Ölü Canlar Gogol’un ünlü bir romanıdır. Olaylar, toprak köleliğinin ve feodal aristokrasinin egemen olduğu Çarlık Rusya’sında geçer. Roman kahramanı Çiçikov çiftlik çiftlik dolaşarak toprak sahiplerinden ölmüş ama devlete bildirilmemiş köylüleri satın alır. Amaç olabildiğince çok köleye sahip olduğunu kanıtlayarak devletten yüklü miktarda para koparmaktır. Yani Çiçikov üç kağıtçı, kurnaz bir dolandırıcıdır. Bunları şimdi neden hatırlatıyorum. Hatay’da son yerel seçimlerde sayım sonucu belediye başkanlığını AKP’nin kazandığı açıklandı. Ama ortada kanıtlanmış olan bir iddia var ki, bu iddia ölülere oy kullandırıldığı yönündedir. Sayıma göre AKP 3 binden daha az bir oyla CHP’yi geçmiştir ama oy kullandığı kanıtlanan ölü seçmen sayısı 3 bin 389’dür! YSK itirazları kabul etmemiş, bu sahtekarlığı onaylamıştır. Bizim Çiçikovlar ölüleri toplayarak doğrudan para peşinde koşmamış, başkanlık demenin para ve rant demek olduğunu bilerek ölüleri canlandırmışlardır.

Kuşkusuz yerel seçimlerde iktidarın örgütlemesiyle yapılmış olan hilelerin bundan ibaret olduğu söylenemez. Seçim kurullarının oluşturulmasından, seçmen taşımaya, sahte seçmen göstermeye kadar pek çok yol ve yöntem iktidar ortakları tarafından kullanılmıştır. Yani Çiçikov’un bireysel olarak yaptığı, ama zemininde Rusya’nın devrim öncesindeki kokuşmuşluğunun ve çürümüşlüğünün yattığını eleştiren romanın olaylarının, neredeyse 200 yıla yaklaşan bir süre sonra bu topraklarda, üstelik yukarıdan aşağıya örgütlü olarak yaşanmış hali söz konusudur. Ama tüm hileler iktidar partilerinin ağır bir yenilgiye uğramasını engelleyememiştir. Artık tek adam yönetimi eskiye göre daha güçsüz, meşruiyet olarak darbe yemiş, moral olarak gerilemiş durumdadır. Geleceğin nasıl şekilleneceğini işçi ve emekçi halkın mücadelesi tayin edecektir.

Ama hile ve yolsuzluk işlerinin seçimlerle sınırlı olmadığı da bilinmektedir. Seçim hileleri dışında da avanta üzerine kurulmuş bir sistemin varlığı inkar edilemez bir biçimde orta yerde durmaktadır. Devleti dolandırma, havadan para kazanma işlerinin kâr garantili işletmeler, avanta teşvikler, vergi afları, bol paralı ihalelerle sistematik bir hale dönüştürüldüğü acı bir gerçektir. Ülkenin burjuvalarına, patronlarına; işçi ve emekçilerin emek sömürüsü yoluyla kanlarını emmek yetmemektedir. Emeklilere verilmeyen paralar, eğitime ve sağlığa harcanmayan kaynaklar yukarıdan aşağıya bir paylaşım sistemi ile büyükten küçüğe dağıtılmaktadır. Rant paylaşımı sistemi bu iktidarın en belirgin alametifarikalarından birisidir. Dolandırıcılık ve sahtekarlık bireysel yetenek sınırlarını çoktan aşmış, organize, örgütlü bir sisteme dönüştürülmüştür.

İktidar ve büyük sermaye emek sömürüsünü aşırı yoğunlaştırarak, enflasyon ve zamlar yoluyla halkı yıkıma sürükleyerek, vergi yüklerini artırarak, ücret ve maaşları olabilecek en geri seviyede tutarak yoksulluğu felaket seviyesine çıkardı. Emekçi halkı açlığa ve sefalete sürükleyen iktidar, halka gerçek yaşamda vermediklerini, dine inanışa göre ölümden sonra kavuşacağı “diğer yaşamda” vadetmekte, imamlardan, tarikatlara kadar devlet üniforması giymiş ve giymemiş bütün bir din kurumunu yatıştırma, avutma ve uyuşturma işine seferber etmiş durumdadır. Ancak son seçimin sonuçları, din vb. etkilerden etkilenen kitlelerin bilincinde yeni bir uyanışın başladığını işaret etmektedir. İktidarın bu uyanışa yanıtı, dinci ve gerici kurumları daha fazla işçi ve emekçi halkın üzerine seferber etme, onların çocuklarını zehirleme işine daha fazla sarılma olmuştur.

