Kudret hocaya bir şeyler oldu bu sıralar...

Uzun bir sessizlik döneminden sonra okları ardı ardına fırlatıyor!

Hem iktidara hem de muhalefete...

Etkili de oluyor doğrusu!

Ülkede yeterli muhalefet olmayınca zaman ve zemin gayet iyi olduğundan yaptığı açıklamalar ve değerlendirmeler kamuoyunda büyük rağbet görüyor!

Eminiz ki istifa edip meclisten çekilme kararından pişmandır...

O da anladı ki bu işler sadece sokakta olmuyor!

Sokağa destek olarak bir de meclis kürsüsü gerekli...

Ha keşke diyor mudur bilemeyiz ama şu anda görünen odur ki muhalefetin en etkili lideri konumundadır!

...

Son olarak kamuoyunun siyasilerden yıllardan beridir beklentisi olan dokunulmazlık konusuna parmak basarak çağrıda bulundu...

Tam da bam teline bastı!

Yıllardan beridir yazar, çizeriz, vekillerin sadece kürsü dokunulmazlığı olması gerektiğine vurgu yaparız ama nafile...

Sırf seçilmişler diye vekillerin dokunulmazlığı saçmalıktan başka bir şey değildir!

Niye korkarlar onu da bilmeyiz!

Çık kürsüye istediğin kadar konuş, ifade özgürlüğünü kullan ama iş sokağa gelince niye dokunulmazlık olun ki...

Madem ki halkın vekilisin, bu konuda vatandaşla aynı haklara niye sahip olmayasın ki!

En mühimi de bizde dokunulmazlıklar sadece vekillere verilmez...

Aile boyu dokunulmazlık kazanırlar hepsi de!

Araçların plakalarına takılan amblemler aile bireyleri için de dokunulmazlık ifade eder...

...

Biz de Türkiye medyasından öğrendik...

Kıbrıs Sağlık ve Toplum Bilimleri Üniversitesi sahibi Levent Uysal sahte belge düzenleyerek İsviçre’den 45 Milyon Euro kredi almış!

Tam hakkında dava açılırken de milletvekili seçilip meclise girmiş...

Ne biçim bir zihniyettir ki bu!

Suçun daniskasını işle ama sırf vekil oldun diye kodese girmekten kurtul...

Anlaşılır gibi değildir bu!

Hani sahibi okulda yaşanan diploma krizi nedeniyle açıklama yapmışlardı ya...

Okulun itibarı yerle bir oldu diye!

Peki şimdi vekil olan bu arkadaşın yaptıklarından sonra Türkiye’nin itibarı ne olacak bunu düşündü mü acaba...

Sahi dünya ülkeleri bu konuda ne düşünüyordur acaba!

...

Kendimize dönersek...

Bu halkın seçiği vekiller de gerektiğinde yapılan bazı suçlama ve iddialar karşısında kendileri seçenlere hesap verebilmelidirler!

Bundan daha doğal bir şeyde olamaz...

Bundan kaçmak da korkmaktan başka bir şey değildir!

Kafalarda da çeşitli soru işaretlerini beraberinde getirir...

Ayrıca vekillere dokunulmazlık, halktan soyutlanmaktır!

Seçmene saygısı olan da şeffaflık ve hesap verilebilirlik adına, Kudret hocanın değil kendi isteğiyle dokunulmazlığının kaldırılması için dilekçesini vermelidir...

...

Çelebi Ilık yıllardan beridir tanıdığımız bir arkadaştır...

Dün resmen adamlık yaptı!

Görevden alınıp alınmaması tartışılırken Kooperatif Şirketler Mukayyitliği görevinden istifa ettiğini açıkladı ve en azından bu konudaki eleştiri ve tartışmaları sonlandırdı...

Doğru olan da buydu!

En çok neye sevindik biliyor musunuz?

Suçsuz olduğunu söylediğine...

Bu konuda son söz yargınındır ama böyle bir söylem tüm sevenlerini umutlandırdı!

Allah yolunu açık etsin...

QOSHE - Dokunulmazlık zırhı... - Levent Özadam
menu_open
Columnists Actual . Favourites . Archive
We use cookies to provide some features and experiences in QOSHE

More information  .  Close
Aa Aa Aa
- A +

Dokunulmazlık zırhı...

10 30
16.02.2024

Kudret hocaya bir şeyler oldu bu sıralar...

Uzun bir sessizlik döneminden sonra okları ardı ardına fırlatıyor!

Hem iktidara hem de muhalefete...

Etkili de oluyor doğrusu!

Ülkede yeterli muhalefet olmayınca zaman ve zemin gayet iyi olduğundan yaptığı açıklamalar ve değerlendirmeler kamuoyunda büyük rağbet görüyor!

Eminiz ki istifa edip meclisten çekilme kararından pişmandır...

O da anladı ki bu işler sadece sokakta olmuyor!

Sokağa destek olarak bir de meclis kürsüsü gerekli...

Ha keşke diyor mudur bilemeyiz ama şu anda görünen odur ki muhalefetin en etkili lideri konumundadır!

...

Son olarak kamuoyunun siyasilerden yıllardan beridir beklentisi olan dokunulmazlık konusuna parmak basarak çağrıda bulundu...

Tam da bam teline bastı!

Yıllardan beridir yazar, çizeriz, vekillerin sadece kürsü dokunulmazlığı olması gerektiğine vurgu yaparız ama nafile...

Sırf seçilmişler diye vekillerin dokunulmazlığı saçmalıktan başka bir şey değildir!

Niye korkarlar onu da bilmeyiz!

Çık kürsüye istediğin kadar konuş, ifade........

© Kıbrıs Postası


Get it on Google Play