Bir muhalif “Masa” kuruldu yaklaşık üç yıl önce ve tek hedefi Sayın Erdoğan’ı iktidardan indirmekti.

Altı siyasi parti ve masanın altında gizlenenle birlikte saylıları yediydi.

Seçimlere yaklaşınca İYİ Parti’nin korkularını aşmak için -güya milletin gönlünde taht kurmuş- iki de belediye başkanı eklendi ve tam dokuz kişi oldular.

Tabii iç ve dış -ABD, FETÖ ve PKK gerçekleri de dâhil- onlarca faktörü de eklediğinizde oldukça geniş bir liste ortaya çıkıyordu.

Fakat hiçbir çaba, Erdoğan gerçeğini yenemedi ve ilk hezimetlerini 14 Mayıs 2023’te almış oldular.

Bir anda yaşanan “aydınlanmayla” milliyetçiliğin en ucuna savrulan Masa, zeminini iyice kaybetti ve 28 Mayıs gerçeği Masa’nın ortasına âdeta bir bomba etkisiyle indi.

“Bomda etkisi” diyorum, zira yaşanan dağılma ve kopan vaveyla tam da buna işaret ediyor.

Karşılıklı suçlamalar, arkadan çevrilen oyunlar, itiraflar, ihbarlar, hakaretler ve daha pek çok şey seçmenin gözleri önünde gerçekleşiyor şimdi.

Öyle anlaşılıyor ki “Masa’nın asilerine karşı mücadele” başlığıyla artık CHP için yeni bir safhaya geçilmiş.

Masa’nın asilerine ek, “değişim” tartışmalarının gölgesinde gerçekleşen yeni sürecin CHP’nin içinden ürettiği asiler de var.

Tabii daha önce ayrılarak parti kurmuş olan Muharrem İnce’nin asiliğini de unutmayalım; CHP’de Kılıçdaroğlu’na ilk isyan edenlerden biri olarak…

Neden “asi” diyorum?

Bu sorunun cevabı; CHP’nin Masa’dan ayrılan, partiden ayrılan ya da kendisini eleştirenlere karşı sergilediği linç girişimlerinde saklı.

Tıpkı -siyasi tarihin bir gerçeği olarak- imparatorlukların ya da devletlerin çeperlerinde gelişen asileri yok etme stratejisi gibi CHP de kendi asilerine hayat hakkı tanımayan bir baskı uyguluyor.

2023 yılındaki genel seçimler öncesinde İnce’yi hastaneye kadar götüren baskıları ve kaset kumpasını hepimiz biliyoruz.

Yine Masa’dan kalkan Akşener’in nasıl acımasız bir lince tabi tutulduğunu da hep beraber gördük.

Değişimi ve kucaklamayı vadeden yeni CHP yönetiminin, parti içerisindeki fayları nasıl yerinden oynattığını ve değişime destek vermediği için “asi” ilan ettiklerini nasıl acımasız bir saldırıyla sistemin dışına ittiğini de hayretler içinde izlemeye devam ediyoruz.

Yeniden Refah Partisi Genel Başkan Yardımcısının CHP’nin kanalında nasıl bir faşizan baskıya maruz kaldığını da ilginç bir örnek olarak müşahede ettik.

“Benimle değilsen yok hükmündesin” tavrı ve CHP’nin ötekileştirme anlayışının geleneksel kodlarını çok iyi biliyoruz.

Fakat buna, yeni yönetim sisteminin getirdiği ittifaklar süreciyle birlikte gelişen farklılıklar da eklendi.

Bana göre CHP’nin bu “asi” ilan etme ve linç yöntemleri, bundan sonraki süreçte yeni müttefikler bulmasını da ortadan kaldıracaktır.

Zira ayrılma ihtimali olmayan bir ittifak, asimilasyondur.

Her müttefik, farklılıklarını koruyarak orada kalamıyorsa ve bir gün şartlar uymadığında ayrılamıyorsa burada eşitler arasında bir mutabakattan söz edilemez.

CHP, işte tam da bunu yaparak müttefikini âdeta ilhak ve istila etmek istiyor.

Ayrılma vakti geldiğinde de kopan parça kendisine aitmiş gibi asilikle suçlanmaya başlıyor.

Bundan sonra hiçbir aklıselim partinin, İYİ Parti’nin başına gelenleri tecrübe etmek isteyeceği kanaatinde değilim.

Elini verip bedenini kaptıran İYİ Parti gerçeği, CHP’nin bundan sonra arayacağı her müttefik için bir tereddüt kaynağı olacaktır.

Asileri mi yoksa CHP mi daha çok kaybedecek, izleyip göreceğiz.

Linç kampanyasına katılan İBB Başkanı’nın karnesi de dâhil, 31 Mart 2024’te bütün bilançoyu göreceğiz…

QOSHE - CHP’nin asileri - İsmail Öz
menu_open
Columnists Actual . Favourites . Archive
We use cookies to provide some features and experiences in QOSHE

More information  .  Close
Aa Aa Aa
- A +

CHP’nin asileri

7 1
02.02.2024

Bir muhalif “Masa” kuruldu yaklaşık üç yıl önce ve tek hedefi Sayın Erdoğan’ı iktidardan indirmekti.

Altı siyasi parti ve masanın altında gizlenenle birlikte saylıları yediydi.

Seçimlere yaklaşınca İYİ Parti’nin korkularını aşmak için -güya milletin gönlünde taht kurmuş- iki de belediye başkanı eklendi ve tam dokuz kişi oldular.

Tabii iç ve dış -ABD, FETÖ ve PKK gerçekleri de dâhil- onlarca faktörü de eklediğinizde oldukça geniş bir liste ortaya çıkıyordu.

Fakat hiçbir çaba, Erdoğan gerçeğini yenemedi ve ilk hezimetlerini 14 Mayıs 2023’te almış oldular.

Bir anda yaşanan “aydınlanmayla” milliyetçiliğin en ucuna savrulan Masa, zeminini iyice kaybetti ve 28 Mayıs gerçeği Masa’nın ortasına âdeta bir bomba etkisiyle indi.

“Bomda etkisi” diyorum, zira yaşanan dağılma ve kopan vaveyla tam da buna işaret ediyor.

Karşılıklı suçlamalar, arkadan çevrilen oyunlar, itiraflar, ihbarlar, hakaretler ve daha pek çok şey seçmenin gözleri önünde gerçekleşiyor şimdi.

Öyle anlaşılıyor ki “Masa’nın asilerine karşı mücadele” başlığıyla artık CHP için yeni bir safhaya geçilmiş.

Masa’nın asilerine ek, “değişim” tartışmalarının gölgesinde gerçekleşen yeni........

© Diriliş Postası


Get it on Google Play