Eski HDP Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş’ın eşi Başak Demirtaş, İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlığı adaylığı için kamuoyuna açıkladığı niyet beyanını geri çekti. Aynı gün Edirne Cezaevinde bulunan Selahattin Demirtaş da kendisini ziyaret eden milletvekilleri aracılığıyla, “Başak hanımın adaylık açıklaması partimize güç vermek içindi, geri çekilme açıklaması da partimizin bilgisi dahilinde. Bütün bu süreçler birlikte yürütülmüştür halkımız bilsin, halkımız bize güvensin ne yaptığımızı biliyoruz” açıklaması yaptı.

Demirtaş ayrıca “Biriz, bütünüz, parti ile benim aramda ayrılık gayrılık yok. Halkın kafasını karıştırmaya çalışanlara kimse prim vermesin” dedi. Gün içinde gelen bu açıklamalar bazı soru işaretlerine yanıt olarak düşünülse de berberinde yeni sorular getirdi.

Örneğin, tüm süreç partinin bilgisi dahilinde geliştiyse Başak Demirtaş’ın adaylık niyeti partide neden “sürpriz” olarak değerlendirildi?

Demirtaş’ın adaylık beyanı DEM Parti’ye büyük güç verdiyse, neden adaylığı “Başak Demirtaş da aday havuzumuzda... Birbirinden değerli isimler var havuzumuzda” denilerek sıradanlaştırıldı?

Selahattin Demirtaş ile DEM Parti arasında bir “ayrılık gayrılık” yoksa neden 6 saat içinde 3 ayrı açıklama yapılmak zorunda kalındı?

Sorulara yenileri eklenebilir ama alınan karar sonrası ortaya çıkan, çıkacak sonuç(lar) üzerine kulislerde konuşulanlara kulak verelim.

Demirtaş’ın adaylıktan çekilme kararıyla ilgili iktidardan muhalefete birbirinden çok farklı değerlendirmeler yapılıyor.

CHP içinde öncelikle bu kararın memnuniyet yarattığını belirtelim. Partide, “14-28 Mayıs seçimlerinde HDP üzerinden kriminalize edildik. Aynı durumun kritik İstanbul seçiminde yaşanmasını istemiyoruz. DEM’in aday çıkarması bu açıdan olumlu. Ama Başak Demirtaş’ın adaylığı bizi daha çok zorlardı. Yeniden Refah Partisi’nin de aday çıkardığı bir seçimde Başak Demirtaş dışında çıkacak bir adayın alacağı oyu tolere etme şansımız daha yüksek. Ayrıca DEM Parti’nin aday çıkarmış olması CHP’nin iktidar tarafından kriminalize edilmesini azaltacağı için milliyetçi muhafazakar seçmenlerden oy geçişi artacak. Ortaya çıkacak açığın böyle kapatılmasına katkı yapacak” değerlendirmeleri yapılıyor.

AK Parti’de Başak Demirtaş’ın adaylıktan çekilmesi, “İmamoğlu hamlesi” olarak değerlendiriliyor, “Bazı vaatlerde bulunulmuş olabilir” yorumu yapılıyor. İYİ Parti’de de “Demirtaş’ın adaylık beyanı ile el yükselttiği”, “bazı vaatler karşılığı geri çekilme kararı verilmiş olabileceği” değerlendirmesi yapılıyor.

MHP’de de “Demirtaş’ın adaylığı dışında bir adaylığın İstanbul seçiminde DEM Parti’nin etkisini azaltacağı” değerlendiriliyor, “Aday var aday var. Demirtaş dışında bir aday sınırlı destek alır” deniliyor. MHP’de dikkat çeken bir başka yorum da Başak Demirtaş’ın adaylığının parti içinde ciddi rahatsızlık yarattığı yönünde. Başak Demirtaş’ın adaylık beyanının Selahattin Demirtaş’ın başka bir süreç yürüttüğüne dair şüphe yarattığı, bunun da partiyi rahatsız etmiş olabileceği değerlendirmesi yapılıyor.

