Hiç kimse sağa sola çekmesin, bir devletin niteliği yetiştirdiği vatandaşın kalitesiyle doğru orantılıdır.

Cumhuriyet okulları şu laiklik teraneleriyle insanımızı iman, edep ve marifetten uzaklaştırdı, dini, mezhebi, meşrebi küçük görerek yolunu bilmeyen bir insan tipi yetişti.

Ne Japon kadar ortak ahlaki değerler insanımıza öğretebildik, ne de Çin kadar ortak bir ülkü yakalayabildik. Adamlar bir milyar iki yüz milyonluk bir nüfusu idare ediyor, ama bizim kadar kötü insan tipi barındırmıyor galiba.

İnanç ve Kültürel kodları kuvvetli olan vatandaşlar vatan ve millet sevgisine bağlı inançlarını korumaya çalışırken, bir kesim vatandaşlarımız dine, devlete düşman kesildiler, bizim birbirimizin yakasına yapışmış ve patinaj yaptığımızı göre Lozan anlaşmasının aktörleri devletler uzaktan uzağa bıyık altında gülerek bizi seyrediyorlar.

Eline karneyi alan öğrenci, veli veya öğretmen hemen karnedeki ders notlarına önce bakıyor, öğrenciyi ona göre değerlendiriyor, ne yazık ki davranış notu çok az kimsenin aklına geliyor, halbuki insan davranışlarıyla yaşar, onla ayaktadır. Yani Okulların asıl vazifesi iyi insan yetiştirmek olmalı, gerisi teferruattır.

İnsanda bir ülkü olmalı, birileri baktı ki hedefsiz yaşanamıyor, bu defa milliyetçiliği ırkçılık tarzında çocuklarımıza yutturdular. Atatürk İlke ve İnkılapları ile yeni bir din icat ettiler.

Cumhuriyetin ladini sistemini halka hoş göstermek için iki kelimelik Türkçe ile vatandaşı oyaladılar.

Sağ-Sol, Alevi-Sünni, Kürt-Türk kavgasının çıkaranlar bu memleketin, bu milletin öz düşmanlarıdır, ama böyle bir kavga olmayınca insanlar sağlıklı düşünme fırsatı bulacaklar ve o zaman bu hainlerin hayalleri suya düşecek diye daima vatandaşların önüne bir yem atıyorlar.

Geçende Levent Gültekin adında bir yazar memleketimizde yaşana terör kaynaklı bu kör düğüşü anlatırken şu soruyu sordu; “neden iki taraftan da fakirlerin çocukları ölüyor?” demişti. Öyle ya bu bir vatan savunması ise hepimizin orada olması gerekmiyor mu?

Gerçek şu ki sıra dışı zenginlerin serveti helal haram karışımı olup sahibini keşmer eder, onlar için vatan sevgisi, millet hamiliği gibi değerler kalmıyor; onur, şeref, vakar daha çok fakir insanlarda olur, çünkü bunlar insani değerlerdir. Kimi zenginlerin züppe çocukları haz peşinde koşuyor, umurunda mı bu değerler?

Baksanıza şehit düşen gencecik vatan evlatlarına ne vasiyetler yapıyorlar?

*Ben ölürsen gelen devlet büyüklerine “vatan sağ olsun” deyin yeter,

*Ben hep bir kız çocuğum olsun isterdim, siz benim adıma kimsesiz bir çocuğu sahiplenin,

*Benim tazminatımla bir okul yapıp, okula adımı verin,

*Benim tazminatımla bir cami yapın…vs.

Kimi de tutturmuş şehitlerin şahadetini tartışıyor, kimisi edepsizlik yapıp şehit babasına “ sen kimsin lan!” diyor,

*Bir başkası “paralı askerdir ölür tabi bu kadar şahadeti büyütmemek lazım.” Dengesiz konuşan şu kereste heriflere bakın!

Al birini vur ötekine!... behey adi adamlar ben sen rahat yaşıyorsak o askerin şehitliği sayesindedir.

Birileri bu ülkeyi bölmek, dağıtmak, dinden uzaklaştırmak ve yok etmek istiyor senin ya haberin yok, ya da bir hain gibi sürecin hızlanmasını istiyorsun.

Kimisi de YPG/PKK militanlarının ölümünün hesabını yetkililerden soruyor, yahu arkadaş bu örgütü Kürtlük ile özdeşleştirip derdimizi büyütmeyin, bu örgüt on binlerce Kürt insanını öldürdü, kahır ekseriyetini iman ve edepten uzaklaştırdı, onların uzantısı olan parti LGBT’ye verdiği değerin onda birini Kürde vermiyor.

