Vesayetler birçok alanda bittiği gibi ödül dağıtımında da son buldu. Artık millî ve manevi değerlere bağlı kişi ve kurumlar da hak ettikleri ödülleri alabiliyor.

Bundan 20-30 sene öncesine kadar ödüller de Türkiye’de vesayet altındaydı. Ve bir iki kuruluşun dışındaki bütün kurumlar ödülleri kendi yandaşlarına, yoldaşlarına veriyorlardı. Bazı yazarlar adına düzenlenen ödüller de dünyaya sadece sol-sosyalist gözle bakanlara sunuluyordu. Türkiye’nin ‘en büyük kitap fuarı’ olma iddiasındaki kuruluş, 40 yıl boyunca milliyetçi, muhafazakâr ve dindar hiçbir sanatçıya, yazara ‘onur ödülü’ vermedi. Gerçi yerli ve millî anlayışa bağlı olanların böyle bir ‘onur’a ihtiyaçları yoktu, zira onların şerefi kendilerine yeterdi. Ama ‘tarafsız’ olma iddiasındaki bir fuar organizasyonunun bu kadar yanlı ve haksız davranışı, çok ibretlidir. Üçüncü sınıf şair ve yazarlarla sanatçılara bol keseden ödüller dağıttıkları hâlde Necip Fazıl’ı, Cemil Meriç’i, Mehmet Kaplan’ı, Tarık Buğra’yı, Ahmet Kabaklı’yı, Sezai Karakoç’u, Mustafa Necati Sepetçioğlu’nu, Mehmed Niyazi’yi, Yavuz Bahadıroğlu’nu ve diğer birçok büyük yazar ve şairimizi görmediler, görmek istemediler. Zira bu isimler sağ görüşlüydü ve onlara göre sakıncalıydı. Ama bu haksızlıklar son buldu ve şükürler olsun ki tekel kırıldı.

ARTIK DEVİR DEĞİŞTİ

1970 ve 80’li yıllarda, İstanbul’da Türkiye Millî Kültür Vakfı’nın verdiği mükâfatları görüyoruz. Hemen ardından merkezi Ankara olan Türkiye Yazarlar Birliği hakkaniyet üzerine ödüller vermeye başladı. Mükâfatlar sahiplerine düzenlenen merasimlerde takdim edildi. Şüphesiz bu iki müesseseye karşılık sol kesimde onlarca kurum, rastgele ve genelde taraflı olarak ödül dağıtmaya devam etti. Hatta bu şaibeli ödül dağıtımının ardından çeşitli tartışmaların yaşandığına da şahit olduk. Medyaya egemen olan güçler, dağıttıkları ödüllerle de kültür sanat gündemini belirliyorlardı. Ödüllerde sansürcü zihniyet döneminin bitmesi sevindiricidir. TYB’nin ardından kurulan Türkiye’nin önemli kurumlarından Edebiyat Sanat ve Kültür Araştırmaları Derneği (ESKADER) de 2008 yılından itibaren kültür ve sanatın çeşitli alanlarında ödüller vermeye başladı. Bu çalışmalar, yıllarca aksamadan devam etti. Benim Kurucu Başkanı olduğum ESKADER, ödül meselesini son derece ciddiye aldı. Öncelikle yıl boyunca yayımlanan kitaplar, vizyona giren filmler, müzik alanında üretilen eserler, sahnelenen oyunlar, açılan sergiler dikkatle takip edildi. Ödül seçiminde hep “liyakat” esas alındı. Hem kültür ve sanatımıza hizmet etmiş çınarlar hatırlandı, hem de başarılı eserleriyle temayüz eden genç sanatçılar unutulmadı. Dolayısıyla ESKADER Ödülleri, her yıl kültür sanat dünyasında geniş şekilde konuşuldu. Bu alanın yetkin kişileri, ödül seçimlerini genelde beğendi. Ödül kurumunun son 20 yılda irtifa kazandığını söylemek lazım. Bilhassa Cumhurbaşkanlığı Kültür Sanat Büyük Ödülleri, Kültür ve Turizm Bakanlığı Ödülleri, Necip Fazıl Ödülleri ile İlim Yayma Ödülleri, bu alanın hareketlenmesine, canlanmasına, bereketlenmesine vesile oldu.

