“Biz yoksak, doğalgaz yok size!” diye haykırıyor Erdoğan. Benim adayıma oy vermezsen, açlıktan geber. Benimkini seçmezsen evsiz kalırsın. Bana oy vermezsen, ölürsün. (Zaten millet ölüyor, ama farkında değiller!)

Efendi-köle ilişkisini, “demokrasi” diye yutturma çabasının sonu yok. Milleti cahil bırakma gayreti, cehaleti en yüce değer yapma niyeti, liyakatsizliğin azmasının ardındaki zihniyet bu. Bu zihniyete oy verildiği için, İliç faciası, Fırat’a siyanür bocası, bunun için en yüksek iş kazası ve işçi ölümü bizde. Bu zihniyete oy verildiği, akıl yolu terk edildiği, emek lanetlendiği için bu ülkede yaşamak bunca zor!

Zorluğu yenmek için mücadeleye devam!

Zorluklara karşın güzel şeyler de oluyor. Doğrusu Nâzım Hikmet Kültür ve Sanat Vakfı olarak Cumhuriyetin 100. yıldönümü için Türkiye Fotoğraf Sanatı Federasyonu (TFSF) işbirliğiyle “Memleketimden İnsan Manzaraları” başlıklı bir fotoğraf yarışması düzenlediğimizde bunca büyük bir ilgi çekeceğini pek düşünmüyordum. Yanılmışım.

Türkiye’nin her yöresinden, 51 ilinden yüzlerce katılım oldu. Üstelik zor bir koşul vardı:

Nâzım Hikmet’in başyapıtı “Memleketimden İnsan Manzaraları”nın edebi zenginliği, güçlü imgeleri, etkileyici portreleri esin kaynağı olacak ve katılımcılar, beş fotoğraflık bir seri ve metin sunacaklardı.

Seçici kurulu Coşkun Aral, Laleper Aytek, Murat Germen, Özcan Yurdalan, Zeynep Akatlı ve TFSF temsilcisi Cengiz Han Günesen’den oluşuyordu. 1660 fotoğraf değerlendirildi.

Birincilik ödülü Mustafa Şık’ın (Bursa), ikincilik Duygu Çeltikli’nin (Kırklareli), üçüncülük Kenan Demir’in (İstanbul), mansiyonlar Abdullah Öncül’ün (İstanbul), Emrullah Akgün’ün (Hakkâri) ve Onur Altunsaray’ın (İzmir) oldu. Ayrıca 15 sanatçının eseri de sergilenmeye değer bulundu.

Şimdi bütün bu söylediklerim Mecidiyeköy Sanat’ta sergileniyor.

İstanbul Büyükşehir Belediyesi’nin son beş yılda bırakın altyapı yatırımlarını, toplumsal hizmetlerini (öğrenci yurtları, kreşler, sağlık merkezleri, çocuklara süt, bitirilen metrolar, aile, ulaşım, eğitim destek paketlerini) kamusal alanları İstanbullulara ve sanat kültür yaşamımıza katmaktaki becerisi, ustalığı ve başarısı olağanüstü. Açtıkları kütüphaneler, müzeler, sergi salonları ve bunların gördüğü ilgi inanılır gibi değil! (Bu başka bir yazı konusu)

Mecidiyeköy Sanat galerisi bunlardan biri. (Mecidiyeköy’deki ölü, atıl alanda, üstgeçitlerin altındaki kavşakta açıldı. Camdan bir sergi merkezi.) “Memleketimden İnsan Manzaraları” fotoğraf sergisi 25 Şubat’a dek sürecek. Gidin görün.

Ben gördüm sergiyi. Fotoğraf uzmanlarının seçimlerine karışmam elbet ama bana gördüğüm her fotoğraf bu güzelim ülkenin çelişkilerini, uçurumlarını ve doruklarını, direncini ve bu yazının başındaki iki paragrafı yeniden anımsattı.

