Kendilerinin yönetimde bulundukları yıllar içinde, bütün vilayetlerde icra dairelerinin üç kat, bazı illerde beş kat arttığını, dosya sayısının milyon milyon katlandığını onlar ne bilsin, onların hiç icra dairelerine işleri düşmedi, yolları uğramadı ki.

Her sabah, okula giden çocuklarının beslenme çantalarını hazırlayan annelerin, elindeki, evindeki zeytin tanelerini ve peynir parçalarını çantalara bölüştürme sırasında kıvrım kıvrım kıvrandıklarını, ıstakoz ve Rolex ashabı ne bilsin.

Özellikle geride bıraktığımız kış boyunca, hassaten Ramazan boyunca, gece yarılarından, sahur vakitlerinden itibaren iki büklüm ihtiyarların battaniyelere sarılarak ucuz et, ucuz kıyma kuyruklarında sabahladıklarını onlar ne bilsin.

Hemen hemen her ilde ve her ilçede kurulan semt pazarlarında, bilhassa mega kentlerdeki pazarlarda, emeklilerin ve dar gelirlilerin, haftalık pazar ihtiyaçlarını görmek için, semt pazarlarına gün batımında gitmeye gayret ettiklerini, pazarcıların atıklarından ve artıklarından çantalarını doldurmaya çalıştıklarını ıstakoz ve Rolex ashabı elbette bilemez.

Bilmem kaç nesil atadan dededen kalma köylerini, meralarını, meyve ağaçlarını ve zeytinliklerini, Ankara'dan maden ruhsatı almış gelmiş ve başlarına musallat olmuş olan kepçeli-dozerli haramilere karşı korumak için, kadın-erkek, çoluk-çocuk ve gece-gündüz nöbet tuttuklarını onlar ne bilsin.

Dağları ve ormanları yağmalanan orman köylülerinin; sahilleri, denizleri yağmalanan sahillerdeki sakinlerin nesilden nesile aktarılarak gelmiş ve kendilerine miras kalmış olan doğal değerleri yağmacılardan korumak için nice uykusuz geceler geçirdiklerini, fildişi kulelerden hayatı seyreden malum çevreler ne bilsin.

Milletin derdi ile dertlenmeyen, milletin çektiği çile ve meşakkatlerle asla ilgilenmeyen, milletin acısını, sancısını paylaşmayan vekiller, milleti ne kadar ve nasıl temsil edebilirler ki?

Milletin dünyası başka, vekillerin dünyası bambaşka, milletin gezip-dolaştığı yollar, çiğnediği çamurlar başka, vekillerin tozpembe yaşantıları bambaşka, milletin kira derdi, fatura derdi, geçim derdi, çocuklarını eğitme, besleme ve barındırma derdi bin bir çile ile dolu iken, vekillerin, bunların hiç birinden haberleri bile yok.

Istakoz ve Rolex ashabı ne bilsin milletin neler çektiğini?