Bugünün Türkiyesinde CHP diye bir parti var mı? Siyasal parti, iktidar amacıyla programda ve disiplinde birleşenlerin örgütüdür.

Bir CHP’li çıkıp Türk milletine CHP programını özetleyebilir mi? Vazgeçtik üyelerden, CHP’nin Genel Başkanı’na ve Merkez yöneticilerine sorsanız, size CHP programını anlatabilecek midir? Belki CHP arşivinde son yapılan programlardan biri bulunuyor, ama o programın tozlanmış yapraklarını çeviren var mı?

Dikkat ederseniz son yapılan programlardan söz ediyoruz. Atatürk zamanındaki 1919 Sivas Kongresi Kararları ve Nizamnamesi’nin, 1920 Halkçılık Programı’nın, 1923 Halk Fırkası Nizamnamesi’nin, 1927 Cumhuriyet Halk Fırkası Nizamnamesi’nin, 1931 Cumhuriyet Halk Fırkası Programı’nın, 1935 Cumhuriyet Halk Partisi Programı’nın başına gelenleri biliyoruz. Kemalist Devrime yol gösteren bu programlar CHP açısından yürürlükte olmadığı gibi, CHP’nin Parti Arşivinde bile bulunmuyor.

Nerden biliyorsunuz diye soracaksınız. Deniz Baykal’ın Genel Başkan olduğu dönemde bir akademisyen ziyaretimize geldi ve bizden CHP’nin eski programlarını istedi. Kendisine niçin CHP Genel Merkezi’nden istemediğini sorduk. Deniz Baykal’ı ziyaret etmiş, onlarda yokmuş, “Perinçeklerde vardır, onlardan isteyebilirsin.” yanıtını almış. Kendisine hepsi verildi. Ayrıca herkesin yararlanması için, Kemalist Devrim kitap-larımın altıncısı olarak, 2008 yılı Mayıs ayında yayınladık. Deniz Baykal sağken, bu olayı kitabın önsözünde yazdım. Konu geldiği için bir kez daha yazmak bizi üzüyor, ama Atatürk’ün CHP program ve tüzükleri, CHP Genel Merkezi’nin arşivinde bile bulunmuyor.

Ancak o programlar, 21. yüzyıl birikimiyle güncelleştirilerek Vatan Partisi Programında bütün Türk milletine yol gösteriyor.

CHP’nin Atatürk dönemi programlarının CHP Genel Merkezi’nde kayıp olmasının nedenini bütün milletimiz biliyor. Peki o zaman Atlantikçi CHP’yi parti yapan bir program var mı? Bazı metinler var. Ama o metinler üzerinde birleşmiş bir CHP var mı?

CHP’de kimlik kaybından beri sürekli bir kargaşalık var, ama yönetici ve üyelerini birleştiren bir ortak dava, bir amaç, bir kılavuz, bunlara rastlanmıyor. Yalnızca özel çıkarlar var, koltuk kavgaları var, dört saatte sayılamayan ve nerden geldiği bilinmeyen Dolar ve Avro kuleleri var. Peki Dolar ve Avro kuleleri Atlantik sistemine bağımlı partiler için dahi program olur mu? Bu sorunun yanıtını CHP örgütüne ve yarım yüzyıldır CHP’yi kurtarma planları içinde ömür tüketenlere bırakıyoruz.

CHP’nin kayıp ilanlarından biri de parti disiplinidir. Her kafadan bir ses çıkmaktadır ve her ayak başka yönde yürümektedir. Programın olmadığı yerde disiplinin olmayışı da doğaldır. En önemlisi, CHP’nin PKK güdümlü partilerle kader bağı oluşturması, disiplin umutlarını da bitirmiş bulunmaktadır.

Bu durumu Bülent Ecevit çok iyi anlamıştı. Kirazlıdere’de tutuklu olduğu dönemde, bütün yakınması bu merkezdeydi: “CHP Genel Merkezinde bir odanın kapısını açıyorum. Bakıyorum bize benzemeyen bazı insanlar toplantı halinde. Başka odanın kapısını açıyorum, başka bir grup. Soruyorum kim bunlar diye, birtakım fraksiyonlar partiyi işgal ettiler.”

Şu an durum, 1980’lerin çok ötesindedir.

CHP’de CHP’yi kurtarma faaliyetine kalkışanlar, yarım yüzyılı aşan bir süredir çırpınıyorlar. Kongrelere giriliyor, kongrelerden çıkılıyor. Kurtarıcıların kongre kazandığı da oluyor. Ancak CHP kurtarılamıyor, dahası CHP’deki kargaşalık kaosa dönüşüyor. Bunun en önemli nedeni, CHP’yi kurtarma faaliyetine kalkışanlar, Türkiye’yi kurtarma program ve eyleminden kopmuşlardır.

