4 Kasım 2023 tarihinde gerçekleşen Cumhuriyet Halk Partisi olağan kurultayı sonrasında, Özgür Özel CHP genel başkanı seçildi. Sadece CHP’ye değil tüm Türkiye’ye hayırlı olsun!
Cumhuriyet Halk Partisinin sahip olduğu tarihi bütünlük ve birikim, insan kaynağı ile bir araya geldiğinde gelişim ve dönüşüm süreçlerindeki potansiyeli ile AK Parti’den çok daha büyük bir yapıya karşılık gelmektedir. CHP, idealizm ekseninde mutlak rotadır. Ancak bu idealizm, örgütlülük hali ve irade ile buluştuğu an hiç kuşkusuz benzersiz bir süreç yaratabilir.
Artık ileri bakıp yeni şeyler söylemek, planlamak, örgütlemek ve icra etmek zamanıdır.
Özgür Özel’in iktidar sürecinde “seferberlik ilanına” da sahne olan kurultay, tam da bu zeminde somut yol haritası belirlemeyi gerekli kılmıştır.
Bu stratejinin temelde bağlamı şu olmalıdır: Cumhuriyet Halk Partisine dair her ne varsa halkın hizmetinde olacak…
İnsan kaynağı, zaman, mekan, maddi, manevi ve entelektüel sermaye, her ne varsa toplumun tüm kesimlerinin erişebileceği bir yapıda ele alınacak.
Askıda CHP
Maddi imkanı olanların, ihtiyaç sahiplerine verilmek üzere bedelini ödeyip fırında bıraktığı ekmek dayanışmasından yola çıkan İBB, askıda fatura gibi ekol hizmetlere başvurmuştu. Bu paylaşma ve dayanışma çerçevesinden ele aldığımız “Askıda CHP” kampanyası ile sadece CHP örgütünden aktörler değil, CHP’ye oy vermiş ya da vermemiş tüm kesimler, sahip oldukları tüm yetkinlikleri ile toplumda dezavantajlı diğer kimselere gönüllü yardım eli uzatacaklar: Her kim ki kendisinden bir şeyi bir diğerinin hizmetine sunacak, bu bağlamda CHP’nin de temsil ettiği değerlerden birini, diğerlerinin erişimi için askıya asmış olacak.
AK Parti iktidarının özellikle son 10 yılda toplumu içerisine soktuğu sosyo-ekonomik iklim, gelir adaletsizliği uçurumunu arttırmış bulunuyor. En kritik ve medeni hizmetlere hayatları boyunca erişememiş milyonlarca insanımız var.
Etrafımızdaki insanlara dönüp bir bakalım! Kaçı ihtiyacı olduğunu bildiği halde psikolojik destek alabiliyor? Hangi biri hayallerini gerçekleştirmek üzere hep istediği bir yetkinliğini destekleyecek eğitime erişebiliyor?
Birkaç gün dahi yetecek olsa, mutfağa yapılan yardımları önemsiyorum. Ancak siyaset mekanizmasının toplumu harekete geçirecek, dayanıştıracak, birbirleri ile iletişim ve ilişki kurmalarına ön ayak olacak bir sürecin tetikleyicisi olmasını çok daha fazla önemsiyorum.
Sadece özel günlerde kısmi maddi destekler kronik sorunlara maalesef çare olmuyor.
Şimdi Sahip Olduklarımızı Paylaşma Zamanı!
