Dünya Sağlık Örgütü, psikolojik şiddeti, “kişinin ruh sağlığını, duygusal refahını, kişisel gelişimini veya onurunu olumsuz etkileyen ya da bu etkileri amaçlayan davranış biçimi” olarak tanımlamaktadır.

Psikolojik şiddet, genellikle fark edilmesi zor olan ve zaman içinde yavaş yavaş artan bir etki yaratabilen, bireyin duygusal veya psikolojik olarak zarar görmesine neden olan davranışları içermektedir.

Bir kişinin sürekli eleştiriye maruz kalması, yeterince iyi olmadığı yönünde sürekli yorumlar yapılması, kişinin özgüvenini ve özsaygısını zayıflatan, psikolojik bir şiddettir.

Gerçeklik algısını çarpıtarak kişiyi kendi hafızası ve algılarından şüphe ettirmek, bireyin kendi sağduyusuna olan güvenini sarstığından psikolojik şiddet olarak kabul edilir.

Kişinin görüşlerinin veya başarılarının sürekli küçümsenmesi, bireyde değersiz olduğuna dair his yarattığından, psikolojik bir şiddettir.

Kişinin nerede olduğu, kimlerle olduğu, ne yaptığı hakkında sürekli sorgulamalar yapmak, psikolojik bir şiddettir.

İletişim kurulan kişinin, yaşam alanındaki hareketlerini takip etme eğilimi, hareketlerini kontrol etme çabası, psikolojik bir şiddettir.

Kişinin kendisine, sevdiklerine ya da sahip olduğu iş yerine, evine vb. zarar verme tehditleri, psikolojik bir şiddettir.

Bu tür davranışlar, zamanla bireyin kendine olan saygısını ve bağımsızlığını erozyona uğrattığı gibi ciddi psikolojik sorunlara da yol açmaktadır.

İşyerinde yapılan taciz ve zorbalık gibi durumlar karşısında izole edilmiş veya desteksiz olan bireyler, şiddetin etkileriyle başa çıkmakta daha çok zorlanırlar. Bu durum şiddetin devamının olağan kabul edilmesine neden olur.

Ekonomik güçsüzlük, psikolojik şiddetin bir nedeni veya sonucu olabilir.

Ekonomik sıkıntılara bir örnek olarak, maddi bağımsızlığını kaybetme tehdidi altında olan insanlar, psikolojik baskıya karşı dayanıklılıklarını artırarak mevcut ilişkiyi sürdürme eğilimi içine girebilirler.

Kişinin değeri, ona hangi şekilde davranıldığından çok, olaylar karşısındaki davranışlarıyla ölçülür.

Sosyolojik açıdan psikolojik şiddeti değerlendirdiğimiz zaman, psikolojik şiddetin toplumsal bir sorun olduğunu ve bu sorunun çözümü için toplumsal, kültürel ve kurumsal bir koordinasyonun gerekliliğini görmekteyiz.

Araştırmalar, toplumsal cinsiyet rolleri ve güç dengesizlikleri ile psikolojik şiddet arasında güçlü bir ilişkinin olduğunu daortaya koymuştur.

Özellikle çocukluk döneminde psikolojik şiddete maruz kalan bireylerin, yetişkinlik döneminde ilişki sorunları, duygusal bozukluklar ve davranışsal problemler yaşadıkları görülmektedir.

Psikolojik şiddete maruz kalan bireyler bu şiddete maruz kalmayan bireylere göre daha yüksek yoğunlukta anksiyete, depresyon, düşük özsaygı ve travma sonrası stres bozukluğu gibi psikolojik sorunlar yaşamaktadırlar.

Bireysel ve toplumsal farkındalığın artırılması, eğitim ile ilgili planlamaların uygulamaya konulması, psikolojik şiddetle mücadelede terminal noktası olmalıdır.

Sessizlik, bazen en güçlü çığlık olabilmektedir.

Sessizliğin çığlığını duyabilmek önemli bir maharettir.

Psikolojik şiddeti ortadan kaldırmak için insani değerleri eyleme dönüştürmeliyiz.

QOSHE - Psikolojik şiddet ve yansımaları - Semay Yücemöz
menu_open
Columnists Actual . Favourites . Archive
We use cookies to provide some features and experiences in QOSHE

More information  .  Close
Aa Aa Aa
- A +

Psikolojik şiddet ve yansımaları

11 1
22.04.2024

Dünya Sağlık Örgütü, psikolojik şiddeti, “kişinin ruh sağlığını, duygusal refahını, kişisel gelişimini veya onurunu olumsuz etkileyen ya da bu etkileri amaçlayan davranış biçimi” olarak tanımlamaktadır.

Psikolojik şiddet, genellikle fark edilmesi zor olan ve zaman içinde yavaş yavaş artan bir etki yaratabilen, bireyin duygusal veya psikolojik olarak zarar görmesine neden olan davranışları içermektedir.

Bir kişinin sürekli eleştiriye maruz kalması, yeterince iyi olmadığı yönünde sürekli yorumlar yapılması, kişinin özgüvenini ve özsaygısını zayıflatan, psikolojik bir şiddettir.

Gerçeklik algısını çarpıtarak kişiyi kendi hafızası ve algılarından şüphe ettirmek, bireyin kendi sağduyusuna olan güvenini sarstığından psikolojik şiddet olarak kabul edilir.

Kişinin görüşlerinin veya başarılarının sürekli küçümsenmesi, bireyde değersiz olduğuna dair his yarattığından, psikolojik bir şiddettir.

Kişinin nerede olduğu, kimlerle olduğu, ne yaptığı hakkında sürekli sorgulamalar yapmak, psikolojik bir şiddettir.

İletişim kurulan........

© Kıbrıs Gazetesi


Get it on Google Play