Sözcü gazetesinin, Merkez Bankası Başkanı Hafize Gaye Erkan hakkındaki “Türbanlı bacımı işten attılar” ve “Merkez’deki gerçekler kamera kayıtlarında” haberleri, gündem belirleyen başarılı işlerdi.

Ancak “Türbanlı bacımı işten attılar” başlıklı ilk haber, sadece Merkez Bankası personeli Büşra Bozkurt’un CİMER’e yaptığı şikâyete dayanıyordu. Bu haberde Hafize Gaye Erkan’ın babası Erol Erkan’ın Büşra Bozkurt adlı çalışanı işten attığı, banka yönetimine karıştığı, kendisine makam aracı, koruma ve özel oda tahsis edildiği öne sürülüyordu.

İki gün sonra yine manşetten yayımlanan “Merkez’deki gerçekler kamera kayıtlarında” haberi de o banka çalışanı ile söyleşiden ibaretti. Bu haberde de ilk haberdeki suçlamalar genişletilmiş, bankadan eve üç öğün yemek gittiği, başkanlık katına özel mutfak yapıldığı, baba Erol Erkan’ın herkese talimatlar yağdırdığı, bir personeli tokatladığı dile getiriliyordu.

İddiaları soran Sözcü’ye yanıt vermeyen Merkez Bankası, haberler yayımlandıktan sonra da açıklama yapmadı. Başkan Erkan ise yaptığı paylaşımda içeriğine girmeden haberleri yalanladı; yasal hakkını kullanacağını söyledi ama bugüne değin o yönde bir girişimi olmadı.

İnternet siteleri ve haber televizyonlarında Merkez Bankası’nda yaşananlarla ilgili yeni iddialar ortaya atılırken Cumhurbaşkanlığı ve AKP çevrelerinden hiç ses çıkmadı. İktidar medyası da haberi görmedi. Tam bu sırada Patronlar Dünyası sitesinden Toygun Atilla’nın konuştuğu baba Erol Erkan, suçlamaları yalanladı ve Kübra adlı bir banka çalışanının günler önce kendilerine “haklarında iftira haberleri yapılacağı” mesajı attığını anlattı.

İlginçtir, Uğur Dündar da Toygun Atilla’nın haberindeki WhatsApp görüntülerini hemen aynı dakikalarda sosyal medya hesabından paylaştı. Erkan ailesini savunan Uğur Dündar, “Kübra isimli bir personel, anne Gamze Hanıma bir WhatsApp mesajı gönderiyor ve kul hakkından korktuğunu belirterek böyle bir iftira atılacağını haber veriyor. Demek ki birilerinin Gaye Erkan'ın bu çabalarından fena halde rahatsız oldukları anlaşılıyor” diye yazdı.

Uğur Dündar, bu paylaşımıyla gazetesi Sözcü’yü yalanlamış, hatta iftira atmakla suçlamış oldu. Hâlbuki bir yazarın gazetesindeki bir haberle ilgili yeni bilgiye erişmesi durumunda bunu araştırması, sonra da gazetesinin yazı işlerine aktarması ve orada yazması en doğrusudur.

Uğur Dündar’ın paylaşımından sonra hava döndü. Necati Doğru ve Saygı Öztürk dışındaki Sözcü yazarları bu konuya değinmedi; haberi yazan muhabirler, Sözcü TV’ye çıkarılmadı bile.

Oysa spekülatif haber yapmakla suçlanan Sözcü’nün, muhabirleri sahaya çıkarması, tüm gücüyle kamera görüntüsü gibi somut kanıtların peşine düşmesi, haberini savunması gerekirdi.

Ne yazık ki, muhalif medya da olayın üzerine gitmedi. Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın, “fitne tüccarlarını umursamıyoruz” diyerek Başkan Erkan’ı sahiplenmesi üzerine dosya kapanır gibi oldu. Ama Sözcü’den Erdoğan Süzer’in, eski MB Başkanı Durmuş Yılmaz’ın “Merkez Bankası Başkanı karşılama kuyruğunda olmaz” eleştirisini aktardığı haberiyle yeni bir sayfa açıldı.

Başkan Erkan, ne kadar zor durumda ki, geleneklere ve bankasının konumuna aykırı olarak İran Cumhurbaşkanı Reisi’nin karşılama kuyruğuna girdi! Keşke protokol kuyruğunda fotoğraf çektirerek iddiaları kapatmaya çalışmak yerine bağımsız bir komisyonun araştırmasına olanak tanısaydı. Eleştirel gazetecilik bu dosyanın kapanmasına izin vermemeli…

∗∗∗

GAZETECİYE DAYAĞA MAHKEMEDEN ONAY!

