Vatandaş odaklı, şeffaf, katılımcı, hizmet standartları yüksek, mali yapısı güçlü ve yalın yönetim anlayışına sahip yerel yönetimler veya anayasanın ifadesiyle mahalli idareler; Halkın mahalli müşterek ihtiyaçlarını karşılamak üzere kuruluş esasları kanunla belirtilen ve karar organları seçmenler tarafından seçilerek oluşturulan kamu tüzel kişileridir. Kuruluş, görev ve yetkileri yerinden yönetim ilkesine uygun olarak kanunla düzenlenir. Ülkemizde kamusal hizmetlerin halka en yakın yerde ve onların ihtiyaçlarına uygun bir biçimde sunulması bakımından önemli bir işlev üstlenen mahalli idareler, son yıllarda yapılan hukuki düzenlemeler ile hem insan kaynakları hem de mali kaynaklar bakımından güçlenerek daha etkin bir şekilde hizmet verir hale gelmektedirler.
Yerel yönetimler, ülke sınırları içinde yerleşik olan değişik büyüklükteki köy, kasaba ve kent gibi yerleşim yerlerinde yaşayan başta insan olmak üzere tüm canlıların ortak ve yerel nitelikteki ihtiyaçlarını karşılamak amacıyla belli bir hukuk düzeni içinde oluşturulmuş anayasal kuruluşlardır. Günümüz toplum yaşamının en önemli özelliklerinden birisi, toplum halindeki yerleşme birimlerinden olan kentlerin giderek büyümesidir. Kentleşmenin bu boyutu yerel yönetimlerin de önemini artırmıştır.
Yerel hizmetler için öngörülen politikaların hayata geçirilmesi için başta belediyeler olmak üzere diğer yerel yönetim birimlerine çok önemli görevler düşüyor. Yerel yönetimlerin etkinliği; Milli kaynaklarımızın etkin, verimli ve ekonomik kullanımını amaçlayan stratejik yönetim anlayışı için de son derece elzemdir. Yerel yönetimler; Kentsel dönüşümden afetlere dayanıklı sosyal konut projelerine, bahçelerden, ekolojik koridorlara, kimlikli, tarihi ve yerel dokuya uygun mimariyi esas alan çevre dostu şehircilik anlayışına, sıfır atık projesinin yaygınlaştırılmasından küresel iklim değişikliğiyle mücadeleye kadar yürütülen her türlü mekânsal planlama ve uygulama çalışmalarının doğal birer parçasıdır.
Yerel yönetimler, halkın kendi kendini yönetmesi bakımından birinci derecede öncelikli öneme sahiptir. Çoğu kez sağlık ve eğitim de dahil olmak üzere, beslenme, barınma, ulaşım, kültür, spor, eğlence, sosyal hizmetler, bayındırlık ve altyapı hizmetleri yerel yönetimlerin temelini oluşturur. Yerinden yönetimde, yürütmeye ilişkin bazı yetkiler, merkezi yönetime ait olmayıp, karar organları seçimle işbaşına gelen yerel organlara aittir. Yerel yönetim organları, merkezi yönetimden kendilerine devredilmiş olan yetkilerin tümünü, kendilerini seçerek işbaşına getirmiş seçmenlere dayanarak, kendi adlarına kullanırlar.
Yerel yönetimlerin yönetsel işlevleri sadece ‘trafik, zabıta ve kaldırım taşı döşemek veya çöp vergisi toplamak’ gibi “hizmetler” değildir. Tüm yerel hizmetleri kapsar. Yerel yönetimler yapıları ve sundukları hizmetler açısından halka en yakın yönetim birimleridir. Küreselleşme sürecinde kamusal hizmetlerin önemli bir kısmının yerel yönetimlere aktarılması bu alanda eğitimli iş gücü ihtiyacını arttırmaktadır. Kentin tüm sorunlarıyla ilgili karar alma ve yürütme gücünü elinde toplaması gereken yerel yönetimler, hem karar alan hem uygulayan hem de denetleyen bir yapıya sahip olmalıdır. Özellikle belediyeler, kurdukları şirketler aracılığıyla çok değişik konularda faaliyet göstermektedirler. Bu üretimlerini, sınırları içinde yaşayan bireylere, sağlıklı ve kaliteli mal ve hizmet sunma, satıcıların aralarında anlaşarak fiyatları yükseltmelerinin önüne geçme ve ihalelerde yüklenicinin önceden değişik tertiplerle belirlenmesini önleme gibi amaçlara dayandırmaktadırlar. Unutulmamalıdır ki, Belediyecilik, uzman kadrolarla ve vizyoner yöneticilerle gelişir, ivme kazanır.
Günümüzde, yerel yönetimlerin belli niteliklere sahip bulunmaları zorunlu ön koşul olarak kabul edilmektedir. Bu nitelikler şunlardır:
-Merkezi yönetimden ayrı bir tüzel kişiliğe sahiptirler
-Ayrı bir malvarlığına sahiptirler
-Kendi bütçelerini yapma yetkileri vardır
-Seçimle işbaşına gelenlerden oluşan karar organlarına sahiptirler
-Kendilerine özgü gelirleri vardır
-Sınırlı da olsa, belli bir özerkliğe sahiptirler…
Yerel yönetimlerin, kentsel planlamayı ve imar düzenlemelerini uzun zaman dilimlerinde de ihtiyaca cevap verebilecek şekilde, uzun vadeli planlamayla tesis etmeleri gerekmektedir. Tüm kentsel ihtiyaçların veya sorunların ana sebebi planlamanın nasıl yapıldığıyla ilgilidir. Planlamada, müşterek aklın kullanılması çok önemlidir.
Ülkemizdeki mahalli idarelerin, son yıllarda gerçekleştirilen hukuki düzenlemeler çerçevesinde yetki ve mali kaynaklarındaki artış sonucunda ortaya çıkan veriler, mahalli idare faaliyetlerinin insanımızın günlük yaşamında geçmişe göre daha fazla yer alacağını, mahalli idarelerin kamu yönetimi içindeki ağırlığının artacağını, kullandıkları kaynaklar ve üstlendikleri görevler itibarıyla mahalli idarelerin hayatımızı daha çok etkileyeceğini göstermektedir.