Peki bundan sonra bir ekip çıkıp, Türkiye’yi kurtarma program ve eylemini esas alarak, CHP’yi kurtarabilir mi? Bu soruya da olumlu bir yanıt bulunamıyor.

CHP artık kurtarılamayacak bir kargaşanın ortamı haline gelmiştir.

CHP’yi kurtarma girişimleri ne kadar iyi niyetli olursa olsun, Türkiye adına sonuçsuzdur.

CHP kimliği, Atlantik sistemi adına Türkiye’den kopartılmış, Türkiye’den kurtarılmıştır. Bu nedenle CHP’yi kurtarmaya kalkanlar, Türkiye açısından enerjilerini israf etmektedirler.

Evet CHP’nin örgüt bünyesinde ve tabanında geleceğin Türkiyesini kuracak millî güçlerin içinde önemli işler yapacak bir birikim var. Bu birikimi sonuçsuz çırpınışların içinde umutsuzluğa sürüklemek, Atatürk Devrimcilerinin işi değildir.

Türkiye, adı Üretim Devrimi olan büyük çözümün eşiğindedir. Türkiye’nin iki yüzyıllık Millî Demokratik Devriminin kesin ve kalıcı zaferinin gündemde olacağı üç-beş yıllık bir sürece giriyoruz. Zaman dardır. Bu büyük kararın önder partisi Vatan Partisi’dir ve Vatan Partisi’nin bu süreçte rakibi de yoktur.

CHP’yi kurtaramayız ama Üreten Türkiye’yi Vatan Partisi önderliğinde kurabiliriz.

Vatan Partisi, Solun içine hapsedildiği duvarları yıkmaktadır. Yalnız CHP’nin değil, AK Parti, MHP, İyi Parti ve Solun bütün örgütlerinin vatansever ve üreten kuvvetlerinin birleşme olanağı Vatan Partisi’ndedir. Bu konuyu yarın işleyeceğiz.

YARIN: SOLA ÖRÜLEN DUVARLARI YIKIYORUZ

QOSHE - CHP’yi kurtarmaya kalkanlar Türkiye’yi kurtaramaz - Doğu Perinçek
menu_open
Columnists Actual . Favourites . Archive
We use cookies to provide some features and experiences in QOSHE

More information  .  Close
Aa Aa Aa
- A +

CHP’yi kurtarmaya kalkanlar Türkiye’yi kurtaramaz

79 99
14.03.2024

Bugünün Türkiyesinde CHP diye bir parti var mı? Siyasal parti, iktidar amacıyla programda ve disiplinde birleşenlerin örgütüdür.

Bir CHP’li çıkıp Türk milletine CHP programını özetleyebilir mi? Vazgeçtik üyelerden, CHP’nin Genel Başkanı’na ve Merkez yöneticilerine sorsanız, size CHP programını anlatabilecek midir? Belki CHP arşivinde son yapılan programlardan biri bulunuyor, ama o programın tozlanmış yapraklarını çeviren var mı?

Dikkat ederseniz son yapılan programlardan söz ediyoruz. Atatürk zamanındaki 1919 Sivas Kongresi Kararları ve Nizamnamesi’nin, 1920 Halkçılık Programı’nın, 1923 Halk Fırkası Nizamnamesi’nin, 1927 Cumhuriyet Halk Fırkası Nizamnamesi’nin, 1931 Cumhuriyet Halk Fırkası Programı’nın, 1935 Cumhuriyet Halk Partisi Programı’nın başına gelenleri biliyoruz. Kemalist Devrime yol gösteren bu programlar CHP açısından yürürlükte olmadığı gibi, CHP’nin Parti Arşivinde bile bulunmuyor.

Nerden biliyorsunuz diye soracaksınız. Deniz Baykal’ın Genel Başkan olduğu dönemde bir akademisyen ziyaretimize geldi ve bizden CHP’nin eski programlarını istedi. Kendisine niçin CHP Genel Merkezi’nden istemediğini sorduk. Deniz Baykal’ı ziyaret etmiş, onlarda yokmuş, “Perinçeklerde vardır, onlardan isteyebilirsin.” yanıtını almış. Kendisine hepsi verildi. Ayrıca herkesin yararlanması için, Kemalist Devrim kitap-larımın altıncısı olarak, 2008 yılı Mayıs ayında yayınladık. Deniz Baykal sağken, bu olayı kitabın önsözünde yazdım. Konu geldiği için bir kez daha yazmak bizi üzüyor, ama Atatürk’ün CHP program ve tüzükleri, CHP Genel Merkezi’nin arşivinde bile bulunmuyor.

Ancak o programlar, 21. yüzyıl birikimiyle güncelleştirilerek........

© Aydınlık


Get it on Google Play