Oğlu, emekli eğitimci ve araştırmacı yazar Sn. Ulus IRKAD’ın yayına hazırladığı, Khora Yayınlarının da “Baf’ta ve Mağusa’da Yazdığı Şiirleriyle Kıbrıslı Türk Edebiyatında: HÜSEYİN IRKAD” başlığı altında okurlarına sunulan kitap, 509 sayfadan oluşmaktadır.

Edebiyatımızın şiir dalında önemli bir imza olarak bilinen Sn. Hüseyin IRKAD’la ilgili olarak değerli araştırmacı yazarlarımızdan Sn. Bener Hakkı HAKER, iki ciltlik “Kıbrıs Türk Ansiklopedisi” adlı eserinde, şu bilgileri verir:

* * *

“1 Eylül 1933, Lefkoşa doğumlu. İngiliz Okulu, Öğretmen Koleji (1953), Beyarmudu Ziraat Okulu’nda (1954) ve Gazi Eğitim Enstitüsü’nde (1960) okudu.

1969’da İngiltere’de Cardiff Üniversitesi’nde bir yıl süreyle üst öğrenim gördü.

Çeşitli okullarda, radyolarda çalıştı.

1974-1983 yıllarında Halkla İlişkiler Dairesi’nde ve Mağusa Kaymakamlığı’nda çalışan IRKAD, buradan emekli oldu.

Çeşitli gazetelerle dergilerde öykü ve şiirleri yayımlanan IRKAD’ın ilk baskısı 1973’te yapılan Bucağım adlı şiirler kitabı vardır. Fotoğraf dalında da çalışmalarda bulunan IRKAD, bu alanda kimi sergilere katıldı, ilk kişisel fotoğraf sergisini Kasım 1994’te açtı.”

* * *

30 Mayıs 2004 günü hayata veda eden Eğitimci – Şair Sn. Hüseyin IRKAD;11 Eylül 1995 tarihli Vatan gazetesinde hayatını, şu sözlerle anlatır:

* * *

“62 yıl önce, 1 Eylül 1933’te Lefkoşa’da doğdum. Çocukluğum ve ilk gençlik çağım hep Lefkoşa’da geçti. İkinci Dünya Savaşı öncesi, dünyayla birlikte Kıbrıs’ın da yaşamış olduğu sıkıntılar, politik gelişmeler, hayatımda, şu ana kadar taşıdığım etkileri oluşturmuştur.

İkinci Dünya Savaşı içerisindeki mahrumiyetleri hiçbir zaman unutamayacağım.

Çok fakir bir ortam içerisinde yetiştim. Bugün çocuklarımızın olağan olarak bulabildiklerini ben hiç bulamadım. Ancak; bu yokluklar içerisinde bugün, gerek yaşamımda, gerekse yazabildiğim süre içerisinde kullandığım bazı değerli hususlar da olmuştur.”

* * *

Oğlu Ulus IRKAD, babasının yaşamöyküsü üzerine şu bilgileri de paylaşır:

* * *

“Kıbrıs’ta ilk çocuk dergisi olarak sadece ilkokullar için 195O’li yıllarda yayımlanan “Çocuk” dergisinin editörlüğünü ve dağıtımcılığını yapan IRKAD, o yıllarda eğitim gören Kıbrıslı Türk ilkokul çocuklarına sonsuz bilgiler ve zevkler kazandırdı.

Dergilerde Kıbrıs’ın her tarafında öğretmenlik yapan öğretmenlerle öğrencilerin hazırladığı yazılar, öyküler ve şiirlere yer verirken yine öğrencilere birçok bilgiler verilmekteydi. Dergilerde aynı zamanda okullardaki sosyal faaliyetlere de yer verilmekteydi.

Bu dergilerde Mayıs 1958’de yayımlanan bir şiirinde bakın IRKAD çocuklara şöyle seslenmekteydi:

HAYAT

Zamanlar sanki bir kuş,

Geçerler birer birer;

Nereye sanki bu uçuş,

Hayat mezarda biter.

Yavru beşikte ağlar,

Büyür, derde mi düşer?

Yüreği acıyla dolar,

Hayat böyledir geçer.

Bazen sebepsiz güler,

Gün olur hep ağlarsın

Kişi kişiyi deler,

Böylece hep yanarsın

Düşüşünü gören yok,

Derdine derman ara.

Zenginsen soran pek çok,

Neler yapmaz ki para.

Şikâyet dert dinle,

Seni dinleyen mi var?

Dolarsın her gün dertle

İçinde volkan yanar.

Başarın alkışlanır,

Zamanla unutulur.

Kabahat ayıplanır,

Kul dünyada ne bulur?

İstersen yavrum saadet,

Dürüst, metin, vakur ol

Dönme, yardım iyilik et,

Budur işte aydın yol.

Hüseyin IRKAD, 1963-64 olaylarının başlaması ile de ulusal şiirler yazmaya başlar. Esasında o hep halkının yanındadır. Toplum ulusal sorunlarla karşı karşıya kaldığında da onlara ulusal şiirleri ile seslenmiştir. Baf Kurtuluş Lisesi’nde İngilizce öğretmenliği yapan Hüseyin IRKAD bir anda kendini öğrencileri ile mevzide bulur. Hatta onlardan bazıları şehit de olur.

