15 Mart Cuma günü Bursa İznik’in Tacir köyündeydik. 2 000 nüfuslu büyük bir köy. Köyümüzü ikinci ziyaretim. Onlarla tanış olduk. Geçen yıl İznik’in Kiraz Festivali’nde de onlarla birlikteydik.

Tacir köyünün yollarında gurur duyuyorsunuz, güvenle kabarıyor göğsünüz. Bakımlı meyve ve sebze bahçelerinin arasından geçiyoruz. Şeftali ve erikler çiçek açmış. Kirazlar çiçeğe durmuş. Zeytinlikler bereket vaat ediyor. Karasu’nun hilâl gibi çevirdiği bu topraklarda, besbelli çalışkan, üreten ve bilinçli çiftçilerimiz yaşıyor. Meyve ve sebze üretimini bilgiyle hünerle yapıyorlar.

Sağ olsunlar var olsunlar bütün çiftçilerimiz köy meydanındaydı. Candan insanlar. Başta Muhtarımız Sait Ersöz ve Vatan Partisi’nin köy temsilcisi ve İznik Belediye Başkan Adayı Hamdi Tekdemir olmak üzere bizi gülen yüzleri güzel bakışlarıyla karşıladılar. Hasret gideriyoruz.

Köy meydanında miting yapıyoruz. Meydanda ve duvarların üstünde köylülerimiz toplanmış, bütün köylümüz orada. Kimse yağmura aldırış etmiyor.

1980 yılında sistemin efendileri onları “ülkenin sırtında kambur” ilan etmişlerdi. İnadına üretiyorlar. Bu topraklara elleriyle kollarıyla, kadın ve erkeğiyle tutunmuşlar, hatta sarılmışlar. Yaşamak için üretmeye mecburlar. Daha çok üretmek istiyorlar. Akılları fikirleri üretmekte, sözleri sohbetleri üretimde. Havadan kazanma talepleri yok. Vurgun ve soygunda gözleri yok. Londra, New York ve İsviçre bankalarında dolarları, banka kasalarında yüzlerce kilo altınları yok. Elleri var, kolları var, ayakları var, üretme sevdaları ve bilgileri var.

Tacir köyünün tarihi, bir bakıma Türkiye tarımının tarihi. 15 yıl önce bu topraklarda her çeşit sebze üreticiliği ve ipek böcekçiliği vardı. Bağcılık vardı. Buranın üzümlerinin tadı bir başkaydı. Arı kovanları vardı, bal üretiyorlardı. İpek böcekçiliği bitti. Üzüm para etmedi. Çiftçi eliyle diktiği bağlarını söktü attı. Ama bu topraklarda bitmeyen bir üretim aşkı var. Bu aşk, Türkiye’nin cevheridir, biricik güvencesidir, biricik umududur. Bizim görevimiz bu umudu ayakta tutmak. Yarın bu umutla bu çalışkanlıkla Üretim Devriminin bereketine kavuşacağız.

Üretim Devriminin güçleriyle buluşmak, ayrı bir mutluluk kaynağı. “Üretici baş tacı” diyoruz. Türkiye ekonomisini kurtaracak temel slogan bu.

Köylümüz her zaman iç siyasetin ve dış siyasetin “erkânı harbi”dir. Yine öyle Rusya siyasetini kaygıyla izliyorlar. Rusya’ya yaptırımlara ambargolara şiddetle karşılar. Çünkü Rusya kapısı onlar için ekmek kapısı. Meyvesini ve sebzesini Rusya’ya satıyor. Güvenlikteki dostumuz yine Rusya.

Tacir köylüsü, Rusya kapısı açık kalsın diyor. ABD dayatmalarına boyun eğilmesine şiddetle karşı. Yalnız Antalya, Muğla gibi turizm bölgelerimiz değil, Anadolu’nun içindeki çiftçimiz de Rusya’nın birinci ticaret ortağımız olmasının bilincinde. Bu kapıyı eşkiyalar basmasın diye kapının önünde nöbetteler.

Mitingte Vatan Partisi Bursa Belediye Başkan Adayı Mustafa Enver Yılmaz, İznik Belediye Başkan Adayı Hamdi Tekdemir ve Vatan Partisi Genel Başkanı konuştu. O partiye bu partiye sataşma ve çatma yok, yalnız üretim ve güvenliği, milletçe bağımsız ve başı dik yaşamayı konuşuyoruz. Çözüm programımızı emekçilerimizin değerlendirmesine ve onayına sunuyoruz. İşçisi, çiftçisi, zenaatkâr ve esnafı, sanayici ve tüccarıyla üreten sınıflarımızın hükümette olduğu bir Türkiye kararını alıyor ve hep birlikte alkışlıyoruz.

