METİN UCA VE AYAKKABISIZ ÇOCUKLAR İÇİN AĞIT NİYETİNE
Doğrusu yazıp yazmamayı günlerce düşündüm. Ve sonuçta, okuduğunuza göre, anlatmaya, paylaşmaya karar verdim.
Geçenlerde İnstagram’daki hesabıma bir yorum düştü. Aslında yorumdan çok hakaret, aşağılama dolu iğrenç iki cümle. Yazan her kimse, yaşıma gönderme yaparak -mide bulantısıyla yazıyorum- jigolo tavsiyesinde bulunuyordu.
Medyada onca yıldır hakaretin, bedduanın her çeşidine tanık oldum. Ancak böylesi ilkti. “Ciddiye alma” dedim kendime “ciddiye alma, belli ruh hastasının biri.”
Yine de dayanamayıp karşılık verdim: “Umarım terbiyesizliğiniz genetik değildir. Yoksa çocuklarınız için üzülürüm.”
Zaman zaman bana olur bu! Çok ağır, karşındakinin yüzünü kızartacak bir şey söyledim diye düşünürüm. Bakarım, karşımdaki bırakın utanmayı, sırıtıyor.
İnstagram’da “muhatabımın” sırıtıp sırıtmadığını anlayamadım tabii! Ama yazdığından pek hoşnut olduğu anlaşılan bir yanıt geldi: “Sizin vatan hainliğinizin genetik olduğuna eminim.”
*. *. *
Çok naif, hatta çok aptalca bulabilirsiniz. İnsanın medyada yarım yüzyıl geçirince derisi kalınlaşır herhalde diye düşünüyor olmalısınız. Hayır!
Terbiyesizliğin geldiği boyut.. Utanma duygusunun başına gelenler.. Ve anlattıklarım hakkında hiçbir fikri olmadan, belli odakların algı operasyonları ile “vatan haini terörist” yaftası yapıştıranların cüreti..
Sadece bir kişinin ahlaksızlığından, hatta sadece kendimden söz etmiyorum.
Sevgili Metin Uca’nın ölümünün ardından vasiyeti konuşuldu, biliyorsunuz. Cenaze namazı kılınmasını istememişti.
Sonrasında tanık olduğumuz tartışmada, bu isteğe saygı duyanlar ya da “madem inanmıyordu o........© HalkTV
visit website