Gazze’de yaşanan soykırımın dünyanın birçok yerinde insanların “derin bir uykudan” uyanmasına sebep olduğunu artık herkes görüyor.

Siyonizmin insanlık için nasıl bir tehdit olduğu, kötülüğün en somut hali olduğu iyice anlaşıldı.

“Epstein Davası”nda ortaya çıkan ve daha çıkması beklenen kirli dosyaların Siyonist algılara öldürücü darbeler vurması bekleniyor.

Amerikan vatandaşı olmasına rağmen Siyonist terör rejimiyle sıkı bağları olan kişilerin bu davayı itibarsızlaştırmak için büyük çaba harcadığı göz önüne alındığında ortaya çıkan iğrençliğin kurumsal anlamda Siyonist rejimle ciddi bir bağı olduğu anlaşılır.

Öncelikle bir isim üzerinde duralım..

Alan Dershovitz…

Alan Dershovitz için wikipedia’da şöyle bir bilgi geçiyor: “ABD anayasa hukuku ve Amerikan ceza hukuku alanındaki çalışmalarıyla tanınan Amerikalı bir avukat ve eski hukuk profesörüdür. 1964'ten 2013'e kadar Harvard Hukuk Okulu'nda ders verdi ve burada 1993'te Felix Frankfurter Hukuk Profesörü olarak atandı. Dershowitz, medyaya düzenli olarak katkıda bulunan, siyasi yorumcu ve hukuk analistidir.”

Alan Dershovitz, Jeffrey Epstein ve kız arkadaşı Ghislaine Maxwell’in avukatlığını yapıyor. Ortaya çıkan iğrençlikler karşısında ise “Epstein'la olan kişisel ve profesyonel ilişkileri arasında” bir çizgi çizdi ve sadece “savunma” yaptığını iddia etti. Ama çocuk istismarında bulunanlar, “istismar adasına” gidenler listesinde Dershovitz’in de ismi çıktı.

Asıl konuya girmeden önce “Epstein Davası” konusunda kısa bir bilgi verelim:

Jeffrey Epstein, 2005'te ABD'nin Florida eyaletinde, küçük bir kızı istismar ettiği, sonra da şikayetçi olmaması için para verdiği iddiasıyla gözaltına alındı.

Mahkeme süreci başladığında iğrençlikler ortaya dökülmeye başladı.

Reşit olmayan birçok kız Epstein'in ve arkadaşlarının kendilerini cinsel istismara maruz bıraktığını iddia etse de mahkeme “önemli yerlerden” talimat almış olmalı ki, Epstein'i 2008'de tek bir kişiye cinsel istismar uygulamaktan suçlu buldu. 13 aylık bir ceza aldı.

Epstein, bir milyarderdi; ama MOSSAD hesabına çalışıyordu ve Siyonist rejimin isteklerini kabul ettirmek için “şantaj dosyalarına” ihtiyacı vardı. Sahibi olduğu adayı, “çocuk istismarı” için kullanmaya başladı. Medyadan, iş dünyasından, bürokrasiden, siyasetten kişileri adaya götürdü ve dünyanın farklı ülkelerinden getirilmiş küçük çocuklar bu sapıklar tarafından istismara uğradı.

İstismar ağının içerisinde o kadar çok “önemli isim” vardı ki, Epstein, kendini ve istismarcı ortaklarını “dokunulmaz” sayıyordu.

İster “çıkar çatışması”, ister insanlığını kaybetmemiş bazı yetkililerin kararlılığı deyin, neticede bu iğrenç ağ bir süre sonra ortaya çıkarıldı.

New York savcılarının kendisini 2019'da fuhuş ağı oluşturmaktan suçlu bulmasının ardından Epstein, gözaltında tutulurken hapishanede ölü bulundu.

Birileri konuyu “ulusal güvenlik” kapsamına almış olmalı ki, dosyasında geçen “önemli” istismarcıların adı açıklanmadı.