Varlığını sürdürmek için yemek, içmek, barınmak, ısınmak, insana yaraşır bir yaşama kavuşmak için bugün işçi ve emekçi kitlelerin önünde mücadeleye sarılmak dışında bir yol bulunmamaktadır. Ama şu da çok iyi biliniyor ki, ülkede mücadeleye atılmayan, atılmamış olan hiçbir toplumsal kesim de bulunmamaktadır. Ama onların birbirinden kopuk ve yalıtık mevzi mücadeleleri genel ve birleşik bir mücadeleye dönüşememektedir. Bugünkü politik ortamda bu genel tepki ancak ortaya bir sandık konulduğunda genel bir tepki haline gelmektedir. Sistemde bu genel tepkiyi yönetme işi en fazla oy almış partiye emanet edilmektedir. İşçi ve emekçi kitleler bu sistemin dışına çıkan, fabrikasında, iş yerinde, mahallesinde bu tepkileri örgütleyebilen bir mücadele anlayışına yönelmeyi başarabilmek durumundadır. Bu nedenle işçi ve emekçi kitlelerin en ileri temsilcileri, bu genel ve birleşik mücadeleyi örgütlemek için büyük bir özveri ile çalışma yükümlülüğü ile karşı karşıyadırlar.

QOSHE - Ölü canlar! - Ahmet Yaşaroğlu
menu_open
Columnists Actual . Favourites . Archive
We use cookies to provide some features and experiences in QOSHE

More information  .  Close
Aa Aa Aa
- A +

Ölü canlar!

30 27
12.04.2024

Ölü Canlar Gogol’un ünlü bir romanıdır. Olaylar, toprak köleliğinin ve feodal aristokrasinin egemen olduğu Çarlık Rusya’sında geçer. Roman kahramanı Çiçikov çiftlik çiftlik dolaşarak toprak sahiplerinden ölmüş ama devlete bildirilmemiş köylüleri satın alır. Amaç olabildiğince çok köleye sahip olduğunu kanıtlayarak devletten yüklü miktarda para koparmaktır. Yani Çiçikov üç kağıtçı, kurnaz bir dolandırıcıdır. Bunları şimdi neden hatırlatıyorum. Hatay’da son yerel seçimlerde sayım sonucu belediye başkanlığını AKP’nin kazandığı açıklandı. Ama ortada kanıtlanmış olan bir iddia var ki, bu iddia ölülere oy kullandırıldığı yönündedir. Sayıma göre AKP 3 binden daha az bir oyla CHP’yi geçmiştir ama oy kullandığı kanıtlanan ölü seçmen sayısı 3 bin 389’dür! YSK itirazları kabul etmemiş, bu sahtekarlığı onaylamıştır. Bizim Çiçikovlar ölüleri toplayarak doğrudan para peşinde koşmamış, başkanlık demenin para ve rant demek olduğunu bilerek ölüleri canlandırmışlardır.

Kuşkusuz yerel seçimlerde iktidarın örgütlemesiyle yapılmış olan hilelerin bundan ibaret olduğu söylenemez. Seçim kurullarının oluşturulmasından, seçmen taşımaya, sahte seçmen göstermeye kadar pek çok yol ve yöntem iktidar ortakları tarafından kullanılmıştır. Yani Çiçikov’un bireysel olarak yaptığı, ama zemininde Rusya’nın devrim öncesindeki kokuşmuşluğunun ve çürümüşlüğünün yattığını eleştiren romanın olaylarının, neredeyse 200 yıla yaklaşan bir süre sonra bu topraklarda, üstelik yukarıdan aşağıya........

© Evrensel


Get it on Google Play