Biz, direnişin bütün mücadelesinin küresel emperyalizm ve uşakları ile olduğunu söylüyorduk. Ama onlar ısrarla ‘yerli işbirlikçi uşakları’ gözümüze sokup arkasındaki Emperyal gücü gizlemeye çalışıyorlardı.

Biz zannediyorduk ki, zamanla hakikati görünce hakkı teslim edip suçlarını ikrar edecekler.

Biz zannediyorduk ki, Suriye/ Ürdün’deki üs’te Amerikan askerleri cehenneme gönderildiğinde, Kızıldeniz’de Amerika, İngiltere, İsrail gemileri batırıldığında bu zalimler hakikati görecek ve hatalarını itiraf edecekler.

Biz zannediyorduk ki, ümmetin izzetini ayakta tutan, bütün mahrumiyetlerine rağmen İsrail ve arkasındaki Müslim/gayrimüslim bütün güçlere meydan okuyan ve fiilen savaşan Ensarullah’a karşı cihad çağrısı yapanlar, kendilerine tahmil edilen iç savaşta mağlubiyetleri için dua edenler pişman olur, utanır ve mahcubiyetle özür dilerler.

Yanıldık! Meğer bütün delillere rağmen bunlar acıklı azabı görene kadar hakikati kabul etmeyecekler.

Şimdi direniş bütün cephelerde doğrudan büyük şeytan Amerika, İngiltere, İsrail ve avenesi ile savaşıyor. Artık vekil güçler, işbirlikçi uşaklar yok! En azından cephelerde fiilen savaşmıyorlar.

Direniş her gün bir yandan şehitler verirken, bir yandan da kâfirleri cehenneme gönderiyor.

Ne yaptıysak ne dediysek inatlarını kıramadık. Hasetlerine mağlup oldular. Kör sağır numarası yaptılar. Direnişi bölmeye “O savaşıyor bu niye savaşmıyor” demeye başladılar.

Muhtelif cephelerde verilen şehitlere rağmen “animasyon” diyeninden “danışıklı dövüş” diyene kadar mebzul miktarda Siyonizm gönüllüsü ile muhatap olmaya devam ediyoruz.

Kimse bunlara Afganistan’dan Nijerya’ya, Endonezya’dan Libya’ya Müslüman kanı döken mücahitleriniz, intihar eylemcileriniz şimdi neyle meşguller diye sormuyor. Neden İsrail ve destekçilerine karşı ne dillerini ne de kıllarını kıpırdatmıyorlar? Amerikan’ın aparatları olmasalardı Amerikan üsleri bunlar için çok kolay birer hedef olamaz mıydı?!

Peki, ne yapmalıyız?

Seyyid’in ifadesi ile bunları ikna ile uğraşmayacağız. Sahaya yönelecek ve işimize bakacağız. Fiilleri sözlerinden önce gelen Ensarullah zaten gözünü düşmana dikmiş, başka bir şey görmüyor.

Filistin için elimizden geleni yapacağız diyenlerin bir şey yapmayacaklarına dair kuşkumuz kalmamıştır. Onlar, ceğizli cağızlı söylemlerini sürdürmeye devam etsinler.

Sosyal medyada Amerikan destekli bol takipçili bu hesaplar moralimizi bozmamalı. Onlar kralın sofrasından zıkkımlandıkları için krala karşı borçlarını ifa ederken biz de işimize bakacağız.

Aslında bunları muhatap almamak da bir yöntem ama paylaşımların altına verilecek cevaplar ve videolar üzerinden karşı tarafın takipçi kitlesine ulaşmak daha faydalı olur kanaatindeyim.

Onların paylaşımlarını alıntılayarak saf zihinleri bulandırmalarına fırsat verilmemeli sadece paylaşımların altına hakaret etmeden direnişin vakarına uygun cevaplar verilmelidir. Vesselam.

QOSHE - Hakikatle İnatlaşma! - Emin Güneş
menu_open
Columnists Actual . Favourites . Archive
We use cookies to provide some features and experiences in QOSHE

More information  .  Close
Aa Aa Aa
- A +

Hakikatle İnatlaşma!

8 1
08.03.2024

Biz, direnişin bütün mücadelesinin küresel emperyalizm ve uşakları ile olduğunu söylüyorduk. Ama onlar ısrarla ‘yerli işbirlikçi uşakları’ gözümüze sokup arkasındaki Emperyal gücü gizlemeye çalışıyorlardı.

Biz zannediyorduk ki, zamanla hakikati görünce hakkı teslim edip suçlarını ikrar edecekler.

Biz zannediyorduk ki, Suriye/ Ürdün’deki üs’te Amerikan askerleri cehenneme gönderildiğinde, Kızıldeniz’de Amerika, İngiltere, İsrail gemileri batırıldığında bu zalimler hakikati görecek ve hatalarını itiraf edecekler.

Biz zannediyorduk ki, ümmetin izzetini ayakta tutan, bütün mahrumiyetlerine rağmen İsrail ve arkasındaki Müslim/gayrimüslim bütün güçlere meydan okuyan ve fiilen savaşan Ensarullah’a karşı cihad çağrısı yapanlar, kendilerine tahmil edilen iç savaşta mağlubiyetleri için dua edenler pişman olur, utanır ve mahcubiyetle özür dilerler.

Yanıldık! Meğer bütün delillere rağmen bunlar acıklı azabı görene........

© İslami Analiz


Get it on Google Play