İstanbul seçiminde DEM Partisi kararı kadar Yeniden Refah Partisi’nin alacağı karar da çok konuşuldu. İstanbul’da DEM Partisi gibi aday çıkarma kararı alan Yeniden Refah Partisi adayını hafta sonu ilan edecek. Ancak DEM Parti’nin Demirtaş dışında bir aday çıkaracağının ortaya çıkması “Yeniden Refah Partisi ile AK Parti arasında yeni bir temas olur mu” sorusuna yol açtı. Ancak birçok AK Partili yeni bir temasa mesafeli. Yeniden Refah Partisi yetkilileri de bunun çok küçük bir olasılık olarak görüyor.

Bu seçimin yerel seçim olduğuna dikkat çeken bir AK Partiliye göre Yeniden Refah Partisi genel seçimde aldığı oya ulaşamaz. Yeniden Refah Partisi’nin Cumhur İttifakı’nın parçası olduğu için muhafazakar seçmenden oy aldığı, rakip haline gelmesi durumunda bunun karşılık bulmayacağı değerlendiriliyor. Hatta, “Aday çıkarmak Yeniden Refah Partisi’ne zarar verir. AK Parti’ye İstanbul’u kaybettirme rolü Yeniden Refah’ın oyunu düşürür” deniliyor.

Yeniden Refah Partisi ise 14 Mayıs’ta İstanbul’da aldıkları yüzde 3 oyun bugün yüzde 5’e çıktığını, partiye olan ilginin de her geçen gün daha da artığını savunuyor. Parti kaynaklarından edinilen bilgiye göre partinin üye sayısında bir ayda büyük sıçrayış yaşandı. Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının ocak ayı başında yayımladığı listede 365 bin 767 olan üye sayısı bir ayda 418 bine çıktı. Parti kaynakları İstanbul’da aday çıkarma kararını açıkladıkları 3 Şubat Cumartesi gününden sonraki 4 gün içinde 7 bin yeni üye yaptıklarını kaydediyor.

14 Mayıs seçimlerinin ardından Meclis’te ortak grup kuran Gelecek Partisi ve Saadet Partisi’nin de aday belirleme süreci devam ediyor. Bazı il ve ilçelerde ortak aday gösterme kararı alan Gelecek Partisi ve Saadet Partisi’nin Manisa Büyükşehir Belediye Başkanı adayı ortak grubun başkanlığını yapan Selçuk Özdağ oldu. Özdağ'ın adaylığını grup toplantısında açıklayan Davutoğlu, Gelecek Partisi'nin diğer adaylarını ise 24 Şubat'ta kamuoyuna duyuracaklarını söyledi.

Edinilen bilgiye göre Gelecek Partisi Başkanlık Kurulu son toplantısında bazı illerde adayları değerlendirdi. Teşkilatlardan da gelen talepler doğrultusunda Denizli Büyükşehir Belediyesi Başkanı adayı olarak Denizli Milletvekili Sema Silkin Ün’ün gösterilmesine karar verildi. İstanbul Büyükşehir Belediyesi Başkanlığı adaylığı için Saadet-Gelecek Partisi İstanbul Milletvekili Selim Temurci’nin, Ankara Büyükşehir Belediyesi Başkan adaylığı için Ankara Milletvekili Nedim Yamalı’nın gösterilmesi eğilimi oluştu. Temurci daha önce AK Parti İstanbul İl Başkanlığı, Yamalı ise daha önce AK Parti Ankara İl Başkanlığı yapmış iki önemli siyasetçi. Eğilim yoklamasından çıkan Van doğumlu Gelecek Saadet Partisi İzmir Milletvekili Mustafa Bilici’nin ise Van Büyükşehir Belediyesi Başkanlığı için aday gösterilmesi sürpriz olmayacak.

CHP’de 6 Şubat depremlerinin yıldönümünde protestolarla karşılaşan Hatay Büyükşehir Belediyesi Başkanı Lütfü Savaş'ın adaylığı yeniden tartışılmaya başlandı. Parti içinde Savaş’ın adaylığının CHP Parti Meclisi’nin ilk toplantısında yeniden değerlendirilebileceği konuşulurken, Savaş adaylıktan çekilmeyeceğini söyledi. CHP Genel Başkanı Özgür Özel ile de görüştüğünü belirten Savaş, Özel’in ‘Adayımız Lütfü Savaş ve biz seçimi kazanacağız’ tutumu içinde olduğunu kaydetti.

