Çok eski zamanlarda Çin’de Nian adında insan ve hayvan yiyen korkunç bir canavar yaşarmış. Denizlerin derinliklerinde çöreklenen aslan gövdeli başı sivri boynuzlu bu mahlûk, Çin’de baharın müjdecisi sayılan her yeni yılda karaya çıkar kurbanlarını alır, çifti çubuğu tarumar edermiş. Bu yüzden köylüler yeni yıl gelirken, Nian’a yem olmamak için hayvanlarını, kapıyı bacayı kilitleyip dağlara kaçarmış. Sonraları Nian’ı püskürtmenin yolunu bulmuşlar, çatapatların çakan ışıkları ve patırtısıyla ve kırmızı fenerler asarak.

Başka kültürlerde olduğu gibi Çin Mitolojisi’nin korkulara karşı korku efekti de zaman içinde bahar şenliklerinin parçası haline gelmiş, o gün bugündür Çinliler yeni yıl dahil festivallerini havai fişeklerle kutlar olmuş. Kötü ruhları kovarak talih kapılarını açtığına inançla Tang Hanedanı (618-907) döneminde havai fişekli kutlamalar geleneklere iyice yerleşmiş, oradan da dünyaya yayılmış. Fakat Çinlilerin bugün ürkütücü efsaneleri ne kadar kaale aldıkları şüpheli.

İki bin yıl önce Nian korkusuyla havai fişeği icat etmişler, ancak bugün Çin’in en az 400 kent ve kasabasında patlatma yasağı var; nedeni çevreye, canlılara verilen zarar, güvenlik kaygıları ve hava kirliliğine yol açtığı için insan sağlığı açısından sakıncalı bulunması. Şimdi Çin takvimine göre şubat ayına denk düşen Ejderha Yılı’nın başlangıcı yaklaşırken havai fişek yasaklarının kaldırılıp kaldırılmaması ülkede yine tartışma konusu.

2017 Yılı itibariyle Çin’in 444 kent ve kasabasında havai fişek yasağı olduğu biliniyor, ancak merkezi bir karar söz konusu değil ve yerel idareler zaman zaman uygulama değişikliğine gittiği için sayılar farklılık gösterebiliyor. Sina Weibo internet sitesinde havai fişeklerin geleceğine dair yoğun bir tartışma hüküm sürüyor, birçok kullanıcı mucitlikten de dem vurarak “Havai fişek hakkımızdır” diye yazıyor. Bazıları hava kirliliği ve yangınlara karşı güvenlik önlemi bakımından denetim altına alınması gerektiğini belirtiyor. Beijing Youth Daily’nin internet ortamında yaptığı ankete göre katılımcıların yüzde 80’i Bahar Festivali’nde havai fişekli kutlama istiyor.

İşin en ironik yanı, Birleşmiş Milletler’in geçen hafta Bahar Festivali’ni resmi tatil olarak kabul etmesi. “Bahar Festivali artık dünyaya mal oldu ama Çin’deki neredeyse yok oldu gitti” diye yazıyor bir kullanıcı Weibo’da.

CANAVARLARI DEĞİL, HAYVANLARI KAÇIRIYOR

Aslına bakılırsa Çin’in kendi icadından vazgeçmesi ekonomik açıdan çok da makul görünmüyor. Çin’in en büyük havai fişek imalat bölgesi olan Hunan eyaletinin geçen yılki ihracatı 580 milyon dolar. Çin’in yanı sıra Hintli oyuncuların da çokça bulunduğu küresel pazarın çapı ise 2.7 milyar dolar civarında. Tahminlere göre 2031 yılı itibariyle havai fişek piyasası 3.8 milyar dolara tırmanacak.

