Mülakatla ilgili tartışmalar bitecek gibi gözükmüyor. Maalesef iktidarından muhalefetine siyasetin az ya da çok karıştığı bir marifetten bunu beklemek de zaten hayal olur kanaatimce…

Açıkçası bir taraf liyakat derken; öbür taraf mülakat deyip duruyor. Asıl işin ilginç tarafı ise mülakat diyenler de bunu liyakat için yaptığını söylüyor. Gel de çık işin içinden çıkabilirsen…

Sayın bakanımız hatırladığım kadarıyla bir mülakatında elbette çok haklı da olarak “Biz ders yapma kâbiliyeti olan, iletişim becerisi olan öğretmeni almak istiyoruz” dedi. Biz de âcizâne bir yazımızda (Maarif kâbiliyetsiz olmaz! – Maarifin Sesi) bu kâbiliyet ölçümünün öğretmenin henüz fakültede talebe iken tayin ve tespitinin elzem olduğunu söylemiştik. Yoksa bu kadar eğitim fakültesine ne gerek var, değil mi?

Hem öğretmenin mülakatla alındığı bir sistemde öğrencinin de mülakatla alınması gerekmez mi? Niye onları bedenlerinden ağır sınavlara heba ediyoruz ki? Onları da mülakatla okullara alalım. Hem veliler memnun olur hem de öğretmen ve idareciler…

Daha önceki pek çok yazımda da ifade ettim. Eğitim-Öğretimin sağı, solu, iktidarı, muhalefeti olmaz! Olursa mülakatta olduğu gibi tartışması da çok olur! Olan ise bu millete olur. Eğer bir millet hassasiyeti varsa tabii…

Evet, teklifimde ciddiyim. Öğrencileri de okullarımıza mülakatla alalım. Hem sınav çilesi biter hem de öğretmen atamalarında olduğu gibi daha âdil bir düzen tesis edilmiş olur.

Sizce de haklı değil miyim?

Bir de bu zamana kadar mülakatla alınan öğretmenlerinizin başarı grafikleri ortaya konulsa daha ikna edici olmaz mı? Mesela sayın bakanımızın da ifade ettiği üzere bu öğretmenlerimiz çocuklar okula yazdırılırken daha mı çok tercih ediliyor? Bari bunu bilsek… Her alanda olduğu gibi eğitimde de aslolan sonuçtur. Yani girdi değil çıktıdır.

Hani diyorum meseleleri yüksek makam ve koltuklardan değil de bizzat suyun kaynağında ve sahada bulunanlarla mı çözsek? İnanın bu işe gerçekten yıllarını ve gönlünü vermiş üç öğretmenimiz bile meselelerin çözümünde başat rol oynar. Siz yeter ki siyaset gözlüklerinizi tamamen çıkarın yeter efendim! Yoksa sahadaki manzarayla uyuşmayan hiçbir uygulama asla sonuç ver-mi-yor!

Hürmet ve muhabbetle kalınız efendim…

QOSHE - Mâdem öğrenciyi de mülakatla alalım. - Doç. Dr. Erhan Çapraz
menu_open
Columnists Actual . Favourites . Archive
We use cookies to provide some features and experiences in QOSHE

More information  .  Close
Aa Aa Aa
- A +

Mâdem öğrenciyi de mülakatla alalım.

27 0
02.05.2024

Mülakatla ilgili tartışmalar bitecek gibi gözükmüyor. Maalesef iktidarından muhalefetine siyasetin az ya da çok karıştığı bir marifetten bunu beklemek de zaten hayal olur kanaatimce…

Açıkçası bir taraf liyakat derken; öbür taraf mülakat deyip duruyor. Asıl işin ilginç tarafı ise mülakat diyenler de bunu liyakat için yaptığını söylüyor. Gel de çık işin içinden çıkabilirsen…

Sayın bakanımız hatırladığım kadarıyla bir mülakatında elbette çok haklı da olarak “Biz ders yapma kâbiliyeti olan, iletişim becerisi olan öğretmeni almak istiyoruz” dedi. Biz de âcizâne bir yazımızda (Maarif kâbiliyetsiz olmaz! – Maarifin Sesi) bu kâbiliyet ölçümünün öğretmenin henüz fakültede talebe iken tayin ve tespitinin elzem olduğunu........

© Maarifin Sesi


Get it on Google Play