Gerek yarışmada gerek sergilemede en büyük emeği geçen Nâzım Hikmet Vakfı’ndaki iki yönetim kurulu üyemiz İdil Kartal ve Murat Germen’e ve tüm katılımcılara teşekkürü borç biliyorum.

Haftanın bir başka güzel olayı, “Aşk Olsun Vivaldi” başlıklı müzik festivalinin ilk konseriydi. AKM Tiyatro Salonu’nda Moskova’dan gelen Questa Musica Ensemble ve mucizevi kemancı, girdiği her yarışmadan ödüllerle ayrılan Leonid Zelezni, Bach’ın Orkestra Suiti ve La Minör Konçertosu ile Vivaldi’nin “Dört Mevsim”iyle salonu aldı uçurdu. Hayatı bize sevdirdi, yaşama gücü verdi, müziğe âşık etti. Zelezni’nin yaşı 30 ama çocuk zekâsı ve içtenliği, sonsuz bir gençlik ve bin yıllık bilgelik içselleştirmişti. Çok genç ve çok dinamik toplulukla solist/şefin bütünleşmesi, aralarındaki ve salonla kurdukları iletişim, sinerji çarpıcıydı. Bach da Vivaldi de gençleşmişti. Teşekkürler festivali düzenleyen Hakan Erdoğan Prodüksiyon ile sponsorluğunu sürdüren Pegasus ve Le Meridien.

“Aşk Olsun Vivaldi”nin bundan sonraki iki konseri 24 Şubat’ta Baroque Ensemble Transylvania ve 29 Şubat’ta piyanist Dina Ivanova ile sürüyor. İki konser de Beşiktaş’taki Deniz Müzesi’nde. Programda yine aşk var. Benden söylemesi...

QOSHE - Memleketten insan manzaraları - Zeynep Oral
menu_open
Columnists Actual . Favourites . Archive
We use cookies to provide some features and experiences in QOSHE

More information  .  Close
Aa Aa Aa
- A +

Memleketten insan manzaraları

49 12
18.02.2024

“Biz yoksak, doğalgaz yok size!” diye haykırıyor Erdoğan. Benim adayıma oy vermezsen, açlıktan geber. Benimkini seçmezsen evsiz kalırsın. Bana oy vermezsen, ölürsün. (Zaten millet ölüyor, ama farkında değiller!)

Efendi-köle ilişkisini, “demokrasi” diye yutturma çabasının sonu yok. Milleti cahil bırakma gayreti, cehaleti en yüce değer yapma niyeti, liyakatsizliğin azmasının ardındaki zihniyet bu. Bu zihniyete oy verildiği için, İliç faciası, Fırat’a siyanür bocası, bunun için en yüksek iş kazası ve işçi ölümü bizde. Bu zihniyete oy verildiği, akıl yolu terk edildiği, emek lanetlendiği için bu ülkede yaşamak bunca zor!

Zorluğu yenmek için mücadeleye devam!

Zorluklara karşın güzel şeyler de oluyor. Doğrusu Nâzım Hikmet Kültür ve Sanat Vakfı olarak Cumhuriyetin 100. yıldönümü için Türkiye Fotoğraf Sanatı Federasyonu (TFSF) işbirliğiyle “Memleketimden İnsan Manzaraları” başlıklı bir fotoğraf yarışması düzenlediğimizde bunca büyük bir ilgi çekeceğini pek düşünmüyordum. Yanılmışım.

Türkiye’nin her yöresinden, 51 ilinden yüzlerce katılım oldu. Üstelik zor bir koşul vardı:

Nâzım Hikmet’in başyapıtı “Memleketimden İnsan Manzaraları”nın edebi zenginliği, güçlü imgeleri, etkileyici portreleri esin kaynağı olacak ve katılımcılar, beş fotoğraflık bir seri ve metin sunacaklardı.

Seçici kurulu Coşkun Aral,........

© Cumhuriyet


Get it on Google Play