“PARLAMENTOMUZUN aldığı karar doğrultusunda yabancı güçler Irak’tan çıkması için müzakerelere başladık…”

Irak Başbakanı Şiya es-Sudani’nin ardından, kısa süre önce Irak Çalışma ve Sosyal İşler Bakanı Ahmet el-Asadi de yukarıdaki açıklamayı yaptı.

IŞİD’e Karşı Uluslararası Koalisyon Güçleri’nin geri çekilmesi için muhataplarıyla müzakerelerin başladığını ve olumlu ilerlediğini söyledi.

Şimdi üzerinde durulan iki soru var…

Irak Parlamentosunun bu kararı Türk askerini de kapsama alıyor mu?

İkincisi de Uluslararası Koalisyon Gücü çekildikten sonra Irak’ta kalacak ABD askerleri ağırlıklı olarak hangi bölgede konuşlanacak?

KALIN VE GÜLER’İN ZİYARETİ

Anlaşılan o ki MİT Başkanı İbrahim Kalın, ardından da Milli Savunma Bakanı Yaşar Güler, geçen ay Bağdat ve Erbil ziyaretlerinde bu konuları da masaya yatırmış…

Bakan Güler, Irak Cumhurbaşkanı Latif Reşit’in yanı sıra, Başbakan Muhammed Şiya es-Sudani, Savunma Bakanı Sabit Muhammed Said Rıza Abbasi, İçişleri Bakanı Abdülemir Kamil Şammari ve Ulusal Güvenlik Müsteşarı Kasım Araci ile görüştü.

Ardından da Erbil’e geçip, Irak Kürdistan Bölgesel Yönetimi Başkanı Neçirvan Barzani, Başbakan Mesrur Barzani ve Başkan Mesut Barzani ile sırasıyla görüştü.

Iraklı yöneticilerin verdiği demeçlerden de anlaşılacağı gibi görüşmelerin ağırlıklı noktasını Türkiye’ye dönük eylemde bulunan terör örgütlerine karşı mücadele oluşturmuş.

BAŞİKA ÜSSÜ VE KARAKOLLAR

Şurası açık ki Irak’ın mevcut yönetimi de PKK konusunda kararlı ve Türkiye’nin hassasiyetlerinin farkında.

Sorun ise Irak Parlamentosu’nun ağırlığı Şiilerden oluşan üyeleri ile aldığı “yabancı güçlerin ülke sınırına çekilmesine” yönelik kararının uygulamasının nasıl olacağı.

Yönetim içinden bir grup bunun Türk askerini de kapsadığını belirtiyor ve bir süre önce yine gündeme getirdikleri gibi öncelikli olarak Musul’un Başika bölgesindeki Eğitim Üssü’nden çıkmasını istiyor.

Türkiye’nin IŞİD ile savaşta yerel güçleri eğittiği yaklaşık 450 askerinin bulunduğu Başika ile birlikte, Duhok’un Berwari bölgesinde iki, Bamerni, Amedi, Siriye yerleşkelerinde de birer karakolu bulunuyor.

Bununla birlikte sınır bölgesinde Bağdat ile yapılan “sınır ötesi takip” anlaşması gereği mobil üsleri de yer alıyor…

Irak’ta özellikle KYB yanlısı olan milletvekilleri ve yönetim erkleri Parlamento kararının Türkiye’ye ait kuzeydeki üslerin de kapatılmasını kapsadığını dile getiriyor.

Ancak Başbakan Sudani ve yakın çevresi onlar kadar aceleci değil…

SINIR ÖTESİ ANLAŞMASI GEÇERLİ

Çünkü ABD’nin de dahil olduğu uluslararası güç ile Türk Silahlı Kuvvetlerinin bölgede bulunması arasında ciddi fark var.

Türk Silahlı Kuvvetleri, 1926 tarihli Ankara Antlaşması’nın yanı sıra, 15 Ekim 1984’te Saddam döneminde imzalanmış Sınır Güvenliği ve İşbirliği Anlaşması kapsamında Irak’ta bulunuyor.

Saddam sonrası gelen Irak yönetimi de 2003’te birçok anlaşmayı feshetmiş olmasına karşın, Türkiye ile olan bu anlaşmayı iptal etmedi, korudu...

Türkiye de sınır ötesi operasyonlarını bu kapsamda hayata geçirilirken, bu anlaşmaya dayalı başka anlaşmalar ve protokollere de imza konuldu.

Yetmedi, yeni kurulan Irak Kürdistan Bölgesel Yönetimi ile yaptığı müzakerelerde de benzer anlaşma temel alınarak işbirliği olanakları yaratıldı.

Dolayısıyla Türkiye’nin öncelikle 10 km derinliğe kadar “sıcak takipte bulunma” hakkı var.

