Çek bir İmamoğlu demli olsun. Cumhuriyet dönemi Türk siyasi tarihinde Demokrat Parti dahil bütün partilerin anası olan CHP’nin 31 Mart Yerel Seçimlerine giderken ne kadar DEM’leneceği gündemi meşgul ediyor. Münih Güvenlik Konferansı (İzmir CHP Milletvekili Gökçe Gökçen’in görevi), G20 Dışişleri Bakanları toplantıları, Ukrayna’daki gelişmeler, Gazze’de yapılan soykırım, Milli Muharip Uçağımız KAAN’ın gökyüzü ile buluşması, Akıncı’nın hareketli deniz hedefini vurması, hatta ve hatta Abdurrahman Dilipak’ın dillendirdiği, Türkiye Gazetesi’nin manşet yaptığı, Halk TV gibi CHP şakşakçısı kanalların Emin Şirin, Nurettin Veren gibi isimleri ekranlara çıkartarak gündeme taşıdıkları darbe hazırlık söylemleri bile kamuoyunu CHP’nin DEM’lenmesi kadar ilgilendirmiyor.

CHP’nin sol terör örgütleriyle içli dışlı olmasını 1970’lerin Türkiye’sinden biliyoruz. Güya Türk Solundan kopma, İşçi Partisini model alarak kurulan PKK terör örgütü ile CHP’nin duygusal bağları ise hep oldu. En somut örnek ise 1989’da Paris’teki malum konferansa katıldıkları için SHP’den ihraç edilenlerin kurduğu HEP'lileri 1991 yılında SHP’nin kontenjanından meclise taşımaları oldu. Deniz Baykallı yıllarda terör uzantılarıyla arasına ciddi bir mesafe koyan CHP’nin iktidar hayallerini süslemek için kaset komplosuyla genel başkanı yapılan Kemal Kılıçdaroğlu’nun örtülü demlenme seanslarını, İmamoğlu-Özel çifti yarı açık yarı örtülü hale getirdi. Türk Güvenlik Güçleri’nin Irak ve Suriye dahil sahada teröre alan bırakmama taktiğine karşı terör uzantıları Suriye’de SDG makyajıyla, Irak’ta KYB ile işbirliği yaparak, Türkiye’de ise özellikle büyükşehirlerde CHP’nin rahminde büyüyerek, Türkiye’nin başına bela olmayı sürdürmek istiyorlar.

Kandil’den terör elebaşı Murat Karasu’nun talimatı üzerine İmamoğlu-Özel ortaklığına kapı aralayan DEM’liler Şanlıurfa, Adana, Mersin, İzmir gibi büyükşehirlerde kent uzlaşısına, Gebze’den CHP destekli başkan adayı olan TİP Başkanı Erkan Baş’ı da aldılar.

Kent uzlaşısının en önemli ayağı olan 39 ilçe, 783 mahalle ve 151 köyüyle yerel seçimlerde en büyük heyecanın yaşandığı İstanbul’da ise sistem iki taraflı işliyor. CHP’nin kesin kazanacağı veya kesin kaybedeceği 17 ilçede DEM kendi adaylarını çıkartıyor. AK Parti ile CHP arasında gidip gelmesi muhtemel 20 ilçede ise DEM’liler CHP listelerinden halka çaktırmadan seçilecekler. Hedef DEM’in büyükşehirde grup kurması. Kandil talimatlı ince ayar işçiliğine göre, DEM Beykoz, Kadıköy, Sultanbeyli, Ümraniye, Adalar, Arnavutköy, Esenler, Gaziosmanpaşa, Kağıthane, Sultangazi, Beşiktaş, Bakırköy, Başakşehir, Beylikdüzü, Güngören, Küçükçekmece ve Büyükçekmece’de kendi adaylarıyla yarışıyor. Malumunuz olduğu üzere Güngören’in CHP’li belediye başkan adayını istifa ettirmişler yerine de kendi istedikleri bir adayı CHP’ye dayatmışlardı.

Pekiyi, DEM’in aday çıkarmadığı 20 ilçede plan nasıl işleyecek. Yine DEM’in arzusu üzerine CHP’nin aday değiştirdiği Eseryurt’ta tam 17 DEM’li CHP listelerinden meclis üyesi adayı gösterildi. Üsküdar’da seçilmesi muhtemel 3 ve 11. Sıralı meclis üyesi aday listesine DEM’liler dahil edildi. Eyüp Sultan’da yine DEM’liler İkinci ve dokuzuncu sıradan CHP listelerinde yer alıyorlar. Diğer ilçelerde de aynı. Bu 20 ilçenin tamamında DEM’liler Büyükşehir Belediye Meclis üyesi olabilecekleri ilk beş veya ilk dördüncü sıradan aday gösterildiler. Bununla da kalmayıp en az bir adaylarını da ilçe belediye meclislerinde seçilecek şekilde adaylaştırdılar. Üsküdar Belediye Başkan adayını Rahmi Koç’un tavsiyesiyle listeye alan İmamoğlu, birinci sıradan AK Parti artığını, üçüncü sıraya da DEM’liyi koydu. 20 ilçede CHP’ye oy verecek seçmen, kesinlikle ve kesinlikle PKK uzantısı DEM’li biri büyükşehir biri de ilçe belediyesi olmak üzere iki kişiyi meclise taşıyacak. DEM’in aday çıkarmayıp CHP listelerinde saklandığı ilçeler ise, Ataşehir, Avcılar, Bağcılar, Bahçelievler, Bayrampaşa, Beyoğlu, Çatalca, Çekmeköy, Esenyurt, Eyüpsultan, Fatih, Kartal, Maltepe, Pendik, Sancaktepe, Sarıyer, Silivri, Şile Şişli, Tuzla, Üsküdar, Zeytinburnu şeklinde sıralandı.