Dünya, her yeni yıla kim daha büyük patlatacak yarışıyla girmeye devam ettiği sürece pazar genişleyecek. Sydney Limanı değişmeyen mutat ritüeliyle yeni yıla hep ilk giren olacak, “Yeni yıla ilk giren Kiribati oldu” diye haber veren tek bir medya bile olmayacak – belki Pasifik’in ortasında görüş mesafesinin dışında kaldığı için! Sonra gelsin Champs-Elysees, London Eye, Brandenburger Tor, Burç Halife şovları… Havaya saatlerce zehirli gazlar, partiküller saçılacak, hayvanlar şiddetli patlamalar çakan ışıklar yüzünden panik ve korkuyla kaçışacak, ahırlarda tepişme kazaları meydana gelecek, çalı çırpı tutuşacak yangınlar çıkacak, yaralananlar olacak. Boğaz düğünlerinde 1-2 dakikalık havai fişek atışlarının yankısında bile martıların nasıl çıldırdığına, evdeki kedilerin uykudan zıpladığına tanık oluyoruz.

Fişek iddiası kızıştıkça çevre örgütlerinin muhalefeti de kızışmaya yüz tutuyor. Örneğin Alman çevre ve iklim örgütü Deutsche Umwelthilfe, kutlamalarda havai fişek yerine LED ışıklı drone’larla gösteri için kampanya yürütüyor. Tabip ve ziraat odalarından PETA ve Jane Goodall Enstitüsü gibi hayvan koruma kuruluşlarına pek çok paydaşı olan kampanyanın amacı özellikle yeni yıl kutlamalarının fişeklerden tamamen arındırılması.

Çünkü binlerce ton fişekle birlikte astronomik miktarda para da havaya savruluyor, toz zerreleri saçılıyor, binlerce ton fuzuli çöp oluşuyor, havai fişek atıkları çayırlara, sulak alanlara ormanlara çöküyor. Oysa yüzlerce, hatta bazen binlerce küçük insansız hava aracının ahengiyle yapılan kutlamalar kirliliğe neden olmadığı gibi, aynı filo başka etkinliklerde de kullanılabiliyor. Artistik yaratıcılık imkanı da havai fişeklere göre daha fazla.

DRONE’LAR YETERİNCE HIZLI DEĞİLMİŞ

Yakın zamanda tarihi dönüm noktalarına dair etkileyici drone şovlara tanık olduk. 29 Ekim’de Cumhuriyetin 100’üncü yıl kutlamalarında Boğaz’daki uzun soluklu gösteri mesela.

Veya geçen mayısta Windsor’da Kral Charles’ın taç giyme töreni vesilesiyle çevreye adanmış drone gösterisi.

Veya geçen kasımda Florida’da 1600 drone’la oluşturulan en büyük bayrakla Guinness Dünya Rekoru kırılması gibi.

Havai fişeklerin şimşek hızıyla yarattığı coşku patlamasının drone’larla asla gerçekleşmeyeceği de bir gerçek. Örneğin bu yıla girerken Londra’daki havai fişek gösterisini tasarlayan Titanium Fireworks şirketinin direktörü Darryl Fleming BBC’ye açıklamasında diyor ki; “Drone’lar asla havai fişeklerin yerine geçemez, çünkü cihazların pozisyon alması çok vakit alıyor. Drone’ların patlayıcılarla tamamlanması gerekiyor. Drone ışıkları bir sonraki imaja geçerken, diyelim ki 30 saniyelik sekans havai fişeklerle doldurulur. Aksi takdirde drone’lar gökyüzünde hareket ederken görüntüde boşluklar oluşur” diyor. Bu yıl 12 bin kadar havai fişek kullanmışlar, çevreyi çok kirletmedikleri iddiasındalar. Gösteride karbon emisyonu bir aracın 600 km yol almasına denkmiş. Fleming, en ideal koreografinin fişek eşliğinde drone’ların dansı olduğunu söylüyor.

