Gazze'de vefat eden her bir canın her biri ayrı bir hikaye aslında. Hepsine ulaşmak mümkün olmasa da görüp okuyabildiklerimi sizlerle paylaşmaya çabalıyorum. Daha önce, avucunda şekerle vefat eden kızın öyküsünü yazmıştım. Buraya tıklayarak okuyabilirsiniz.

Bugün de sizlere Gazze'de 103 akrabasını kaybeden; katlanılması, sabredilmesi zor bir acı yaşayan Ahmad al-Ghuferi'yi anlatmaya çalışacağım.

"BAŞIMIZA GELENLERE İNANAMIYORUM"

7 Ekim 2023 öncesi başkent Tel Aviv'de bir inşaatta çalışan Ahmet, savaşın patlak vermesi sonrası Gazze'ye dönemedi. Batı Şeria'nın Eriha kentinde ailesinden uzak kalan Ahmet, iletişimin sık sık kesildiği dönemlerde en son 8 Aralık 2023 akşamı eşi Shireen (Şirin) ile telefonda konuştu.

Bu görüşme, onların son konuşmasıydı. Eşinin kendisine, "Öleceğimi biliyorum, hakkını helal et." dediğini söyleyen Ahmet, o gece (8 Aralık) İsrail'in amcasına ait binayı bombaladığını; eşi, üç kızı (Tala, Lana ve Najla), annesi, babası, dört kardeşi dahil 103 akrabasını kaybettiğini dile getiriyor.

Daha geçen hafta, ölen kızı Najla'nın doğum gününü kutlayan Ahmet, bu acıyı aşamıyor ve yaşadıklarını tam anlamıyla kavrayabilmiş de değil:

"Kızlarım benim için küçük kuşlar gibiydi. Kendimi bir rüyadaymışım gibi hissediyorum. Başımıza gelenlere hala inanamıyorum."

ENKAZDAN CESETLER ÇIKIYOR

Ailesinin o gece neler yaşadığını, hayatta kalan birkaç akrabası ve komşusundan öğrendiğini söylüyor Ahmet:

"Ailemin yaşadığı evin girişine bir füze isabet etmiş. Aceleyle dışarı çıkmışlar ve yakındaki amcamın evine gitmişler. 15 dakika sonra bir savaş uçağı o evi vurmuş."

Ahmet'in toplam 110 kişilik ailesinden sadece 7 kişi hayatta kalabilmiş. En büyükleri 98 yaşında, en küçükleri ise 9 günlük bir bebekmiş.

Ahmet'in yaşama tutunan aile üyeleri, yıkılan evlerinin enkazlarına gidiyor her gün. Molozların altında kalan akrabalarının bir mezarı olsun diye cesetlerini kurtarmaya çalışıyorlar. Geçen gün, saldırıdan 75 gün sonra aileden 4 kişiyi çıkarmışlar.

"BANA KİM 'BABA' DİYECEK?"

Ahmet ise, Gazze'ye geçiş izni verilmediği için Eriha'da mahsur kalmış durumda. Gözü yaşlı Ahmet, "Annemden, eşimden, çocuklarımdan ve kardeşlerimden mahrum bırakılmak için ne yaptım?" diye soruyor.

İsrail ordusu ise, vurulan bu binalar hakkında bilgileri olmadığını söylüyor. Bu, sivil yerleşimleri nasıl rastgele bombaladıklarının da itirafı aslında.

Eriha'dan ayrılamayan Ahmet; Gazze'ye, mahallesine bir daha geri dönüp dönemeyeceğini bilmiyor:

"Hayallerim Gazze'de paramparça oldu. Kimin için geri döneceğim? Bana kim 'baba' diyecek? Bana kim 'sevgilim' diyecek?"

"KOCAMDAN BANA BOŞLUK HİSSİ KALDI"

İsrail saldırıları nedeniyle güvenli bir yer bulma ümidiyle Refah'a sığınan 1 milyondan fazla Gazzeli için yaşam koşulları gittikçe kötüleşiyor. İnsanların çoğu derme çatma barınaklarda yaşıyor; içme suyu ve gıdaya erişimde büyük sıkıntılar var.

