2019'da bu köşede; "Türkiye'de sanatçıyım diyen herkes Anna Vissi'yi izlemeli" diye bir yazı yazdım. Rivayete göre 66, söylentilere göre 70'lik starın bitmeyen enerjisi beni cumartesi günü bir kez daha büyüledi. Çünkü Anna Vissi'yi izleyip eğlenmemek, enerjisine kendini kaptırmamak, geceyi güne katmamak mümkün değil. Saatler 01.20'yi gösterdiğinde Atina'daki yeni sahnesi Hotel Epmoy'da alkışlarla sahneye çıkan Anna Vissi'yi iki katlı mekanda, 6 bin kişi izliyordu. Belki de daha fazla.
Unutmadan; orası bir konser alanı değil ve bir kulüp. O kadar kalabalık sadece starı izlemek için her Cuma-Cumartesi mekanı dolduruyor.
Özellikle de yazıya başlarken yaşından bahsetme nedenim de; izlemeyenler için Anna'nın performansının daha anlaşılabilir olması içindir. Ki beni bilen bilir yazılarımda ünlülerin yaşından bahsetmeyi hiç sevmem, bahsetmem de... Fakat Anna Vissi'nin performansının kalitesini anlatabilmek için özellikle ifade ettim. Düşünün o yaşına rağmen sergilediği performans, sesinin kalitesi, enerjisi, hiç detone olmaması, duraksamadan şarkı söylemesi hiç kolay olmasa gerek. Ve yerinde de durmuyor, mekanda bulunan kalabalığı da öyle bir coşturuyor ki, kimse yerinde duramıyor ve gözünü sahneden ayıramıyor.
Daha önce iki kez izlemiştim. Bu üçüncü oldu. Ve her defasında benim pilim bitiyor, o sahneden inmeden ayrılmak zorunda kalıyorum ama Anna durmuyor. Normalde sanatçı sahneden inmeden, mekandan ayrılmayı hiç sevmiyorum ama Anna Vissi'ye dayanamıyorum. Bu Cumartesi gecesi de saatler 06.00'yı gösterdiğinde "Benden bu kadar, pilim bitti" dedim ama yok. Anna durmadı, sahneden inmedi, şarkı söylemeye devam etti. Şöyle etrafa baktım kimsenin de yerinden kıpırdamaya niyeti yoktu. Mekandan çıkarken inanın kalabalıktan zor çıktım. Kayıtlara geçen Anna Vissi'nin dokuz saatlik performansları bile var.
Bu arada sadece Anna Vissi'ye özel değil, Atina'daki mekanlarda, "Çok sıkıştık, hareket edemiyoruz" gibi her hangi bir derdi ve kaygısı da olmuyor insanların. Hatta kimsenin umurunda bile olmuyor. Çoğu hareket edemiyor, ama yine de yerinden ayrılamıyor.
Peki bu sahnede neler oldu; bu kez Anna Vissi, geçmişten farklı bir performans sergiledi. Eskiden hem kendisi, hem de orkestrası sürekli kostüm değiştirirdi. Artık sadece gece boyunca kendisi iki kostüm değiştirdi. Üç saatlik performans sonrası yarım saat ara verdi ve tekrar sahneye çıktı. Bir üç saat daha sahnede kaldı. Kısacası durmadı, durdurmadı, coştu, coşturdu. Ve yine yeniden tekrarlıyorum, "Türkiye'de sanatçıyım diyen herkesin Anna performansını izlemesini" öneriyorum. Çünkü o sahnede "İşim bitse de gitsem", "Saat kaç oldu, sahnem bitti gidiyorum ben", "Hiç alkışlamıyorsunuz", gibi kaygıları olan bir sanatçıdan öte resmen kendinden geçen, mesleğine aşık bir kadın görüyorsunuz.
Bir kere sıfır kompleks; "Saçım mı dağıldı, makyajım mı bozuldu, nasıl gözüküyorum" kaygılarından öte sahnede devleşen bir sanatçı izliyorsunuz.
***
Türkler çoğunluktaydı
Anna Vissi'nin Türk hayranları da çok fazla. O gece de, Atina'daki mekanın çoğunluğunu Türkler doldurmuştu. Malum bir saatlik uçuşları ile Atina bizim vazgeçilmez durağımız.
Özellikle, "İstanbul da artık gezmiyorum. Sokağa çıkmıyorum. Gidecek mekan kalmadı, para el değiştirdi. Müşteri çok değişti. İnsanların tepkilerinden rahatsız oluyorum. Çok fazla kavga çıkıyor. İstanbul'da mekanlar çok pahalı" diyen bir kesim var ki, Cuma-Pazar Atina'ya kaçıyor. Ki okuyucularım çok iyi bilir zamanında; "Atina'yı kapı komşusu yaptılar", "Atina'da 'Ev'lenen ünlüler", tadında haberleri ilk bu köşede okudunuz. Şimdi bu durum katlanarak çoğalmış. Hafta sonları adeta küçük İstanbul gecelerine dönüşmüş Atina geceleri.
