Ortodoks Güney Kıbrıs’a Vatikan tarafından ilk kez bir Katolik piskoposun atanmasının göz ardı edemeyeceğimiz önemli bir gelişme olduğunu belirtmiş ve bilgi dağarcığımı doldurduktan sonra bu konudaki yorumumu sunacağımı belirtmiştim… O konudaki bilgiler dağarcığıma doladursun, değerli okurlarımdan gelen ilginç yorumlara yer vermeliyim önce…
Güney Kıbrıs gelişmelerini çok yakından izleyen emekli güvenlik görevlisi Osman Şan’dan bu konuda gelen görüşlerdir:
“Mesele başka Sayın Ahmet Tolgay, mesele başka… İsrail Gazze’de ve Batı Şeria’da çatır çatır Müslüman doğrarken ve tüm dünyanın tepkisine rağmen ABD, İngiltere ve AB ülkelerinin çoğunluğunun desteğiyle bunu pervasızca sürdürürken ve de, KKTC efkâr-ı umumiyesi sahte diploma ve rüşvet skandallarıyla çalkalanırken Güney Kıbrıs’ta ne oldu bilir misiniz? Bilemezsiniz, ilgili bilgiler bizim tarafa servis edilmediği için… Böylece muvafık basın es geçti, muhalif basın da işine gelmediği için gözünü kapadı… Gerçekleri yazıyorum, sizin de bilginiz olsun, takipçilerinizin de…
Şubat ayı sonlarında, yani 15-20 gün kadar önce, Rum Eğitim Bakanlığı, Kıbrıs Kilisesi, Yunanistan Eğitim, Din ve Spor Bakanlığı, Yunanistan Kilisesi, Yunanistan Merkezi Yahudi Konseyi ve Yunanistan Yahudi Müzesi arasında ‘Holokost’un anısının korunup yaşatılması, antisemitizm ve ırkçılıkla mücadele mutabakatı’ imzalandı. Mutabakat, konu ile ilgili seminerler gerçekleştirilmesini, Kıbrıs ve Yunanistan’daki öğretmenler için amaca hizmet edecek ortak bir dijital işbirliği platformu oluşturulmasını, Holokost konusunda her yıl öğrenciler arasında yarışmalar düzenlenmesini, okullar tarafından karşılıklı öğrenci / öğretmen ziyaretlerinin gerçekleştirilmesini ve bu alanlarda düzenlenecek faaliyetleri koordine edecek ortak bir çalışma komitesi kurulmasını öngörüyordu…
Ve şimdi de Vatikan Güney Kıbrıs’a temsilci gönderiyor…
Yani, görünüş o ki bir Hristiyan dayanışması veya ittifakı oluşturuluyor.. Yani bir çorap örülüyor…
Sizce kimin başı için örülüyor olabilir bu çorap?..”
***
Akademisyen Hüseyin Bilgekul’dan gelen satırlar: “Bu ada tarih boyunca neler gördü, neler?.. Lüzinyanlı yıllarda (1200-1400) Rumlar çok çekmişti Lüzinyanlardan… Daha sonra Venediklilerden… Çünkü çok sert Katolik ve Ortodoks ayrımı vardı.
Onun için de Osmanlı’nın adaya gelmesini çok hoş karşılamışlardı… Öyle zamanlar olmuştu ki; Rumların Ortodoks piskoposlukları yasaklanmıştı… Rumlar büyük kasabalardaki piskoposluklarını dağlara kaçırmışlardı. Mesela: Leymosun Rum Ortodoks piskoposluğu Lefkara’ya (Dohni de olabilir) kaçmıştı. Baf Ortodoks piskoposluğu Arçoz köyüne (Malya köyünün yanındaki Arçoz) gitmişti. Ayni şekilde tüm Rum piskoposlukları dağlara ve uzak ücra yerlere kaçmışlardı. Bu kaçışın izleri halâ dağlarda…
Hal böyleyken, işte şimdi de Rumlar Katolik piskoposluğu açılmasına izin veriyorlar. 500 sene sonra!..”
***
Kıdemli tarih öğretmeni Birol Pakalınlar’ın adresime attığı satırlar: “Kıbrıs’ta, Lüzinyan egemenliğinde, Ortodoks papazlar sürgüne gönderilmişti. Ortodoksluğu Kıbrıs’ta yeniden dirilten Osmanlı’dır… Hatta Ortodoks papazlara çok geniş yetkiler vermişti Osmanlı… Ama onlar ne yaptı?.. 1921 Mora isyanında kiliseleri silah deposu haline getirerek Osmanlı’ya isyan ettiler… Vali Küçük Mehmet padişahın emri ile bunların elebaşlarını astı… Sürgüne gönderilenler ise gittikleri yerde İLK ENOSİS BİLDİRİSİNİ YAYINLAYARAK yollarına devam ettiler. Şimdi Güney Kıbrıs’a Katolik Piskopos atanıyor… Dilerim mezhep kavgaları çıkar ve bizimle uğraşmayı unuturlar…”

QOSHE - Ortodoks cemaate Katolik piskopos - Ahmet Tolgay
menu_open
Columnists Actual . Favourites . Archive
We use cookies to provide some features and experiences in QOSHE

More information  .  Close
Aa Aa Aa
- A +

Ortodoks cemaate Katolik piskopos

14 16
20.03.2024

Ortodoks Güney Kıbrıs’a Vatikan tarafından ilk kez bir Katolik piskoposun atanmasının göz ardı edemeyeceğimiz önemli bir gelişme olduğunu belirtmiş ve bilgi dağarcığımı doldurduktan sonra bu konudaki yorumumu sunacağımı belirtmiştim… O konudaki bilgiler dağarcığıma doladursun, değerli okurlarımdan gelen ilginç yorumlara yer vermeliyim önce…
Güney Kıbrıs gelişmelerini çok yakından izleyen emekli güvenlik görevlisi Osman Şan’dan bu konuda gelen görüşlerdir:
“Mesele başka Sayın Ahmet Tolgay, mesele başka… İsrail Gazze’de ve Batı Şeria’da çatır çatır Müslüman doğrarken ve tüm dünyanın tepkisine rağmen ABD, İngiltere ve AB ülkelerinin çoğunluğunun desteğiyle bunu pervasızca sürdürürken ve de, KKTC efkâr-ı umumiyesi sahte diploma ve rüşvet skandallarıyla çalkalanırken Güney Kıbrıs’ta ne oldu bilir misiniz? Bilemezsiniz, ilgili bilgiler bizim tarafa servis edilmediği için… Böylece muvafık basın es geçti, muhalif basın da işine gelmediği için gözünü kapadı… Gerçekleri yazıyorum, sizin de bilginiz olsun, takipçilerinizin de…
Şubat ayı sonlarında, yani 15-20 gün kadar önce, Rum Eğitim Bakanlığı, Kıbrıs Kilisesi, Yunanistan Eğitim, Din ve Spor Bakanlığı, Yunanistan........

© Kıbrıs Gazetesi


Get it on Google Play