O nedenle “yabancı güçler” denildiğinde Türkiye’nin durumunu ayrı tutmak gerektiğini Irak’taki bazı diplomatlar da kabul ediyor.

PKK AÇIKLAMASI İÇİN ERDOĞAN’I BEKLİYOR

Irak üzerine çalışmaları ile tanınan ve bir süredir Irak’ta bulunan ORSAM’dan Bilgay Duman da dün sohbet ederken bu duruma dikkat çekti.

“Parlamento kararı bütün yabancı güçler diyor. Ancak bu kararı ikiye bölmek gerektiğini Bağdat yönetimi de görüyor” dedi.

Türkiye’den yakın zamanda güvenlik alanında bir ekibin de Bağdat’a giderek Kuzey’deki durumu ele almasının beklendiğini belirten Duman, “Bağdat hükümeti ile Türkiye arasında PKK konusunda önemli bir yakınlaşma var” deyip önemli bilgiler aktardı.

Bilgay Duman, Bayram sonrası Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın Bağdat gezisinin planlandığını, bu gezi sırasında önemli açıklamaların gelebileceğini belirtip ekledi:

“Bağdat yönetimi de PKK’yı terör örgütü olarak kabul etmeye hazır. Irak da tıpkı batılı ülkeler gibi PKK’yı terör örgütü olarak kabul edebilir. Irak yönetimi de kendi kapasitesinin farkında. Bu nedenle Türkiye’ye ‘siz çıkın ben çözerim’ demek yerine, birlikte bir çözüm modeli geliştirilebilir…”

Bağdat yönetiminin de uzun süredir PKK konusundaki rahatsızlığının bilindiğini, Süleymaniye’deki KYB yönetiminin desteğinde yaşam sürdüğünü belirtti.

Şu tespiti de bir o denli önemliydi:

“KYB, PKK’yı değil, artık PKK, KYB’yi kullanıyor. Çünkü KYB’nin elinde KDP ve Bağdat’a karşı kullanabileceği bir gücü kalmadı. PKK da bunu bildiği için KYB’yi elinde kullanıyor. Bir anlamda KYB de PKK’yı araçsallaştırıyor.”

Bağdat yönetiminin bunu PKK’yı terör örgütü listesine alarak aşma yöntemini deneyeceğine ilişkin önemli verilerin geldiğini de sözlerine ekledi.

SU KONUSU YİNE MASADA

Bağdat’ın Türkiye’den bunun karşılığındaki en önemli talebinin yine su konusu olacağı kanısında.

Kuraklık son dönem Irak’ı Türkiye’den çok daha ağır etkilemiş.

Dolayısıyla daha fazla suya ihtiyaç duyuyor ve Fırat, Dicle ve Zap’tan çok daha fazla suyun kesintisiz ve sürekli şekilde bırakılmasını istiyor.

Ancak Fırat ve Dicle’den akan su miktarının yaz döneminde anlaşma kapsamında saniyede 500 metreküpe ulaşmasının imkansızlığı da ortada duruyor.

Bağdat yönetimi Atatürk Barajı’ndan daha fazla su salarak bunun kapatılabileceğini ileri sürüyor ve Türkiye’yi bu konuda zorluyor.

Bu konuda bir uzlaşının çıkması bekleniyor.

ABD GÜÇLERİ NEREYE YERLEŞECEK

Ancak asıl sorun, Koalisyon güçleri çıktıktan sonra Irak’ta kalacak ABD güçlerinin nerede konuşlanacağı en büyük soru…

ABD’nin Irak’ta 2 bin 500 askeri bulunuyor; bunlar Suriye içinde olan 900 civarındaki askeri gücü ile birlikte hareket ediyor.

Orta Doğu’daki toplam güç sayısı ise 45 bin 400 civarında görülüyor.

Bunların 13 bin 500 kadarı Kuveyt’te, 9 bini Bahreyn’de, 8 bin kadarı da Katar’da üslenmiş durumda.

Dolayısıyla Irak’tan ABD askerlerinin hemen çekilmesi diye bir beklentinin olası bir yanı yok; hedefinin Suriye içindeki güçlerini ve işbirliği içindeki PYD/SDG/PKK/YPG’yi koruma altına almak olduğu da açık.

Bu amaçla Erbil yakınlarındaki üsse ilave olarak Musul’un hemen kuzeyinde yeni bir kampa yerleşmek istediğine dönük haberler de Irak medyasında sıklıkla yer buluyor.

Ezidiler ve Kürtlerin de arasında bulunduğu azınlıkların yoğun yaşadığı bu bölgede İran etkisi de uzun süredir hissediliyor.