Daha önce yapılmamış ulusal bir kampanya öneriyorum. Üç boyutlu ele alınacak olan bu kampanyada zaman, mekan ve insan kaynaklarının organizasyonu hayati önem taşıyor. Elimizde bir veri var: Eğitim ve gelir seviyesi yükseldikçe CHP seçmenlerinin oranı yükseliyor:
“Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı demografi, istihdam ve sosyal güvenlik, eğitim, sağlık, finans, rekabetçilik, yenilikçilik ve yaşam kalitesi başlıklarından oluşan 56 değişken ile sosyoekonomik gelişmişlik endeksini hesaplamaktadır. Konda’nın ortaya koyduğu çalışmaya göre 14 Mayıs seçimlerinde, sosyo-ekonomik gelişmişlik düzeyinin düşmesiyle Recep Tayyip Erdoğan’ın aldığı oy oranının arttığı, Kemal Kılıçdaroğlu’nun ise aldığı oy oranının azaldığı görülüyor. 1. kademe ilçelerde Erdoğan’ın aldığı ortalama oy oranı yüzde 39,5 iken Kılıçdaroğlu’nun oy oranı yüzde 55’tir.” (Konda, Mayıs 2023)
Öyle ise “diğerlerine” ulaşma sorumluluğu omuzlarımızda gemi çapası gibi bir yüke karşılık geliyor.
Kampanyanın 3 ana unsuru olmalı: insan kaynağı, mekansal gereksinim ve güvenilir, sürdürülebilir organizasyon modeli. Bu saydığımız şema doğrultusunda aşağıdaki tanımlar, meseleyi biraz daha açmamıza yardımcı olacaktır:
- Psikolog, doktor, avukat, pedagog, öğretmen, müzisyen, yazılımcı, tasarımcı, yönetici, girişimci ve isimlerini sayamadığımız tüm meslek gruplarından gönüllüler, haftanın belirledikleri bir gün ve saatinde, gönüllü ve ÜCRETSİZ olarak dezavantajlı kimselere hizmet verecekler.
- CHP’nin erişime sunabileceği tüm belediye ve örgüt mekanları mesai saatleri dışında kullanıma açılacak: Buralarda dersler verilecek, eğitimler yapılacak, danışmanlık hizmetleri sağlanacak.
- Tüm bu faaliyetlerin organizasyon sorumluluğunu CHP örgütü üstlenecek: Talepleri ve gönüllü hizmetleri organize ederek uygun mekânda güvenli bir biçimde gerçekleşmesinin garantörü olacaklar. Hem taraflara faydalı olacak faaliyetler yönetilecek hem de tarafların güvenle katılımını sağlamak için organizasyonel ve hukuki eksen takip edilecek.
“Seferberlik ilanı” söylemi ile böyle bir kapsam örtüşüyor.
Nasıl “Askıda Fatura” kampanyasında Beşiktaş’ta yaşayan bir doktor, Sancaktepe’de bir ailenin çaresi olduysa, Maltepe’deki bir avukat da Pendik’te bir mağdurun çaresi olabilir. Bir genç kızımızın mevcut mali koşullarıyla erişemeyeceği psikolojik danışmanlığa Kadıköy’den bir gönüllü çıkabilir. Kapsamı sanat ve eğitimle genişletebiliriz. Tüm toplumsal kesimlerin dayanıştıkları ulusal bir sinerji yaratılabilir.
Bu sayede daha önce aynı sosyal çevrede bulunmamış insanların iletişimi mümkün kılınabilirken diğer yandan karşılıksız özveri hali de bir programa bağlanmış olur.
Bir diğer hususa dikkat çekmek isterim: Bu organizasyon ve yardımlaşma herhangi bir dini motivasyona dayanmayan, olağanüstü bir yardımlaşma ağına karşılık gelebilir. Son dönemde bu tür dayanışma ağlarının dini araçsallaştıran ve kullanan çeşitli çıkar gruplarının tekelinde olduğu da düşünüldüğünde, bu projenin dolaylı sosyal faydalar da sağlayacağından şüphemiz olmamalı.
Kapatalım gözlerimizi, hiç sınır koymadan hayal edelim… Kimler kimlere dokunabilir, hangi çaresiz sorun tek bir irade ile çözüme kavuşabilir düşünelim… İYİLİKTE REKABET HALİ BU….
Bu sayede iktidarın inşa ettiği çok kutupluluk ortadan kalkabilir. Toplumsal iletişim ve dayanışma uluslararası etki yaratabilir.