İşte, 9 Mart 1964 Baf çarpışmalarını anlatan bir şiirinde şehit olan öğrencisi için şunları yazmıştır:

Bir Özdemir vardı:

Özdemir ya on beşinde ya on altısında

Özdemir hayatın baharında

Özdemir gencecik bir arslan:

Ümitliydi gelecekten

Nesi olabilirdi umudundan gayri

Bir gün sevecekti sevilecekti Özdemir;

Ama bıraktı mı düşman bıraktı mı?

Bir gün sardı köyünün etrafını

Ve daha dün kalem tutan parmakları

Aradı baba silâhını

Özdemir mevzide, su başında

Ne yapabilirdi ama yalnız başına

Elindeki av tüfeği;

O bir attı, düşman on değil, yüz değil;

Sayısız

Ve sonunda vuruldu Özdemir tertemiz alnından

Son defa gördü alnı, batan güneşi.

Hüseyin IRKAD’ın hayatı da şiirleri gibi esasında Kıbrıs tarihini anlatmaktadır.

1950’li ve 60’lı yıllarda bazı şiirlerinin Türkiye’deki Varlık dergilerinde de yayımlandığı bilinmektedir. Pek tabi ki sadece edebiyat veya şiir alanında değil, o birçok alanda da toplumu çok güç şartlarda mücadele ettiğinde yanındadır. Tabi ki yalnız değildir, onun gibi idealist aydın arkadaşları, öğrencileri vardır ve hep birlikte 1964‘lü yılların sıkıntılı enklav şartlarında, dergi, gazete ve radyo yayınları alanında da büyük başarılar elde ederler.

Kendisi 1960’lı yılların ortalarında Bayrak Radyosu’nun gönüllü elemanlarındandır. Daha sonra Gazi Baf Radyosu’nun kuruluşunda önemli görevler alacaktır. Bayrak Radyosu’nun Gazi Baf muhabirliği ve yine 1964’lü yıllarda Mustafa ADAOĞLU gibi arkadaşları ve aynı zamanda öğrencileri ile Bucak Dergisi’ni kısıtlı imkânlarla Baf Kurtuluş Lisesi’nin teksir makineleri ile çıkaracaktır.

Mustafa ADAOĞLU onun için her zaman şunları söylemiştir: – “IRKAD’ı bıraksak dergiyi yalnız başına donatıp çıkaracak kapasitedeydi”.

* * *

Ama muhakkak Mustafa ADAOĞLU gibi dinamik aydın arkadaşlarının da onun başarılarında büyük katkısı olmuştur. Baf enklavı içinde ulusal şiire yöneldiği gibi enklavlar içerisindeki sosyal yaşantıyı da şiirlerinde yansıtır. Erkeklerin çoğu mücahittir. Yardım ve maaşlar da Türkiye’den gelmektedir. Baf enklavında yazdığı şiirlerde taşlamalar ve yergi şiirine örnekler vardır. IRKAD’ın şiirlerinde o dönemdeki enklav içerisindeki sosyal yaşantılar, sorunlar ve haksızlıklar da vardır. Bir bakıma o dönemdeki yaşantıyı da şiirlerinde yansıtmaktadır.

Hüseyin IRKAD radyolarda veya okul çapında etkinliklerle, spikerlik veya muhabirlik yapmakla da kalmadı, öğrencileriyle birçok sosyal faaliyetlere de el attı. Okul bünyesinde ve Gazi Baf Radyosu’nda meslektaşları ile hazırladığı bilgi yarışmaları, spor programları ve canlı futbol karşılaşmalarının yayınlanmasında da öncülük yaptı.

Şiirleri ödül aldı. 1972-73 yıllarında da besteler yapmaya başladı. “Ben Baflıyım Güzelim” şarkısı o yılların sevilen şarkılarından biri oldu. Sadece pop müziği alanında değil türküleri de yapılan yarışmalarda iyi sonuçlar elde etti. “Zaman ve Ben” adlı türküsü Lefkoşa’da Gençlik ve Kültür Dairesi’nin bir beste yarışmasında ödül kazandı.

Aşık Kâtibi mahlasıyla gazetelerde, 1970’li yıllarda yazdığı şiirler de toplum tarafından oldukça beğenildi. IRKAD, hem serbest nazımda hem de hece vezninde şiirler yazdı. Bir İngilizce öğretmeniydi ama bir şair kadar güzel şiirler yazdı. Bir bestekâr kadar güzel şarkı ve türküler besteledi. Bir fotoğraf sanatçısı kadar güzel fotoğraflar çekti ve sergiledi.

Bir tür üzerinde eserler vermeden önce yüzlerce kitap okumayı yeğlerdi.