Savaş’ın açıklamasına karşın CHP içinde tartışma sürecek görünüyor. Parti içinde Savaş’ın adaylığına karşı çıkanlar son protesto sonrasında itiraz seslerini yükseltiyor. Parti yönetimi de bu itirazlar doğrultusunda yeni formül arayışında. Hatta 9 Şubat Cuma günü yapılması beklenen Parti Meclisi’nin pazartesi gününe, 12 Şubat olarak planlanan aday tanıtım programının da 18 Şubat’a ötelenmesinde bu durumun da etkili olduğu konuşuluyor.

QOSHE - İstanbul satrancı: Hangi parti nasıl hesaplar yapıyor? - Nergis Demirkaya
menu_open
Columnists Actual . Favourites . Archive
We use cookies to provide some features and experiences in QOSHE

More information  .  Close
Aa Aa Aa
- A +

İstanbul satrancı: Hangi parti nasıl hesaplar yapıyor?

37 1
08.02.2024

Eski HDP Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş’ın eşi Başak Demirtaş, İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlığı adaylığı için kamuoyuna açıkladığı niyet beyanını geri çekti. Aynı gün Edirne Cezaevinde bulunan Selahattin Demirtaş da kendisini ziyaret eden milletvekilleri aracılığıyla, “Başak hanımın adaylık açıklaması partimize güç vermek içindi, geri çekilme açıklaması da partimizin bilgisi dahilinde. Bütün bu süreçler birlikte yürütülmüştür halkımız bilsin, halkımız bize güvensin ne yaptığımızı biliyoruz” açıklaması yaptı.

Demirtaş ayrıca “Biriz, bütünüz, parti ile benim aramda ayrılık gayrılık yok. Halkın kafasını karıştırmaya çalışanlara kimse prim vermesin” dedi. Gün içinde gelen bu açıklamalar bazı soru işaretlerine yanıt olarak düşünülse de berberinde yeni sorular getirdi.

Örneğin, tüm süreç partinin bilgisi dahilinde geliştiyse Başak Demirtaş’ın adaylık niyeti partide neden “sürpriz” olarak değerlendirildi?

Demirtaş’ın adaylık beyanı DEM Parti’ye büyük güç verdiyse, neden adaylığı “Başak Demirtaş da aday havuzumuzda... Birbirinden değerli isimler var havuzumuzda” denilerek sıradanlaştırıldı?

Selahattin Demirtaş ile DEM Parti arasında bir “ayrılık gayrılık” yoksa neden 6 saat içinde 3 ayrı açıklama yapılmak zorunda kalındı?

Sorulara yenileri eklenebilir ama alınan karar sonrası ortaya çıkan, çıkacak sonuç(lar) üzerine kulislerde konuşulanlara kulak verelim.

Demirtaş’ın adaylıktan çekilme kararıyla ilgili iktidardan muhalefete birbirinden çok farklı değerlendirmeler yapılıyor.

CHP içinde öncelikle bu kararın memnuniyet yarattığını belirtelim. Partide, “14-28 Mayıs seçimlerinde HDP üzerinden kriminalize edildik. Aynı durumun kritik İstanbul seçiminde yaşanmasını istemiyoruz. DEM’in aday çıkarması bu açıdan olumlu. Ama Başak Demirtaş’ın adaylığı bizi daha çok zorlardı. Yeniden Refah Partisi’nin de aday çıkardığı bir seçimde Başak Demirtaş dışında çıkacak bir adayın alacağı oyu tolere etme şansımız daha yüksek. Ayrıca DEM Parti’nin aday çıkarmış olması CHP’nin iktidar tarafından kriminalize edilmesini azaltacağı için milliyetçi muhafazakar seçmenlerden oy geçişi artacak. Ortaya çıkacak açığın böyle kapatılmasına katkı yapacak” değerlendirmeleri yapılıyor.

AK Parti’de Başak........

© Gazete Duvar


Get it on Google Play