Epstein öldü; ama eski kız arkadaşı Ghislaine Maxwell, küçük çocukları istismarcılara peşkeş çeken kirli ağın önemli bir ismi olduğu için 2021'de suçlu bulundu ve 20 yıl hapis cezasına çarptırıldı.

Maxwell’in de avukatı Alan Dershovitz idi.

Epstein adası istismarcılarının isimlerinin “bir kısmı” açıklandığı ve insanların dehşete düştüğü bir dönemde sinagogların altında ortaya çıkan kanlı çocuk yatakları, iğrençliğin boyutlarının görünenden çok daha büyük olduğunu hissettirdi.

Siyonizmin “somut kötülük” olduğunun kanıtlarından biri de “organ kaçakçılığı”dır.

Filistinlilerin organlarının çalındığı ve başka yerlerde satıldığına dair belge ve bilgiye dayanan veriler var.

Hatta Siyonist organ kaçakçılarının “Afet yardım ekibi” kılıfıyla gittiği yerlerde özellikle çocukların kaçırılıp organlarının çalındığına dair ciddi iddialar var. Amerikan medyasında bile Siyonistlerin Haiti’de yaptığı organ kaçakçılığı haberleri yapıldı.

Bundan birkaç yıl önce deşifre edilen önemli bir organ mafyasının hahamların kontrolünde olduğu ortaya çıkmıştı.

Ve son olarak…

Siyonist işgal rejimi Başbakanı Binyamin Netanyahu'nun Uluslararası Adalet Divanı'nda Güney Afrika Cumhuriyeti tarafından açılan soykırım davasında Tel Aviv'i savunsun diye çağırdığı kişi Alan Dershowitz…

QOSHE - Siyonizm: Kötülüğün Somut Hali - Hasan Sabaz
menu_open
Columnists Actual . Favourites . Archive
We use cookies to provide some features and experiences in QOSHE

More information  .  Close
Aa Aa Aa
- A +

Siyonizm: Kötülüğün Somut Hali

8 0
18.01.2024

Gazze’de yaşanan soykırımın dünyanın birçok yerinde insanların “derin bir uykudan” uyanmasına sebep olduğunu artık herkes görüyor.

Siyonizmin insanlık için nasıl bir tehdit olduğu, kötülüğün en somut hali olduğu iyice anlaşıldı.

“Epstein Davası”nda ortaya çıkan ve daha çıkması beklenen kirli dosyaların Siyonist algılara öldürücü darbeler vurması bekleniyor.

Amerikan vatandaşı olmasına rağmen Siyonist terör rejimiyle sıkı bağları olan kişilerin bu davayı itibarsızlaştırmak için büyük çaba harcadığı göz önüne alındığında ortaya çıkan iğrençliğin kurumsal anlamda Siyonist rejimle ciddi bir bağı olduğu anlaşılır.

Öncelikle bir isim üzerinde duralım..

Alan Dershovitz…

Alan Dershovitz için wikipedia’da şöyle bir bilgi geçiyor: “ABD anayasa hukuku ve Amerikan ceza hukuku alanındaki çalışmalarıyla tanınan Amerikalı bir avukat ve eski hukuk profesörüdür. 1964'ten 2013'e kadar Harvard Hukuk Okulu'nda ders verdi ve burada 1993'te Felix Frankfurter Hukuk Profesörü olarak atandı. Dershowitz, medyaya düzenli olarak katkıda bulunan, siyasi yorumcu ve hukuk analistidir.”

Alan Dershovitz, Jeffrey Epstein ve kız arkadaşı Ghislaine Maxwell’in avukatlığını yapıyor. Ortaya çıkan iğrençlikler karşısında ise “Epstein'la olan kişisel ve profesyonel ilişkileri arasında” bir çizgi çizdi ve sadece “savunma” yaptığını iddia etti. Ama çocuk istismarında bulunanlar, “istismar adasına” gidenler listesinde Dershovitz’in de ismi........

© Doğruhaber


Get it on Google Play