Bu insanlarımızdan ayrılmak zor. Umudumuz onlarda. Güvenimiz onlarda. Bu ülkeye onların bakışları, onların duruşları, onların alın terleri ve cesaretleri gerekli. Türkiye’nin kaynaklarını vurguncuya değil, üreticiye çevirmek önümüzdeki dönemin programıdır. Hiç kimse Üretim Devriminin önünde duramaz.

Tacir köyümüze daha çok üretmeleri için ikinci bir gölet gerekli. Kolları sıvadık. Buna kaynak ayrılması için çalışmalara başladık. Başaracağız ve köy meydanında davul zurnayla kutlayacağız.

Muhtarımız Sait Ersöz’e seçimde başarılar diliyor ve Kiraz Festivali’nde buluşmak üzere köylülerimize veda ediyoruz.

Bu satırları yazarken Vatan Partisi Tacir Köyü Temsilcisi ve İznik Belediye Başkan Adayı Hamdi Tekdemir’e telefon ediyorum. Bahçesinde budanmış dalları toplarken buldum Hamdi Kardeşimi. Kışlık yakacağını topluyor, ince dalları da yakacak. İşinin başında. Köy meydanındaki konuşmasında “Bu milleti sırtımda taşımak için geliyorum” diyordu. İznik üreticisinin derdini, taleplerini biliyor. Onlardan biri ve yüreğinde onların ateşini ve umutlarını taşıyor.

Belediyeler işte bu insanlarla yönetilir. Kamu hizmetini bu insanlar başarır. Türkiye’nin çalışma, bilgi, namus ve üretme birikimi onlarda.

YARIN: AKILLI TELEFON KULLANA KULLANA AKILSIZ OLMAK

QOSHE - İznik Tacir çiftçisinin talebi: Rusya kapısı açık olsun - Doğu Perinçek
menu_open
Columnists Actual . Favourites . Archive
We use cookies to provide some features and experiences in QOSHE

More information  .  Close
Aa Aa Aa
- A +

İznik Tacir çiftçisinin talebi: Rusya kapısı açık olsun

25 20
18.03.2024

15 Mart Cuma günü Bursa İznik’in Tacir köyündeydik. 2 000 nüfuslu büyük bir köy. Köyümüzü ikinci ziyaretim. Onlarla tanış olduk. Geçen yıl İznik’in Kiraz Festivali’nde de onlarla birlikteydik.

Tacir köyünün yollarında gurur duyuyorsunuz, güvenle kabarıyor göğsünüz. Bakımlı meyve ve sebze bahçelerinin arasından geçiyoruz. Şeftali ve erikler çiçek açmış. Kirazlar çiçeğe durmuş. Zeytinlikler bereket vaat ediyor. Karasu’nun hilâl gibi çevirdiği bu topraklarda, besbelli çalışkan, üreten ve bilinçli çiftçilerimiz yaşıyor. Meyve ve sebze üretimini bilgiyle hünerle yapıyorlar.

Sağ olsunlar var olsunlar bütün çiftçilerimiz köy meydanındaydı. Candan insanlar. Başta Muhtarımız Sait Ersöz ve Vatan Partisi’nin köy temsilcisi ve İznik Belediye Başkan Adayı Hamdi Tekdemir olmak üzere bizi gülen yüzleri güzel bakışlarıyla karşıladılar. Hasret gideriyoruz.

Köy meydanında miting yapıyoruz. Meydanda ve duvarların üstünde köylülerimiz toplanmış, bütün köylümüz orada. Kimse yağmura aldırış etmiyor.

1980 yılında sistemin efendileri onları “ülkenin sırtında kambur” ilan etmişlerdi. İnadına üretiyorlar. Bu topraklara elleriyle kollarıyla, kadın ve erkeğiyle tutunmuşlar, hatta sarılmışlar. Yaşamak için üretmeye mecburlar. Daha çok üretmek istiyorlar. Akılları fikirleri üretmekte, sözleri sohbetleri üretimde. Havadan kazanma talepleri yok. Vurgun ve soygunda gözleri yok. Londra, New York ve İsviçre bankalarında dolarları, banka kasalarında yüzlerce kilo altınları yok. Elleri var, kolları var, ayakları var, üretme sevdaları ve bilgileri var.

Tacir........

© Aydınlık


Get it on Google Play