QOSHE - Yerel yönetimlerde vizyon - Engin Yıldırım
menu_open
Columnists Actual . Favourites . Archive
We use cookies to provide some features and experiences in QOSHE

More information  .  Close
Aa Aa Aa
- A +

Yerel yönetimlerde vizyon

6 13
13.01.2024

Vatandaş odaklı, şeffaf, katılımcı, hizmet standartları yüksek, mali yapısı güçlü ve yalın yönetim anlayışına sahip yerel yönetimler veya anayasanın ifadesiyle mahalli idareler; Halkın mahalli müşterek ihtiyaçlarını karşılamak üzere kuruluş esasları kanunla belirtilen ve karar organları seçmenler tarafından seçilerek oluşturulan kamu tüzel kişileridir. Kuruluş, görev ve yetkileri yerinden yönetim ilkesine uygun olarak kanunla düzenlenir. Ülkemizde kamusal hizmetlerin halka en yakın yerde ve onların ihtiyaçlarına uygun bir biçimde sunulması bakımından önemli bir işlev üstlenen mahalli idareler, son yıllarda yapılan hukuki düzenlemeler ile hem insan kaynakları hem de mali kaynaklar bakımından güçlenerek daha etkin bir şekilde hizmet verir hale gelmektedirler.
Yerel yönetimler, ülke sınırları içinde yerleşik olan değişik büyüklükteki köy, kasaba ve kent gibi yerleşim yerlerinde yaşayan başta insan olmak üzere tüm canlıların ortak ve yerel nitelikteki ihtiyaçlarını karşılamak amacıyla belli bir hukuk düzeni içinde oluşturulmuş anayasal kuruluşlardır. Günümüz toplum yaşamının en önemli özelliklerinden birisi, toplum halindeki yerleşme birimlerinden olan kentlerin giderek büyümesidir. Kentleşmenin bu boyutu yerel yönetimlerin de önemini artırmıştır.
Yerel hizmetler için öngörülen politikaların hayata geçirilmesi için başta belediyeler olmak üzere diğer yerel yönetim birimlerine çok önemli görevler düşüyor. Yerel yönetimlerin etkinliği; Milli kaynaklarımızın etkin, verimli ve ekonomik kullanımını amaçlayan stratejik yönetim anlayışı için de son derece elzemdir. Yerel yönetimler; Kentsel dönüşümden afetlere........

© Kıbrıs Gazetesi


Get it on Google Play