Zorluk yaşanlardan biri de 65 yaşındaki Samira Noorallah. Deir al-Balah'taki mülteci kampında yaşıyor. Kocasının ölümünün ardından zorluklarla nasıl başa çıkmaya çalıştığını anlatıyor:

"Kocam kampta öldüğünde geçirdiği kalp krizinin etkilerinden müzdaripti. Sabah erkenden uyandım. Önce çamaşırları yıkadım ama sonra hala kirli olduklarını fark edip yeniden yıkadım. Kocamı kaybetmenin acısını yaşadıktan sonra kendimi meşgul etmeye çalışıyorum. Çamaşır gibi ev işleriyle dikkatimi dağıtmaya çalışıyorum. Kocamdan bana bir boşluk hissi kaldı. Günlerimi onunla geçirirdim, ona yardım eder, ona yemek yedirirdim. Bugünse hiçbir şey için enerjim kalmamış gibi hissediyorum. Günün geri kalanında torunlarımı seveceğim. Acımı unutturuyorlar. Eskiden 300 metrekarelik bir evde yaşardık şimdi çadırda yaşıyoruz."

Gazze'de insanlar oldukça zor durumda. En temel ihtiyaçlarını karşılamakta zorlanıyorlar. İsrail zulmü tüm şiddetiyle sürüyor. Ateşkes için ise müzakereler devam ediyor. Ramazan öncesi bir anlaşmaya varılması bekleniyor. Bu okuduklarımız, gördüklerimizin çok çok azı. Ne dramlar yaşanıyor haberimiz yok. Umarım en kısa sürede bu acılar son bulur. Sağlıcakla kalın.

QOSHE - Bana şimdi kim baba diyecek? - Erkan Talu
menu_open
Columnists Actual . Favourites . Archive
We use cookies to provide some features and experiences in QOSHE

More information  .  Close
Aa Aa Aa
- A +

Bana şimdi kim baba diyecek?

12 1
28.02.2024

Gazze'de vefat eden her bir canın her biri ayrı bir hikaye aslında. Hepsine ulaşmak mümkün olmasa da görüp okuyabildiklerimi sizlerle paylaşmaya çabalıyorum. Daha önce, avucunda şekerle vefat eden kızın öyküsünü yazmıştım. Buraya tıklayarak okuyabilirsiniz.

Bugün de sizlere Gazze'de 103 akrabasını kaybeden; katlanılması, sabredilmesi zor bir acı yaşayan Ahmad al-Ghuferi'yi anlatmaya çalışacağım.

"BAŞIMIZA GELENLERE İNANAMIYORUM"

7 Ekim 2023 öncesi başkent Tel Aviv'de bir inşaatta çalışan Ahmet, savaşın patlak vermesi sonrası Gazze'ye dönemedi. Batı Şeria'nın Eriha kentinde ailesinden uzak kalan Ahmet, iletişimin sık sık kesildiği dönemlerde en son 8 Aralık 2023 akşamı eşi Shireen (Şirin) ile telefonda konuştu.

Bu görüşme, onların son konuşmasıydı. Eşinin kendisine, "Öleceğimi biliyorum, hakkını helal et." dediğini söyleyen Ahmet, o gece (8 Aralık) İsrail'in amcasına ait binayı bombaladığını; eşi, üç kızı (Tala, Lana ve Najla), annesi, babası, dört kardeşi dahil 103 akrabasını kaybettiğini dile getiriyor.

Daha geçen hafta, ölen kızı Najla'nın doğum gününü kutlayan Ahmet, bu acıyı aşamıyor ve yaşadıklarını tam anlamıyla kavrayabilmiş de değil:

"Kızlarım benim için küçük kuşlar gibiydi. Kendimi bir rüyadaymışım gibi hissediyorum. Başımıza gelenlere hala inanamıyorum."

ENKAZDAN CESETLER........

© Haber7


Get it on Google Play