Bugün 14 Mart Tıp Bayramı. ‘Kutlu olsun’ diyemiyoruz, çünkü Gazze’de ‘Ramazan topu’ yerine, İsrail’in ölüm kusan savaş uçaklarından Ramazan bombaları yağıyor. İnsanlar, değil oruç tutmak, gıda temin ederek hayata tutunmaya çalışıyorlar. Hastaneler vurulmuş, sağlık çökmüş! Doktorlar feryat ediyor. Elektrik yok, su yok! Bu yüzden yeni doğan bebeklerin çoğunun yaşama şansı da yok! İlaç ve tıbbi malzeme yardımını kasıtlı vermiyorlar. Bebekler, kadınlar ve hastalar ölsün diye!
Böyle bir tablo karşısında Tıp Bayramı’nın bir anlamı kalır mı? ‘Kutlayalım’ desek de kimin içinden gelir? Hele de Kıbrıs Sağlık ve Toplum Bilimleri Üniversitesi’ndeki sahte diploma furyasından sonra!
Bugün, Tıp Bayramı ile birlikte, Kıbrıs Türk Halkının Varoluş ve Özgürlük Mücadelesi Lideri Dr. Fazıl Küçük’ün ve onun kurduğu HALKIN SESİ gazetesinin de doğum günüdür. Dr. Küçük, 14 Mart 1906 yılında doğarken, Halkın Sesi de 14 Mart 1942 yılında yayın hayatına başlamıştı. Hani ‘ilk göz ağrım’ derler ya, Halkın Sesi de benim için öyledir. Meslekte 40 yılımı verdim orada.
Her neyse; Dr. Fazıl Küçük’ün diploma olayına gelecek olursak, söylenecek, yazılacak çok şey var özellikle bu günlerde. Girne Caddesi’nde “Dr. Fazıl Küçük Müzesi”nin girişindeki kapının hemen üst başında, duvarda “Dr. Fazıl Küçük, İsviçre’den Mezun” yazılı bir levha çakılıdır. Ada, İngiltere’nin yönetiminde iken asılmıştı o levha oraya ve koskoca İngiliz Sömürge İdaresi’ne karşı ‘başkaldırı, meydan okuma’ anlamını taşıyordu.
“Diploman, İngiltere’deki bir üniversiteden olursa, sana mesleğini icra etme yetkisi veririz. Aksi halde klinik açamaz, hasta da tedavi edemezsin” diye Dr. Küçük’e baskı ve tehditlerde bulunmuşlardı. Dr.Küçük de göğsünü gere gere “Ben İsviçre’den mezun oldum. Söyledikleriniz saçmadır. Klinik de açarım, hastaya da bakarım” diyerek, sömürgeni idarecilerinin restine restle karşılık vermişti. Bu yüzden “Dr. Küçük, İsviçre’den Mezun” yazılı tabelayı sırf sömürgecilerin inadına asmıştı. O günlerin cezaları İngiliz Valisi’nin, Komiserinin iki dudağının arasından çıkacak söze bakılırdı. Böyle olmasına rağmen, Dr. Fazıl Küçük, inatla ve ısrarla haklı tavrından geri adım atmadı.
O zor günlerden geçerek, nice engelleri aşarak bu günlere gelebildik, ama geçmişin onurlu mücadelesini tam olarak kavrayamadık. Daha doğrusu içimizde kavrayamayan, kurumları rant kapısına dönüştürmek isteyenler, bu ülkenin güzel insanlarını ve güzide müesseselerini çirkefe bulama hakkını kendilerinde bulamazlar. Boğazlarına kadar pisliklerin içine batanlar, onlara bu fırsatı verenler, öncelikle toplum vicdanında mahkûmdurlar.
Tıp Bayramı’nda güzel şeyler yazmak isterdik, ancak her taraftan çıkan kötü kokular iştahımızı kapattı. Yine de başta Sağlık Bakanı Hakan Dinçyürek olmak üzere, tüm doktorlarımızın ve sağlık çalışanlarının bayramını kutlarken, sahte diploma peşinde koşanların da, bir zamanlar ‘Üzerinde Güneş Batmayan İmparatorluk’ diye anılan Büyük Britanya’ya ve onun buradaki sömürgecilerine diploma konusunda kafa tutan, geçit vermeyen Dr. Küçük’ün, mezun olup da aldığı diplomaya “İsviçre’den Mezun” diye yazdırıp duvara astırmasının ne anlama geldiğini öğrenmeleri ve kendilerine gelmelerini salık veririz. ***

