Türkiye'de bütçe açığı 2023 yılında rekor seviyeye ulaştı.

Merkezi yönetimin bütçesi, 2023 yılında 1,37 trilyon lira açık verdi. Bu milli gelire oranla yüzde 5,4’lük bir açık anlamına geliyor.

Bütçe açığının artmasının nedenleri arasında, enflasyon, kurdaki yükseliş ve deprem harcamaları yer alıyor.

Enflasyon ve kurdaki yükseliş, bütçe harcamalarını artırıyor. Enflasyon nedeniyle, çalışanların maaşları, emekli maaşları ve diğer sosyal yardımlar artıyor. Kurdaki yükseliş ise ithalat maliyetlerini artırarak, bütçe harcamalarını artırıyor.

Deprem harcamaları da bütçe açığını artırdı. 2023 yılında, asrın felaketi olarak adlandırılan depremde bütçeden depremzedeler için önemli miktarda kaynak aktarıldı.

Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek, bütçe açığı ile ilgili yaptığı açıklamada, bütçe açığının artmasına rağmen, programda hedeflerinin gerçekleştirilmesine ve mali disiplinin yeniden tesisine yönelik kararlı olduklarını belirtti. Şimşek, deprem harcamaları hariç tutulduğunda, bütçe açığının millî gelire oranının yüzde 1,7 ile Maastricht kriterinin de altında olduğunu ifade etti.

Şimşek'in buradaki Maastricht kriteri, Avrupa Birliği'nin Ekonomik ve Parasal Birliğe (EMU) üye ülkelerin uyması gereken mali disiplin kurallarından biridir. Bu kurala göre, EMU üyesi ülkelerin bütçe açığının millî gelire oranı, yüzde 3'ü geçmemelidir.

Şimşek'in ifadesi, Türkiye'nin 2023 yılındaki bütçe açığının, deprem harcamaları hariç tutulduğunda yüzde 3'ün altında olduğunu, yani Maastricht kriterini karşıladığını göstermektedir.

Ancak, yine de deprem harcamalarının da bütçeden önemli bir kaynak ayrıldığını göz önünde bulundurmak gerekiyor.

Uluslararası kredi derecelendirme kuruluşları Fich Ratings, Moody’s, S&P Global Ratings ve Scope Ratings Türkiye’nin bu yıl için kredi notu görünümünü pozitife çevirdi.

Kredi derecelendirme kuruluşları tarafından Türkiye'nin kredi notu görünümünün pozitife çevrilmesi, Türkiye ekonomisine duyulan güvenin arttığını gösteriyor.

Fakat, bütçe açığının artması, Türkiye'nin kredi notunu düşürmesine ve dış borçlanma maliyetlerini artırmasına neden olabilir.

Bu nedenle, bütçe açığının artmasının, ekonomide riskleri artıracağı endişesi devam ediyor.

Rezervlerdeki düşüş de endişe verici,

Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası (TCMB) toplam rezervleri, 3 haftadır ardı ardına düşüşe geçti

Türkiye'nin net rezervleri, 2024 yılında 100 milyar doların altına geriledi.

Rezervlerdeki düşüş, ekonominin dış şoklara karşı savunmasızlığın artırıyor. Örneğin, küresel bir finansal krizin yaşanması durumunda, Türkiye'nin rezervleri, dış borç ödemelerini yapmak için yeterli olmayabilir. Bu da, ekonomik krize neden olabilir.

Sonuç olarak, bütçe açığının artması ve rezervlerdeki düşüş, ekonomide riskleri artırıyor.

Dolar tahminleri tuttu

OVP’de yani Orta Vadeli Programda dolar tahminleri 2023 yılı için 29,90’dı. OVP’de aslında yıl sonu için bir tahmin bulunmaz ama yıl sonu içinde ortalama bir fiyatlama yapılıyor. Geçtiğimiz yıl içinde yapılan ortalama tahmin dolar kuru için 29.90’dı.

Nitekim bu tahmin tuttu. Peki, 2024 yılı için OVP’nin yıl içi için dolar tahmini ne oldu?

2024 yılında 36,8 TL, yıl sonu için ima edilen ise 43 lira olarak öngörülüyor.

Ben bu yazıyı yazdığımda dolar kuru 30,10 TL’den işlem görüyor…

Bekleyelim ve sonuçları görelim…

QOSHE - Bütçedeki açık ve rezervlerdeki düşüş ne anlama geliyor? - Pınar Karahan
menu_open
Columnists Actual . Favourites . Archive
We use cookies to provide some features and experiences in QOSHE

More information  .  Close
Aa Aa Aa
- A +

Bütçedeki açık ve rezervlerdeki düşüş ne anlama geliyor?

3 0
16.01.2024

Türkiye'de bütçe açığı 2023 yılında rekor seviyeye ulaştı.

Merkezi yönetimin bütçesi, 2023 yılında 1,37 trilyon lira açık verdi. Bu milli gelire oranla yüzde 5,4’lük bir açık anlamına geliyor.

Bütçe açığının artmasının nedenleri arasında, enflasyon, kurdaki yükseliş ve deprem harcamaları yer alıyor.

Enflasyon ve kurdaki yükseliş, bütçe harcamalarını artırıyor. Enflasyon nedeniyle, çalışanların maaşları, emekli maaşları ve diğer sosyal yardımlar artıyor. Kurdaki yükseliş ise ithalat maliyetlerini artırarak, bütçe harcamalarını artırıyor.

Deprem harcamaları da bütçe açığını artırdı. 2023 yılında, asrın felaketi olarak adlandırılan depremde bütçeden depremzedeler için önemli miktarda kaynak aktarıldı.

Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek, bütçe açığı ile ilgili yaptığı açıklamada, bütçe açığının artmasına rağmen, programda hedeflerinin gerçekleştirilmesine ve mali disiplinin yeniden tesisine yönelik kararlı olduklarını belirtti. Şimşek, deprem harcamaları hariç tutulduğunda, bütçe açığının millî gelire oranının yüzde 1,7 ile Maastricht kriterinin de altında olduğunu ifade........

© Diriliş Postası


Get it on Google Play