Bu projenin gerçekleşmesi için azami bir aylık ön hazırlık oldukça yeterlidir. Bilgi çağındayız, gönüllülerin sahip olduğu “değer” paylaşımı ulusal düzeyde yönetilebilir. Kampanyaya dahil olacak sivil toplum kuruluşlarının da destekleriyle bu ulusal çağrı, ülkemizin en kılcal damarlarına kadar erişebilir. İnanıyorum ve heyecan duyuyorum.
Referanslar:
- KONDA Mayıs’23 Barometresi Raporu, Sandık Analizi, 2023.
https://konda.com.tr/uploads/2305-mayis-barometre-142-sandikanalizi- 9101b8f522e771836b2c48ebf6f2539dfc55075dc83850b9111aeb1984479dc0.pdf
Kimsesizlerin Kimsesi Askıda CHP yazısı ilk önce Daktilo 1984 üzerinde ortaya çıktı.
Kimsesizlerin Kimsesi Askıda CHP
21
0
13.12.2023
4 Kasım 2023 tarihinde gerçekleşen Cumhuriyet Halk Partisi olağan kurultayı sonrasında, Özgür Özel CHP genel başkanı seçildi. Sadece CHP’ye değil tüm Türkiye’ye hayırlı olsun!
Cumhuriyet Halk Partisinin sahip olduğu tarihi bütünlük ve birikim, insan kaynağı ile bir araya geldiğinde gelişim ve dönüşüm süreçlerindeki potansiyeli ile AK Parti’den çok daha büyük bir yapıya karşılık gelmektedir. CHP, idealizm ekseninde mutlak rotadır. Ancak bu idealizm, örgütlülük hali ve irade ile buluştuğu an hiç kuşkusuz benzersiz bir süreç yaratabilir.
Artık ileri bakıp yeni şeyler söylemek, planlamak, örgütlemek ve icra etmek zamanıdır.
Özgür Özel’in iktidar sürecinde “seferberlik ilanına” da sahne olan kurultay, tam da bu zeminde somut yol haritası belirlemeyi gerekli kılmıştır.
Bu stratejinin temelde bağlamı şu olmalıdır: Cumhuriyet Halk Partisine dair her ne varsa halkın hizmetinde olacak…
İnsan kaynağı, zaman, mekan, maddi, manevi ve entelektüel sermaye, her ne varsa toplumun tüm kesimlerinin erişebileceği bir yapıda ele alınacak.
Askıda CHP
Maddi imkanı olanların, ihtiyaç sahiplerine verilmek üzere bedelini ödeyip fırında bıraktığı ekmek dayanışmasından yola çıkan İBB, askıda fatura gibi ekol hizmetlere başvurmuştu. Bu paylaşma ve dayanışma çerçevesinden ele aldığımız “Askıda CHP” kampanyası ile sadece CHP örgütünden aktörler değil, CHP’ye oy vermiş ya da vermemiş tüm kesimler, sahip oldukları tüm yetkinlikleri ile toplumda dezavantajlı diğer kimselere gönüllü yardım eli uzatacaklar: Her kim ki kendisinden bir şeyi bir diğerinin hizmetine sunacak, bu bağlamda CHP’nin de temsil ettiği değerlerden birini, diğerlerinin erişimi için askıya asmış olacak.
AK Parti iktidarının özellikle son 10 yılda toplumu içerisine soktuğu sosyo-ekonomik iklim, gelir adaletsizliği uçurumunu arttırmış bulunuyor. En kritik ve medeni hizmetlere hayatları boyunca erişememiş milyonlarca insanımız var.
Etrafımızdaki insanlara dönüp bir bakalım! Kaçı ihtiyacı olduğunu bildiği halde psikolojik destek alabiliyor? Hangi biri hayallerini gerçekleştirmek üzere hep istediği bir yetkinliğini destekleyecek eğitime erişebiliyor?
Birkaç gün dahi yetecek olsa, mutfağa yapılan........
© Daktilo1984
visit website
login
who are we?
contact us
qosheapp
Toi Staff
Gideon Levy
Belen Fernandez
Andrew Mitrovica
Mort Laitner
Rami G Khouri
Ali Fathollah-Nejad
Nikkei Editorial
