Bayram bayram diyorduk işte o da geldi. Ama bu bayram farklı bir bayram. Kimileri çifte bayram yaşıyor, kimileri de çifte üzüntü. Örneğin atama bekleyen öğretmenler, örneğin seçimde aradığını bulamayanlar, işsizler, emekliler...

Uzatmalı tatil yapanlar sayesinde turizm sezonu erken açıldı.
Yüzler gülüyor.
Bu bile sevindirici, darısı herkese.

Tatiliniz gibi umarız bayramınız da keyifli geçer.
Gelecek haftaya hem kişisel olarak hem de ülke olarak çok daha umutla başlarız...

Bu arada pek çok şey gibi bayramlar da hepten dijitalleşti.

Toplu mesajlarla telefona kayıtlı herkesin bayramı bir anda kutlanıyor.

Ardından yine toplu atılan, hemen hemen birbirinin aynı cevaplar geliyor.

Arada bir telefon görüşmeleri olmuyor mu?

Elbette oluyor ama tercih edilen kopyala yapıştır kutlamalar.

İtici gibi görünse de, onlar da gelmese bayram olduğunun farkına bile varamayacağız.

Ne olur siz de onlardan birisi olmayın.

Sevdiklerinizi, saygı duyduklarınızı, aranmaya ihtiyacı olanları hatırlayın, gönüllerini alın, iyi dileklerinizi iletin.

En büyük zenginliğin insan biriktirmek olduğunu asla unutmayın!..

Eskiden böyle miydi, bayram hazırlıklar günler öncesinden başlar, heyecanla yol gözlenirdi.
Her şey gibi bayramları da sıradanlaştırdık.

Bayram, eşittir tatil haline getirdik.

Tatil dediysek, onların da tadı tuzu kalmadı.
Pahalılık attığınız her adımda kendisini öyle hissettiriyor ki, bayram coşkusu yerini bambaşka duygulara bırakıyor.

Daha da önemlisi, yarın, bugünleri de arayacak noktaya gelmeyelim!..

Manevi değerlerden bu kadar uzaklaşmanın herhalde onlarca sosyolojik nedeni vardır.

Üniversitelerimiz keşke bu konuyu da bir inceleseler. Bakalım ortaya neler çıkacak?

Aslında, kabahatli aramaya da hiç gerek yok, bu noktaya, adım adım ve hep birlikte geldik.

Dini bayramlar böyle de milli bayramlar farklı mı?
100. Yıl’a yakışır bir coşku var mıydı?

Gelinen nokta, kentleşmenin getirdiği bir modernleşme mi yoksa eski heyecanları yaşatacak hoşgörü ortamının giderek yok oluşu mu?

Kafalar karmakarışık.
Oysa tüm bayramlar, onun ya da bunun değil, hepimizin.

Her şeye rağmen yüzünüzden gülücük, evinizden misafir, telefonunuzdan arayanınız hiç eksik olmasın...

Bayramlar bizi bizi yapan değerlerdir ve asla unutulmamalıdır...

QOSHE - Kimilerine çifte bayram, kimilerine matem! - Abbas Güçlü
menu_open
Columnists Actual . Favourites . Archive
We use cookies to provide some features and experiences in QOSHE

More information  .  Close
Aa Aa Aa
- A +

Kimilerine çifte bayram, kimilerine matem!

28 0
09.04.2024

Bayram bayram diyorduk işte o da geldi. Ama bu bayram farklı bir bayram. Kimileri çifte bayram yaşıyor, kimileri de çifte üzüntü. Örneğin atama bekleyen öğretmenler, örneğin seçimde aradığını bulamayanlar, işsizler, emekliler...

Uzatmalı tatil yapanlar sayesinde turizm sezonu erken açıldı.
Yüzler gülüyor.
Bu bile sevindirici, darısı herkese.

Tatiliniz gibi umarız bayramınız da keyifli geçer.
Gelecek haftaya hem kişisel olarak hem de ülke olarak çok daha umutla başlarız...

Bu arada pek çok şey gibi bayramlar da hepten dijitalleşti.

Toplu mesajlarla telefona kayıtlı herkesin bayramı bir anda kutlanıyor.

Ardından yine toplu atılan, hemen hemen birbirinin aynı cevaplar geliyor.

Arada bir telefon görüşmeleri olmuyor mu?

Elbette oluyor ama........

© Eğitim Ajansı


Get it on Google Play