Anna Vissi'de bu durumdan hoşnut. Cumartesi gecesi kendisini izlemeye gelen en ön iki locayı kapatan 50 kişilik Türk grubu ile daha farklı ilgilendi. Onlar coştukça Anna'da onlara eşlik etti. Daha çok ilgilendi.
***
Anna Vissi Türkiye'ye geliyor
Ve yazının başlığında da bahsettiğim bomba haber. Anna Vissi açılışa katılmak, sahneye çıkmak için ikinci kez Türkiye'ye geliyor. Esnaf'ın ortakları Feyzan Cihan ile Atilla Bingöl geçtiğimiz günlerde oyuncu Demet Özdemir ve Anıl Çelik ile anlaştıklarını duyurmuştu.
Dört ortak Hol adını verdikleri, Maslak'ta açacakları 300 metrekarelik çok amaçlı salonda Anna Vissi'yi 21 Şubat akşamı sahneye çıkartacak.
Anna Vissi, daha önce Türkiye'de hiç konser vermedi, her hangi bir gece kulübünde de sahneye çıkmadı. Bu kez de aslında bu kuralını bozmuyor. Demet Özdemir, Anıl Çelik, Feyzan Cihan ve Atilla Bingöl'ün ev sahipliği yapacağı gecede sahneye çıkacak. Yani Anna Vissi yine bir davette sahneye çıkmaya geliyor. Atina'daki gibi saatler gece yarısını gösterdiğinde değil saatler 21.00'de sahneye çıkıp 01.00'de inecek.
Aslen turizmci olan ve daha sonra yeme-içme sektörüne giren Feyzan ve Atilla'nın ilk günlerinden bu yana şahit olan biri olarak bu işte de başarılı olacaklarına eminim.
Demet Özdemir ve Anıl Çelik kendilerine çalışkan, yenilikçi, farklı projeler üreten ortaklar seçmiş. Eğer ayrılmaz devam ederler bu dörtlünün yeme-içme sektöründe daha çok adından söz ederiz.
Anna Vissi'yi ikinci kez Türkiye'ye gelip sahneye çıkartmaya ikna eden ortakların diğer düşündükleri isimleri de öğrendim. Tabii daha kesinleşmedi ve imzalar atılmadığı için bahsedemiyorum. Fakat eğer olur da anlaşıp, sahneye çıkartırlarsa pek güzel olur. Tadından yenmez. Hem ülkemiz adına, hem de eğlence sektörü adına da bir hareketlilik gelir.
Atina sonrasında Anna Vissi performansını Türkiye'de merak ediyor ve merakla bekliyorum.
***
24 saat kaldığım Atina sonrası sayıkladıklarım
-Ne kadar çok Türk var.
-Her mekanda Türk dolu.
-Türkler adeta doldurmuş.
-Yunanlılar artık Türkçe konuşmaya başlamışlar.
-Türkler eğlencesi ile yine fark atıyor.
-Türkler "Türkiye'de bir gecede harcadığımı burada üç gece harcıyorum" diye birbirini anlatıyor.
-Uçakta ne çok Türk vardı.
-Bilmem kimi gördüm o da Atina'daydı.
-Bu hafta sanırım Türkiye'den herkes burada.
***
Benim de arkadaşlarım yaşıyor
Aslında böyle "Türkler Atina'ya akın ediyor" diye sayıklıyorum ama ben de sık sık Atina'ya gidenlerdenim. Çünkü arkadaşlarım yaşıyor. En başta gazeteci arkadaşım Oben Budak artık Atina'ya yerleşti orada yaşıyor. Sık sık gidip onun o güzel yaptığı vegan yemekleri yemeden de dönmüyorum.
O da sık sık Türkiye'ye geliyor. Önümüzdeki günlerde de gelip "Ilımlı Vegan" isimli kitabı için yemekler hazırlayacak.
Atina'da yarattığı minik ve güzel dünyasında yaşıyor. Onun gibi çok arkadaşım da orada. Ve çoğu da ev aldı. Hatta kimisinin iki, üç evi var. Tabii Allah çok versin gözümüz yok.
Fakat bir dönem Atina'dan o ev alıyor, bu ev alıyor haberleri zirve yapınca şimdi oralarda da ev bulmak zorlanmış. Bu hafta sonu da 24 saatlik Atina turumun konusu ev fiyatlarıydı.
Maşallah Türkler Atina'nın ev fiyatlarını da uçurmuş. Fakat yine de kimseler ev bulamamaktan şikayet ediyordu. O da ayrı bir yazı konusu... Bir başka zaman artık.
login
who are we?
contact us
qosheapp
Toi Staff
Gideon Levy
Belen Fernandez
Andrew Mitrovica
Mort Laitner
Rami G Khouri
Ali Fathollah-Nejad
Nikkei Editorial
visit website