Bütün ülke, Tatvan Belediye Başkanı M. Emin Geylani’nin akrabası Yücel Baysalı ile polis koruması Engin Kaplan'ın, gazeteci Sinan Aygül’e saldırısını güvenlik kamerası görüntülerinden izledi. Kentin orta yerinde, herkesin gözü önünde tekme tokat girişmişlerdi Aygül’e….

Fakat bu kadar açık bir saldırı davasında bile adalet işlemedi. Tatvan 2. Asliye Ceza Mahkemesi, sanıklara 17,5 ay hapis cezası verdi; hükmün açıklanmasını da erteledi. “Alenen hakaret” suçlamasından da beraatlerine karar verdi.

Ne gariptir ki, saldırganlar cezasız kalırken, Bitlis Gazeteciler Cemiyeti Başkanı da olan Sinan Aygül, “İki sokak köpeği” ve “Allah belalarını versin” diyerek saldırganlara hakaret ettiği gerekçesiyle 2 ay 5 gün hapis cezasına mahkûm edildi.

Aygül, bu kararların ardından “Bugün bu ülkenin zaten olmayan ‘adaletini’ sarayının bahçesine bir kez daha gömdük” derken haklıydı. Mahkeme, açıkça onay verdi gazetecinin dövülmesine…

Tıpkı Şenyaşar ailesinin başına gelenlerde ve onlarca başka örnekte olduğu gibi bu ülkenin yargısı, siyasi iktidar mensuplarını korudu. Fütursuzca vicdan sızlatan bir karar verildi. Anayasa Mahkemesi kararlarının bile uygulanmadığı bir ülkede yargıdan nasıl adalet beklenebilir ki?

ELEŞTİRİ, ŞİKÂYET VE ÖNERİLERİNİZ İÇİN: medyaombudsman@gmail.com

QOSHE - Merkez Bankası başkanına can simidi - Medya Ombudsmanı Faruk Bildirici
menu_open
Columnists Actual . Favourites . Archive
We use cookies to provide some features and experiences in QOSHE

More information  .  Close
Aa Aa Aa
- A +

Merkez Bankası başkanına can simidi

35 1
29.01.2024

Sözcü gazetesinin, Merkez Bankası Başkanı Hafize Gaye Erkan hakkındaki “Türbanlı bacımı işten attılar” ve “Merkez’deki gerçekler kamera kayıtlarında” haberleri, gündem belirleyen başarılı işlerdi.

Ancak “Türbanlı bacımı işten attılar” başlıklı ilk haber, sadece Merkez Bankası personeli Büşra Bozkurt’un CİMER’e yaptığı şikâyete dayanıyordu. Bu haberde Hafize Gaye Erkan’ın babası Erol Erkan’ın Büşra Bozkurt adlı çalışanı işten attığı, banka yönetimine karıştığı, kendisine makam aracı, koruma ve özel oda tahsis edildiği öne sürülüyordu.

İki gün sonra yine manşetten yayımlanan “Merkez’deki gerçekler kamera kayıtlarında” haberi de o banka çalışanı ile söyleşiden ibaretti. Bu haberde de ilk haberdeki suçlamalar genişletilmiş, bankadan eve üç öğün yemek gittiği, başkanlık katına özel mutfak yapıldığı, baba Erol Erkan’ın herkese talimatlar yağdırdığı, bir personeli tokatladığı dile getiriliyordu.

İddiaları soran Sözcü’ye yanıt vermeyen Merkez Bankası, haberler yayımlandıktan sonra da açıklama yapmadı. Başkan Erkan ise yaptığı paylaşımda içeriğine girmeden haberleri yalanladı; yasal hakkını kullanacağını söyledi ama bugüne değin o yönde bir girişimi olmadı.

İnternet siteleri ve haber televizyonlarında Merkez Bankası’nda yaşananlarla ilgili yeni iddialar ortaya atılırken Cumhurbaşkanlığı ve AKP çevrelerinden hiç ses çıkmadı. İktidar medyası da haberi görmedi. Tam bu sırada Patronlar Dünyası sitesinden Toygun Atilla’nın konuştuğu baba Erol Erkan, suçlamaları yalanladı ve Kübra adlı bir banka çalışanının günler önce kendilerine “haklarında iftira........

© Birgün


Get it on Google Play