Almanya’da çevrecilerin kampanyasına karşılık Piroteknik Derneği de drone’ların havai fişekleri asla tahtından indiremeyeceği görüşünde. Dernek Başkanı Ingo Schubert, “Bunlar tamamen farklı araçlardır. Havai fişeği koklar, işitir, görür ve hissedersiniz. Dijital teknoloji bunu başaramaz. Üstelik giderek dijitalleşen dünyada insanların gözü LED’lerin yapay ışığına bu kadar aşinayken havai fişeğin büyüleyici etkisi daha da artar” diyor.

Piyasa projeksiyonu yapan kuruluşların tahminlerine bakılırsa, havai fişek + drone’lu şovlar elele yürüyecek. Küresel drone gösterilerinin piyasa hacmi 2021’de 1.3 milyar dolardı; 2031 yılı itibariyle 2.2 milyar doları bulması bekleniyor.

QOSHE - Havai savurganlık yerine drone olur mu? - Ayşe Özek Karasu
menu_open
Columnists Actual . Favourites . Archive
We use cookies to provide some features and experiences in QOSHE

More information  .  Close
Aa Aa Aa
- A +

Havai savurganlık yerine drone olur mu?

9 0
04.01.2024

Çok eski zamanlarda Çin’de Nian adında insan ve hayvan yiyen korkunç bir canavar yaşarmış. Denizlerin derinliklerinde çöreklenen aslan gövdeli başı sivri boynuzlu bu mahlûk, Çin’de baharın müjdecisi sayılan her yeni yılda karaya çıkar kurbanlarını alır, çifti çubuğu tarumar edermiş. Bu yüzden köylüler yeni yıl gelirken, Nian’a yem olmamak için hayvanlarını, kapıyı bacayı kilitleyip dağlara kaçarmış. Sonraları Nian’ı püskürtmenin yolunu bulmuşlar, çatapatların çakan ışıkları ve patırtısıyla ve kırmızı fenerler asarak.

Başka kültürlerde olduğu gibi Çin Mitolojisi’nin korkulara karşı korku efekti de zaman içinde bahar şenliklerinin parçası haline gelmiş, o gün bugündür Çinliler yeni yıl dahil festivallerini havai fişeklerle kutlar olmuş. Kötü ruhları kovarak talih kapılarını açtığına inançla Tang Hanedanı (618-907) döneminde havai fişekli kutlamalar geleneklere iyice yerleşmiş, oradan da dünyaya yayılmış. Fakat Çinlilerin bugün ürkütücü efsaneleri ne kadar kaale aldıkları şüpheli.

İki bin yıl önce Nian korkusuyla havai fişeği icat etmişler, ancak bugün Çin’in en az 400 kent ve kasabasında patlatma yasağı var; nedeni çevreye, canlılara verilen zarar, güvenlik kaygıları ve hava kirliliğine yol açtığı için insan sağlığı açısından sakıncalı bulunması. Şimdi Çin takvimine göre şubat ayına denk düşen Ejderha Yılı’nın başlangıcı yaklaşırken havai fişek yasaklarının kaldırılıp kaldırılmaması ülkede yine tartışma konusu.

2017 Yılı itibariyle Çin’in 444 kent ve kasabasında havai fişek yasağı olduğu biliniyor, ancak merkezi bir karar söz konusu değil ve yerel idareler zaman zaman uygulama değişikliğine gittiği için sayılar farklılık gösterebiliyor. Sina Weibo internet sitesinde havai fişeklerin geleceğine dair yoğun bir tartışma hüküm sürüyor, birçok kullanıcı mucitlikten de dem vurarak “Havai fişek hakkımızdır” diye yazıyor. Bazıları hava kirliliği ve yangınlara karşı güvenlik önlemi bakımından denetim altına alınması gerektiğini belirtiyor. Beijing Youth Daily’nin internet ortamında yaptığı ankete göre katılımcıların yüzde 80’i Bahar Festivali’nde havai fişekli kutlama istiyor.

İşin en ironik........

© Habertürk


Get it on Google Play