Celal Cin’in eşi Emine hanım
dün son yolculuğuna uğurlandı

Kıbrıs Türkü’nün tanınmış simalarından, önde gelen iş insanlarından, uzun yıllar Lefkoşa Türk Belediyesi’nde Başkan Yardımcısı olarak görev yapan Celal Cin dostumuz ve ailesi en acılı günlerini yaşıyor. Can yoldaşı, sevgili eşi, herkes tarafından sevilip sayılan, müstesna insan Emine Cin, dün Lefkoşa’da son yolculuğuna uğurlandı. Tüm dost, akraba ve sevenlerine üzüntü ile duyuruldu.
“Bizleri sonsuz acılar içerisinde bırakarak aramızdan ayrılan, yokluğuna hiçbir zaman alışamayacağımız can yoldaşım” diyen eşi Celal Cin, “Kıymetli annemiz, biricik nenemiz” diyen kızı ve damadı Füsun-Mustafa Aroğlu, torunları ve torun çocukları, Cin Tekstil Ltd ve Çalışanları, Mustafa Aroğlu Ltd ve Çalışanları, “Acımız sonsuzdur. Yattığın yer nur, mekânın cennet olsun” dediler.
Oğlu Omaç Cin ve Ailesi adına yayınlanan mesajda da aynı benzeri ifadeler kullanılırken, acılarının büyük olduğu belirtildi, nur içinde yatması, mekânının cennet olması dileğinde bulunuldu.
Öte yandan Maraş bölgesinin sevilen isimlerinden Bünyamin Türkmen’in (48) bir süreden beri yaşadığı sağlık sorunları ile mücadele eden ve sonunda yenik düşmesi aile ve sevenlerini derinden üzdü. Bünyamin Türkmen Mağusa’da defnedildi. Lefkoşa’nın bilinen isimlerinden, iyi insan Fuat Sözen ise dün Lefkoşa’da toprağa verildi. Ailesi ve sevenleri, mekânının cennet olmasını diledi.
Bu arada aslen İstanbullu olup, Alsancak’ta ikamet eden ve çevresinde sevilen bir kişi olan Nurhan Vardarsu, Alsancak’ta defnedildi. Ailesi ve sevenleri nur içinde yatmasını temenni etti.

QOSHE - Sahte diploma furyasında, Dr. Küçük’ün “İsviçre’den Mezun” yazılı diplomasının anlamı… - Akay Cemal
menu_open
Columnists Actual . Favourites . Archive
We use cookies to provide some features and experiences in QOSHE

More information  .  Close
Aa Aa Aa
- A +

Sahte diploma furyasında, Dr. Küçük’ün “İsviçre’den Mezun” yazılı diplomasının anlamı…

3 0
14.03.2024

Bugün 14 Mart Tıp Bayramı. ‘Kutlu olsun’ diyemiyoruz, çünkü Gazze’de ‘Ramazan topu’ yerine, İsrail’in ölüm kusan savaş uçaklarından Ramazan bombaları yağıyor. İnsanlar, değil oruç tutmak, gıda temin ederek hayata tutunmaya çalışıyorlar. Hastaneler vurulmuş, sağlık çökmüş! Doktorlar feryat ediyor. Elektrik yok, su yok! Bu yüzden yeni doğan bebeklerin çoğunun yaşama şansı da yok! İlaç ve tıbbi malzeme yardımını kasıtlı vermiyorlar. Bebekler, kadınlar ve hastalar ölsün diye!
Böyle bir tablo karşısında Tıp Bayramı’nın bir anlamı kalır mı? ‘Kutlayalım’ desek de kimin içinden gelir? Hele de Kıbrıs Sağlık ve Toplum Bilimleri Üniversitesi’ndeki sahte diploma furyasından sonra!
Bugün, Tıp Bayramı ile birlikte, Kıbrıs Türk Halkının Varoluş ve Özgürlük Mücadelesi Lideri Dr. Fazıl Küçük’ün ve onun kurduğu HALKIN SESİ gazetesinin de doğum günüdür. Dr. Küçük, 14 Mart 1906 yılında doğarken, Halkın Sesi de 14 Mart 1942 yılında yayın hayatına başlamıştı. Hani ‘ilk göz ağrım’ derler ya, Halkın Sesi de benim için öyledir. Meslekte 40 yılımı verdim orada.
Her neyse; Dr. Fazıl Küçük’ün diploma olayına gelecek olursak, söylenecek, yazılacak çok şey var özellikle bu günlerde. Girne Caddesi’nde “Dr. Fazıl Küçük Müzesi”nin girişindeki kapının hemen üst başında, duvarda “Dr. Fazıl Küçük, İsviçre’den Mezun” yazılı bir levha çakılıdır. Ada, İngiltere’nin yönetiminde iken asılmıştı o levha oraya ve koskoca İngiliz Sömürge İdaresi’ne karşı ‘başkaldırı, meydan okuma’ anlamını taşıyordu.
“Diploman, İngiltere’deki bir üniversiteden olursa, sana mesleğini icra etme yetkisi veririz.........

© Kıbrıs Gazetesi


Get it on Google Play