Safranbolu, Karabük, Amasra ve Kastamonu…
Gittik, gezdik, gördük ve yazdık. Safranbolu, UNESCO'nun "Dünya kültür mirası" ilan ettiği bir ilçe. Karabük'e bağlı. Nüfusu 35- 40 bin. Cezaevi yok. Korna sesi hiç yok. Eski cezaevi "sergi salonu ve dokümantasyon merkezi" yapılmış. Kent temiz, huzurlu. Ankara’dan uzaklığı iki saat sürüyor. Safranbolu Kaymakamlığı “Kaymakamlar Gezi Evi” müzesini gezdik. Giriş 40 TL iki kat, 6 odayı gezmek için bu ücret fazla. UNESCO Dünya Miras Listesi'nde yer alan bir tarih ve kültür hazinesi. Bin 360 tescilli yapı ve 105 çeşme var. Yüzyıllara meydan okuyan ve hala içinde yaşanan konaklar var.
Gümüşhane Üniversitesi İletişim Fakültesi’nin başarılı Dekanı Prof. Dr. Gülsüm Çalışır, Karabük Üniversitesi Dr. Öğretim Üyesi Burak Türten, Mühendis Oğuz Tonyalı Edebiyat hocası Hafize Tonyalı ve TRT Ankara Radyosu Ses Sanatçısı Meliha Yazıcı ile hafta sonu bu bölgeleri gezdik. Bir anlamda nefes aldık. Karabük Üniversitesi’ne ait Safranbolu’da bulunan tarihi konak niteliğindeki “Konuk Evi’nde misafir olduk. Güzel bir yer. Burak hocanın tarihi konağında çay içtik. Şehir turu, esnaf ziyaretleri, yöresel yemekler derken Dr. Burak Türten’in ev sahipliğinde “Küre Dağlar Milli Parklar” içinde bulunan Horma Kanyonu’nu gezdik.
Yüz yıllara uzanan yolculuğu sırasında oluşan Horma Kanyonu kayalara çivilerle monte edilen 3 km’lik ahşap platformları ile yapılmış, muhteşem bir yer. Heyecan dolu bir yolculuk yaptık. Ardından Valla Kanyonu’nun muhteşem güzelliklerine tanıklık ettik.
Ilıca Şelalesi’nin büyüleyici güzelliğini de görüntülemeyi ihmal etmedik.
Yılda yaklaşık iki milyon yerli ve yabancı........

© Anayurt