Malum herkesin her şeyden anladığı, her şeyi bildiği bir dönemden geçiyoruz… Bir konu hakkında görüşümü bildirmeden epey düşünürüm… benim gerçekten söz sahibi olabileceğim bir konu mu diye? Bildirirken de çok dikkatli olmaya çalışırım ki üst perdeden bildirmiş olmayım… Malum biz akademisyenler hep anlatırız… İşimiz bu…Ama araştırır, yazar, anlatırız…
Bir sorun gözüme çarpmıştı… Dayanamadım… sorunu bildirmek istedim. Benim sorumluluk alanımda değildi… Bildirirken o kadar çok “naçizane” kelimesini kullanmışım ki… Cevap olarak “tamamdır çok teşekkürler naçizane fikrin için…” geldi. Gülümsedim. Kelimeye çok vurgu yaptım sanırım…
Konu uzmanlık alanım değilse ve konu hakkında mutlaka görüş vermek, doğru bildiğimi söylemek istiyorsam… Bu kelimeye sığınırım… çok şık bir kelime bence… Kendinde gördüğün...cesaret ile ilgili…Karşı taraf “sana ne”, dese… bence… deyip işin içinden çıkabileceğin kadar da güvenli bir liman… Hadi yine Türk Dil Kurumu’na danışalım… bakalım ne demekmiş…Naçizane… “Haddi olmayarak”, “çok küçük, önemsiz bir şey olarak” diyor açıklamada… Tavsiye gibi bir şey… Ben ki emin olduğum konularda elimi masaya vura vura anlatırım… Büyük bir heyecanla…
Kaçımız anlamadığımız bir konu için… ben bu konuyu bilmiyorum diyor? Malum…bu çağda az da olsa herkesin her konuda bir fikri bulunuyor…Hekimler, mühendisler ve mimarlar nispeten şanslı…onların işine kolay kolay karışılamıyor…Fikir yürütülse bile… tartışma çok derine inemiyor… Konu siyaset ve yönetim oldu mu? Herkes adeta bir uzman…bu kez de tartışmalar bir son bulamıyor… günlerce sürüyor…
Yeni yeni uzmanlık alanları da çıktı… bilimsel olarak henüz tanımlanmayan… kısacası herkes bir şeylerin uzmanı olmak için var gücü ile uğraşıyor… Naçizane kelimesini bu nedenle hatırlatmakta fayda görüyorum… Kaldı ki…konu hakkında ne kadar emin olursanız olun... Her denklemde bilmediklerimiz de vardır. Unutmayın. Bir de size yanlış aktarılanlar… Her şey göründüğü veya konuşulduğu gibi de olmaya bilir… bilemedikleriniz çıkar gelir bir gün… denklem bozulur, yeni denklem için de geç kalmış olunur… Belki doğru bilgiye aylar sonra kavuşuruz... Belki de hiç öğrenemeyiz… kim bilir… Aklımızda hep biz haklı olarak kalırız… Ama değilizdir…
Naçizane eleştirirken… elimizdeki tüm verilerin doğru olup olmadığını bir kez daha kontrol etmeliyiz. Elimizdeki her veri doğru olmayabilir. Farlı değişkenler sistemde olabilir. Bunları göz ardı etmemeliyiz. Görüş oluştururken bu nedenledir ki çok dikkatli olunması gerekmektedir. Bilmediklerimiz, bildiğimizi zannettiklerimizi bir çırpıda değiştirir. Tüm varsayımlarımızı altüst eder.
Şimdi yeniden toparlayalım… kaçımız bilmediğimiz konular üzerine yorumlamalar yapıyor… her kürsüden…her mikrofondan…sosyal medyadan…kaçımız verilerin geçerlilik ve güvenirliğini test ediyor… varsayımları neye göre oluşturuyoruz? Kaynak çeşitlenmesi, toplumsal güven temelinde çok önemlidir…
Naçizane…önerimdir… Eleştiri… bilgi temelinde, varsayım… bilimsel yöntemlerle…doğru tek değildir… bunun bilinciyle…
Naçizane
7
2
05.12.2023
Malum herkesin her şeyden anladığı, her şeyi bildiği bir dönemden geçiyoruz… Bir konu hakkında görüşümü bildirmeden epey düşünürüm… benim gerçekten söz sahibi olabileceğim bir konu mu diye? Bildirirken de çok dikkatli olmaya çalışırım ki üst perdeden bildirmiş olmayım… Malum biz akademisyenler hep anlatırız… İşimiz bu…Ama araştırır, yazar, anlatırız…
Bir sorun gözüme çarpmıştı… Dayanamadım… sorunu bildirmek istedim. Benim sorumluluk alanımda değildi… Bildirirken o kadar çok “naçizane” kelimesini kullanmışım ki… Cevap olarak “tamamdır çok teşekkürler naçizane fikrin için…” geldi. Gülümsedim. Kelimeye çok vurgu yaptım sanırım…
Konu uzmanlık alanım değilse ve konu hakkında mutlaka görüş vermek, doğru bildiğimi söylemek istiyorsam… Bu kelimeye sığınırım… çok şık bir kelime bence… Kendinde gördüğün...cesaret ile ilgili…Karşı taraf “sana ne”, dese… bence… deyip işin içinden çıkabileceğin kadar da güvenli bir liman… Hadi yine Türk Dil Kurumu’na danışalım… bakalım ne........
© Kıbrıs Postası
visit website
login
who are we?
contact us
qosheapp
Toi Staff
Gideon Levy
Belen Fernandez
Rami G Khouri
Donald Low
Mort Laitner
Ali Fathollah-Nejad
Nikkei Editorial