Şeriatı baş tacı eden Saadet Partisi ile Şeriat düşmanlarının yuvalandığı CHP’yi gizli açık ortak haline getiren yegane motivasyon ile Türkiye’nin kurucu değerlerini sahiplendiğini söyleyen CHP ile Türkiye’yi bölmeye çalışan silahlı terör örgütünün siyasi kanadı DEM’i bir araya getiren Tayyip Erdoğan şahsında (Türkiye) düşmanlığı. Saadet ve Gelecekliler CHP listelerinden meclise girdikten sonra birleşerek grup kurmuşlar, gruptan bir vekil ölüm nedeniyle eksilince de eksiği CHP Kütahya Milletvekili Ali Fazıl Kasap tarafından doldurulmuştu.

31 Mart seçimlerine damga vuracak olan ise, Kemalizmi kalkan yaparak bu milletin batı hegemonyasında sömürülmesi için çalışan 28 Şubat’ın baş aktörü Sabatay zümre ile Cumhur ittifakının temsil ettiği milli yapının çatışması. CHP’ye çöreklenerek, iktidar için her türlü şer yapıyla işbirliği yapan Sabatay yapının B planı ise, İmamoğlu’nun seçilememesi halinde AK Parti’nin içerden kuşatılması. İspark gibi araba sahiplerinden tıkır tıkır para toplayan bir kuruluşa bile zarar ettirme becerisini gösteren İmamoğlu siyasi geleceğini DEM’lilere teslim etti. Tabiki karşılıksız değil. Seçmen sandıkta dur demezse İstanbul’u paylaşacaklar. Sadece Boğaziçi İmar Müdürlüğü kanalıyla mütahitlerden kopartılan meblağı anlatsak ağzınız uçuklar. Özel-İmamoğlu ortaklığı CHP’ye terör örgütüne taşıyıcı annelik yaptırıyor. Çek bir İmamoğlu DEM’li olsun…. Vesselam…..

QOSHE - ​Taşıyıcı anne - İsmail Zelvi
menu_open
Columnists Actual . Favourites . Archive
We use cookies to provide some features and experiences in QOSHE

More information  .  Close
Aa Aa Aa
- A +

​Taşıyıcı anne

24 11
26.02.2024

Çek bir İmamoğlu demli olsun. Cumhuriyet dönemi Türk siyasi tarihinde Demokrat Parti dahil bütün partilerin anası olan CHP’nin 31 Mart Yerel Seçimlerine giderken ne kadar DEM’leneceği gündemi meşgul ediyor. Münih Güvenlik Konferansı (İzmir CHP Milletvekili Gökçe Gökçen’in görevi), G20 Dışişleri Bakanları toplantıları, Ukrayna’daki gelişmeler, Gazze’de yapılan soykırım, Milli Muharip Uçağımız KAAN’ın gökyüzü ile buluşması, Akıncı’nın hareketli deniz hedefini vurması, hatta ve hatta Abdurrahman Dilipak’ın dillendirdiği, Türkiye Gazetesi’nin manşet yaptığı, Halk TV gibi CHP şakşakçısı kanalların Emin Şirin, Nurettin Veren gibi isimleri ekranlara çıkartarak gündeme taşıdıkları darbe hazırlık söylemleri bile kamuoyunu CHP’nin DEM’lenmesi kadar ilgilendirmiyor.

CHP’nin sol terör örgütleriyle içli dışlı olmasını 1970’lerin Türkiye’sinden biliyoruz. Güya Türk Solundan kopma, İşçi Partisini model alarak kurulan PKK terör örgütü ile CHP’nin duygusal bağları ise hep oldu. En somut örnek ise 1989’da Paris’teki malum konferansa katıldıkları için SHP’den ihraç edilenlerin kurduğu HEP'lileri 1991 yılında SHP’nin kontenjanından meclise taşımaları oldu. Deniz Baykallı yıllarda terör uzantılarıyla arasına ciddi bir mesafe koyan CHP’nin iktidar hayallerini süslemek için kaset komplosuyla genel başkanı yapılan Kemal Kılıçdaroğlu’nun örtülü demlenme seanslarını, İmamoğlu-Özel çifti yarı açık yarı örtülü hale getirdi. Türk Güvenlik Güçleri’nin Irak ve Suriye dahil sahada teröre alan bırakmama taktiğine karşı terör uzantıları Suriye’de SDG makyajıyla, Irak’ta KYB ile işbirliği yaparak, Türkiye’de ise özellikle büyükşehirlerde CHP’nin rahminde büyüyerek, Türkiye’nin başına bela olmayı sürdürmek istiyorlar.

Kandil’den terör elebaşı Murat Karasu’nun talimatı üzerine İmamoğlu-Özel ortaklığına kapı........

© Milat


Get it on Google Play