Öğrencilerine ve çocuklarına aslında şu mesajı vermek istiyordu: Yaratıcılık ve araştırma yapma, hangi şart ve çevrede isterseniz olun, eğer gerekli kültürü ve eğitimi almışsanız, kendinizi yetiştirip eser vermeye hazırsanız, bu her hal ve şartta gerçekleşecektir. Önemli olan gerekli bilgiyi alıp bunu beyinde şekillendirmek ve bir esere dönüştürmektir. Esasında varoluşçuluğun tüm özelliklerini üzerinde taşımaktaydı ve kendisi varoluşçu bir sanatçıydı.

Hüseyin IRKAD, çocuklarına, öğrencilerine, beraber çalıştığı meslektaşlarına hayatta her zaman için zevk almanın mümkün olabileceğini, insanın kendisini yenilemesinin her yaşta mümkün olabileceğini göstermiştir. Hayatın anlamını da bu şekilde vurgulamıştır.”

QOSHE - Baf’ta ve Mağusa’da Yazdığı Şiirleriyle Kıbrıslı Türk Edebiyatında: HÜSEYİN IRKAD… - Bülent Fevzioğlu
menu_open
Columnists Actual . Favourites . Archive
We use cookies to provide some features and experiences in QOSHE

More information  .  Close
Aa Aa Aa
- A +

Baf’ta ve Mağusa’da Yazdığı Şiirleriyle Kıbrıslı Türk Edebiyatında: HÜSEYİN IRKAD…

9 1
08.04.2024

Oğlu, emekli eğitimci ve araştırmacı yazar Sn. Ulus IRKAD’ın yayına hazırladığı, Khora Yayınlarının da “Baf’ta ve Mağusa’da Yazdığı Şiirleriyle Kıbrıslı Türk Edebiyatında: HÜSEYİN IRKAD” başlığı altında okurlarına sunulan kitap, 509 sayfadan oluşmaktadır.

Edebiyatımızın şiir dalında önemli bir imza olarak bilinen Sn. Hüseyin IRKAD’la ilgili olarak değerli araştırmacı yazarlarımızdan Sn. Bener Hakkı HAKER, iki ciltlik “Kıbrıs Türk Ansiklopedisi” adlı eserinde, şu bilgileri verir:

* * *

“1 Eylül 1933, Lefkoşa doğumlu. İngiliz Okulu, Öğretmen Koleji (1953), Beyarmudu Ziraat Okulu’nda (1954) ve Gazi Eğitim Enstitüsü’nde (1960) okudu.

1969’da İngiltere’de Cardiff Üniversitesi’nde bir yıl süreyle üst öğrenim gördü.

Çeşitli okullarda, radyolarda çalıştı.

1974-1983 yıllarında Halkla İlişkiler Dairesi’nde ve Mağusa Kaymakamlığı’nda çalışan IRKAD, buradan emekli oldu.

Çeşitli gazetelerle dergilerde öykü ve şiirleri yayımlanan IRKAD’ın ilk baskısı 1973’te yapılan Bucağım adlı şiirler kitabı vardır. Fotoğraf dalında da çalışmalarda bulunan IRKAD, bu alanda kimi sergilere katıldı, ilk kişisel fotoğraf sergisini Kasım 1994’te açtı.”

* * *

30 Mayıs 2004 günü hayata veda eden Eğitimci – Şair Sn. Hüseyin IRKAD;11 Eylül 1995 tarihli Vatan gazetesinde hayatını, şu sözlerle anlatır:

* * *

“62 yıl önce, 1 Eylül 1933’te Lefkoşa’da doğdum. Çocukluğum ve ilk gençlik çağım hep Lefkoşa’da geçti. İkinci Dünya Savaşı öncesi, dünyayla birlikte Kıbrıs’ın da yaşamış olduğu sıkıntılar, politik gelişmeler, hayatımda, şu ana kadar taşıdığım etkileri oluşturmuştur.

İkinci Dünya Savaşı içerisindeki mahrumiyetleri hiçbir zaman unutamayacağım.

Çok fakir bir ortam içerisinde yetiştim. Bugün çocuklarımızın olağan olarak bulabildiklerini ben hiç bulamadım. Ancak; bu yokluklar içerisinde bugün, gerek yaşamımda, gerekse yazabildiğim süre içerisinde kullandığım bazı değerli hususlar da olmuştur.”

* * *

Oğlu Ulus IRKAD, babasının yaşamöyküsü üzerine şu bilgileri de paylaşır:

* * *

“Kıbrıs’ta ilk çocuk dergisi olarak sadece ilkokullar için 195O’li yıllarda yayımlanan “Çocuk” dergisinin editörlüğünü ve dağıtımcılığını yapan IRKAD, o yıllarda eğitim gören Kıbrıslı Türk ilkokul çocuklarına sonsuz bilgiler ve zevkler kazandırdı.

Dergilerde Kıbrıs’ın her tarafında öğretmenlik yapan öğretmenlerle öğrencilerin hazırladığı yazılar, öyküler ve şiirlere yer verirken yine öğrencilere birçok bilgiler verilmekteydi. Dergilerde aynı zamanda okullardaki sosyal faaliyetlere de yer verilmekteydi.

Bu dergilerde Mayıs 1958’de yayımlanan bir........

© Kıbrıs Gazetesi


Get it on Google Play