ABD’nin bu bölgeye Şii milisleri engelleme adı altında daha geniş yerleşerek aslında PYD/PKK’ya örtülü destek olacağına dönük kaygı büyük.

Dışişleri Bakanı Hakan Fidan’ın ABD temasları sırasında Suriye içindeki terör gruplarının yanı sıra Irak’ın Sincar bölgesinde yerleşik PKK konusunu da masaya yatırması bekleniyor.

Nitekim öncesinde de MİT Başkanı İbrahim Kalın ABD’de mevkidaşı ve muhatapları ile buluşmuştu…

Bütün bu görüşmeler de gösteriyor ki her bahar sonrası olduğu gibi Irak ve Suriye yeniden ısınacak ve hareketlenecek…

ABD’deki Başkanlık seçimi de sürecin nasıl ilerleyeceğinde önemli bir kıstas oluşturacak…

NOT: Yaşasın 8 Mart Dünya Emekçi Kadınlar Günü...

QOSHE - Bağdat'ın PKK kararı… - Muharrem Sarıkaya
menu_open
Columnists Actual . Favourites . Archive
We use cookies to provide some features and experiences in QOSHE

More information  .  Close
Aa Aa Aa
- A +

Bağdat'ın PKK kararı…

45 0
08.03.2024

“PARLAMENTOMUZUN aldığı karar doğrultusunda yabancı güçler Irak’tan çıkması için müzakerelere başladık…”

Irak Başbakanı Şiya es-Sudani’nin ardından, kısa süre önce Irak Çalışma ve Sosyal İşler Bakanı Ahmet el-Asadi de yukarıdaki açıklamayı yaptı.

IŞİD’e Karşı Uluslararası Koalisyon Güçleri’nin geri çekilmesi için muhataplarıyla müzakerelerin başladığını ve olumlu ilerlediğini söyledi.

Şimdi üzerinde durulan iki soru var…

Irak Parlamentosunun bu kararı Türk askerini de kapsama alıyor mu?

İkincisi de Uluslararası Koalisyon Gücü çekildikten sonra Irak’ta kalacak ABD askerleri ağırlıklı olarak hangi bölgede konuşlanacak?

KALIN VE GÜLER’İN ZİYARETİ

Anlaşılan o ki MİT Başkanı İbrahim Kalın, ardından da Milli Savunma Bakanı Yaşar Güler, geçen ay Bağdat ve Erbil ziyaretlerinde bu konuları da masaya yatırmış…

Bakan Güler, Irak Cumhurbaşkanı Latif Reşit’in yanı sıra, Başbakan Muhammed Şiya es-Sudani, Savunma Bakanı Sabit Muhammed Said Rıza Abbasi, İçişleri Bakanı Abdülemir Kamil Şammari ve Ulusal Güvenlik Müsteşarı Kasım Araci ile görüştü.

Ardından da Erbil’e geçip, Irak Kürdistan Bölgesel Yönetimi Başkanı Neçirvan Barzani, Başbakan Mesrur Barzani ve Başkan Mesut Barzani ile sırasıyla görüştü.

Iraklı yöneticilerin verdiği demeçlerden de anlaşılacağı gibi görüşmelerin ağırlıklı noktasını Türkiye’ye dönük eylemde bulunan terör örgütlerine karşı mücadele oluşturmuş.

BAŞİKA ÜSSÜ VE KARAKOLLAR

Şurası açık ki Irak’ın mevcut yönetimi de PKK konusunda kararlı ve Türkiye’nin hassasiyetlerinin farkında.

Sorun ise Irak Parlamentosu’nun ağırlığı Şiilerden oluşan üyeleri ile aldığı “yabancı güçlerin ülke sınırına çekilmesine” yönelik kararının uygulamasının nasıl olacağı.

Yönetim içinden bir grup bunun Türk askerini de kapsadığını belirtiyor ve bir süre önce yine gündeme getirdikleri gibi öncelikli olarak Musul’un Başika bölgesindeki Eğitim Üssü’nden çıkmasını istiyor.

Türkiye’nin IŞİD ile savaşta yerel güçleri eğittiği yaklaşık 450 askerinin bulunduğu Başika ile birlikte, Duhok’un Berwari bölgesinde iki, Bamerni, Amedi, Siriye yerleşkelerinde de birer karakolu bulunuyor.

Bununla birlikte sınır bölgesinde Bağdat ile yapılan “sınır ötesi takip” anlaşması gereği mobil üsleri de yer alıyor…

Irak’ta özellikle KYB yanlısı olan milletvekilleri ve yönetim erkleri Parlamento kararının Türkiye’ye ait kuzeydeki üslerin de kapatılmasını kapsadığını dile........

© Habertürk


Get it on Google Play