan
menu_open
Columnists Actual . Favourites . Archive
We use cookies to provide some features and experiences in QOSHE

More information  .  Close
Aa Aa Aa
- A +

Çocuklar için araç güvenliği

21 3
08.05.2024

Ama bu kavramı sadece iş yerlerine tahsis etmek eksik olacaktır. Bunu “İşte-Evde-Okulda-Trafikte İş Güvenliği” olarak genellemeliyiz.

Avrupa Birliği içerisinde 1980’li yıllardan itibaren ağırlıklı olarak ele alınmaya başlanmış ve 1987 yılından itibaren 4-10 Mayıs “İş sağlığı ve Güvenliği Haftası” olarak kullanılmaktadır.

Güvenlik kültürü; iş hayatında, işçilerin tutumları ve davranışları üzerine odaklanarak güvenli davranışı motive etmekte ve işçilerin çalıştıkları işletmelerdeki risklerin farkında olmalarını sağlamayı amaçlamaktadır. Amacı ise, evde, okulda, trafikte ve iş hayatında güvenli bir hayat oluşturmaktır.

Gün içinde seyahat ederken veya uzun yolculuklara çıkarken özel araçlarını tercih edenlerin zihnindeki en önemli sorulardan biri çocuklarının araç içindeki güvenliğidir. Yanlış koltuk seçimi, kemer kullanılmaması, çocukların araç içinde yalnız bırakılması ve ön koltuğa oturtulması gibi birçok faktör çocukların........

© Yeni Asya


Get it on Google Play