Kanton/komün yönetim tarzına aşık, ne yapmak istedikleri belli olmayan açıktan açığa Allah’a savaş açmış bir karaktersiz kalabalık… geçende iki bayan militanın öldürülme tarzı sosyal medyaya düştü, acımamak elde değil, ama o kızlar kimdir? Orada ne arıyor? Diye sorgulayan yok.

Eğer bunlar Kürt iseler ne işleri var dağda bağda? Bu soruyu soran var mı?

Bir Kürt namusu için yüzlerce canı kurban verebilir, ama bu örgüt bu kavramı ortadan kaldırdı. Bir Kürt köyünde bir kız evladı cebren iğfal edilir, ya da zulmen öldürülürse o köy kendini yok eder, bir Kürdün uğruna ölebileceği iki hassasiyeti var: Din ve Namus peki bu örgüt bu iki değere düşmanlık yapıyor nerede kaldı buların Kürtlüğü?

Hem bu dağda olan kızlar erkekler eğer vatandaşlarımız iseler bunlar 5 yıl okullarımızda okumadılar mı? peki biz bunların gönlünü neden kazanmadık? Neden iyi vatandaş yetiştirmedik diye sorgulamamız gerekmez mi?

Biz vatandaş olarak bir birimizle uğraşalım Türkçüler ve Atatürkçüler de bize gülsünler öyle mi? bence buna müsaade etmemeliyiz. Bu böyle gitmez, bu sıkıntının asıl sebebi inançsız, adansız, mayasız bu sistemdir. Bunu değiştirip özümüzle, inancımızla, tarihimizle barışmamız lazım.

Hangi birisine ağlayayım arkadaş!

Filinta gibi askerlerim 20’li yaşlarda şehit düşüyor, karşı tarafta Türkiye Cumhuriyeti kimliğini taşıyanlar kanton komün yönetimi, yani komünizm uğruna ölüyor, iki tarafın sorumlusu da benim, sensin, bu ladini rejimdir, cıvık siyasetçilerdir.

Gelin kurucu meclisin ruhu, istiklal marşının özü ve veda hutbesiyle barışalım, hem dünyamız hem ahiretimiz mamur olsun, ne dersiniz?

Benden söylemesi.

QOSHE - Hangi birine ağlayayım arkadaş! - Eyüphan Kaya
menu_open
Columnists Actual . Favourites . Archive
We use cookies to provide some features and experiences in QOSHE

More information  .  Close
Aa Aa Aa
- A +

Hangi birine ağlayayım arkadaş!

6 0
29.12.2023

Hiç kimse sağa sola çekmesin, bir devletin niteliği yetiştirdiği vatandaşın kalitesiyle doğru orantılıdır.

Cumhuriyet okulları şu laiklik teraneleriyle insanımızı iman, edep ve marifetten uzaklaştırdı, dini, mezhebi, meşrebi küçük görerek yolunu bilmeyen bir insan tipi yetişti.

Ne Japon kadar ortak ahlaki değerler insanımıza öğretebildik, ne de Çin kadar ortak bir ülkü yakalayabildik. Adamlar bir milyar iki yüz milyonluk bir nüfusu idare ediyor, ama bizim kadar kötü insan tipi barındırmıyor galiba.

İnanç ve Kültürel kodları kuvvetli olan vatandaşlar vatan ve millet sevgisine bağlı inançlarını korumaya çalışırken, bir kesim vatandaşlarımız dine, devlete düşman kesildiler, bizim birbirimizin yakasına yapışmış ve patinaj yaptığımızı göre Lozan anlaşmasının aktörleri devletler uzaktan uzağa bıyık altında gülerek bizi seyrediyorlar.

Eline karneyi alan öğrenci, veli veya öğretmen hemen karnedeki ders notlarına önce bakıyor, öğrenciyi ona göre değerlendiriyor, ne yazık ki davranış notu çok az kimsenin aklına geliyor, halbuki insan davranışlarıyla yaşar, onla ayaktadır. Yani Okulların asıl vazifesi iyi insan yetiştirmek olmalı, gerisi teferruattır.

İnsanda bir ülkü olmalı, birileri baktı ki hedefsiz yaşanamıyor, bu defa milliyetçiliği ırkçılık tarzında çocuklarımıza yutturdular. Atatürk İlke ve İnkılapları ile yeni bir din icat ettiler.

Cumhuriyetin ladini sistemini halka hoş göstermek için iki kelimelik Türkçe ile vatandaşı oyaladılar.

Sağ-Sol, Alevi-Sünni, Kürt-Türk kavgasının çıkaranlar bu memleketin, bu milletin öz düşmanlarıdır, ama böyle bir kavga olmayınca insanlar sağlıklı düşünme fırsatı bulacaklar ve o zaman bu hainlerin hayalleri suya düşecek diye daima vatandaşların........

© Akasyam


Get it on Google Play