Gençlik ve Spor Bakanı “Türkiye bir spor devrimi yaşamaktadır” demiş.

Sporda köklü değişim olan yeni bir sistemi mi kuruldu?

Yoksa sporcu yetiştirmeyen tesisleri, kalıcı olmayan havuzları mı kastetti anlamadım.

Köklü değişim anlamına gelen politik devrim ile sporda sistem kurma karıştırılmamalı.

Yapılan devrim sonucunda da başarıların geldiğini söylemesi gurur vericidir.

Avrupa Futbol, Dünya Basketbol Şampiyonasında birinci mi olduk?

Tenisçilerimiz Grand Slam de şampiyonluk mu kazandı?

Yüzücülerimiz, kayakçılarımız olimpiyatlarda altın madalya mı aldı?

Rusya’daki gibi yüz öğrencinin aynı anda kayak yaptığını ülkemizde gören var mı?

Yetenekleri belirlenmiş aynı yaş gurubunun okul çıkışı atletizm, yüzme, cimnastik çalışmalarına götürülüyorsa sistem kurulmuş demektir.

2032 Olimpiyatları İstanbul’a verildi de ben mi duymadım.

Gelişim çağındaki çocukların fiziksel ölçümleri yapılarak devrim yapılmaz.

Sporda yenilik değişiklik olur, sistem yeniden kurulur ama buna devrim denilemez.

Düzene, sisteme karşı yapılanlar devrimken, spordaki adımlar-kazanımlar devrim olamaz.

Bağımlılık ve uyuşturucuyla mücadele ile, gençleri spor tesislerine bekliyoruz demekle, geçici kamplara götürmekle sporda devrim yapılmaz.

Memleketin her köyünü saha, tesis, havuz ve her türlü sportif imkanlarla donatmak belediyelerin ve hükümetlerin zaten asli görevidir.

Önemli olan o tesislerin nasıl doldurulacağı ve doğru branşta olmalarıdır.

Uygun yaştaki çocukların yetenek, fiziksel yapı ve isteklerine göre yönlendirilmeleridir.

Sporda devrim yapılmak, sistemsel hale geçilmek isteniyorsa ilkokuldan itibaren her öğrenci okulunda teşvik edilmeli veya düzenli şekilde spor tesislerine taşınmalıdır.

Spor, Milli Eğitim Bakanlığı ve Belediyeler gösteriden uzak şekilde koordine olmalıdır.

Ruslar, Almanlar ve diğerleri nasıl yapıyorsa öyle yapmalıyız ki sporda devrim yapalım.

İşi karıştırdığımız kesin, sorumluluğu almak taşın altına eli sokmak istemiyor gibiyiz.

İnternetle mücadele anne babanın işi iken, neden devletimiz bunu kendine sorun eder?

İlk-Ortaokul çağındaki her çocuğun bilim, sanat, kültür ve spor gibi yeteneklerinin keşfi de devlet tarafından yapılması, yönlendirilmesi gerekir.

Çocuk-aile ve ülkemizin geleceğini etkileyecek bu konular da ailelere bırakılmaz.

Çocuklarımız Alman, İngiliz, Amerikalı çocuklardan daha mı değersiz?

Koordinasyon ve sistemsel yaklaşım birçok işi halleder ama istemek gerekir.

“Organizasyon yapmayı bırakalım da organize olmayı başaralım lütfen.”

Sağlıklı ve huzurlu bayramlar.

QOSHE - Sporda devrim… - Feyzullah Aydaş
menu_open
Columnists Actual . Favourites . Archive
We use cookies to provide some features and experiences in QOSHE

More information  .  Close
Aa Aa Aa
- A +

Sporda devrim…

7 0
09.04.2024

Gençlik ve Spor Bakanı “Türkiye bir spor devrimi yaşamaktadır” demiş.

Sporda köklü değişim olan yeni bir sistemi mi kuruldu?

Yoksa sporcu yetiştirmeyen tesisleri, kalıcı olmayan havuzları mı kastetti anlamadım.

Köklü değişim anlamına gelen politik devrim ile sporda sistem kurma karıştırılmamalı.

Yapılan devrim sonucunda da başarıların geldiğini söylemesi gurur vericidir.

Avrupa Futbol, Dünya Basketbol Şampiyonasında birinci mi olduk?

Tenisçilerimiz Grand Slam de şampiyonluk mu kazandı?

Yüzücülerimiz, kayakçılarımız olimpiyatlarda altın madalya mı aldı?

Rusya’daki gibi yüz öğrencinin aynı anda kayak yaptığını ülkemizde gören var mı?

Yetenekleri belirlenmiş aynı yaş gurubunun okul çıkışı atletizm, yüzme, cimnastik çalışmalarına götürülüyorsa sistem kurulmuş demektir.

2032 Olimpiyatları İstanbul’a verildi de ben........

© Anayurt


Get it on Google Play