BÜYÜK BİR HEYECAN YAŞANDI

“Asrın Deprem Felaketi” dolayısıyla ertelenen “ESKADER 2022 Kültür Sanat Ödülleri”, gecikmeli olarak dün sahiplerini buldu. Titiz araştırma ve inceleme döneminden sonra tespit edilen mükâfatlar, Fatih Belediyesi’ne bağlı olarak hizmet veren Fatih Kültür Sanat Merkezi’nde sahiplerine takdim edildi. Buna göre 2022 yılı için 24 dalda 27 kişi ve kuruma ödül verildi. 15. Yılını idrak eden ESKADER’in Yönetim Kurulu, dernek üyeleri ve kültür sanat çevresinden birçok kişinin katkılarıyla hazırlanan ödül listesi, salonda bulunan dinleyiciler tarafından da çok beğenildi. Yapılan seçimler sonucunda. “Üstün Hizmet Ödülleri”ne Prof. Dr. Abdullah Uçman, Prof. Dr. Mertol Tulum ve Dr. Aydın Yüksel, “Özel Ödül” için ise Prof. Dr. Ramazan Şeşen seçilmişti. Her dört isim de ilim hayatına değerli katkılarından ve verdikleri eserlerden dolayı ödüle lâyık bulundu. Edebiyat alanındaki çalışmaları, makaleleri ve eserleriyle Dr. Necmettin Turinay ve Prof. Dr. Nazım H. Polat taltif edilmişti. Gazetemizin köşe yazarı Ali Bal, birer deneme tadında okunan ve çok sevilen yazıları münasebetiyle seçilmişti. Konya’daki kültürel faaliyetlerin önemli adı Ahmet Köseoğlu, yayın dünyamızın aksakalı kabul edilen ve hatıraları zevkle okunan Ebubekir Erdem, hat sanatımıza büyük hizmetleriyle tanınan Prof. Dr. Savaş Çevik bu hizmetleriyle hatırlandılar. Ses dünyamıza “İrfan Türküleri”ni kazandıran, sesi ve yorumuyla gönülleri fetheden Ender Doğan, şüphesiz ödüllendirilmeyi ziyadesiyle hak ediyordu. Fahri Tuna portre ve gezi yazıları ile gençler için düzenlediği kurslar ve atölyelerle tanınan bir edebiyat-kültür adamı. Ahmet Murat ise TRT2’de hazırlayıp sunduğu edebiyat programlarıyla seyircilerin büyük beğenisini her zaman kazanmış bir şair ve yazar. Büyük salgında bazı kültür sanat dergileri kapanırken Şiraze ayakta durmayı başarmıştı. Bursa’nın bu seçkin dergisini hazırlayanlar, devamlı olarak alın teri döktü, göz nuru akıttı ve Şiraze’yi irfanımıza armağan etmeye devam etti. Şiraze, bu vasfıyla, “Yılın Kitap Kültür Dergisi” olarak seçilmişti. Usta sinemacıların ve meraklı seyircilerin çok beğendiği “Tay”, “En İyi Film” olarak belirlenmişti. “Şehir ve Kültür” dalında Balıkesir Belediyesi ve Millet Kütüphanesi ile Ahmet Kot seçilmişti. Balıkesir’i bir kültür şehrine dönüştüren ve düzenli olarak önemli faaliyetlerin merkezi hâline getiren ekip, her türlü alkışı zaten birkaç yıldan beri alıyordu. Bir başka önemli hizmet de “Kitap Kültürü” alanındaydı. Anadolu Mektebi’nin kurucusu Prof. Dr. Sami Güçlü hayatını “vatan sathını bir mektep yapmak” için adamıştı. Anadolu’muz, hakikaten bu üstün gayretlerle kutlu bir mektebe dönüşüyordu. Yayıncılık zor zenaat. Ama bu “mukaddes yük”ün hamalı olmak isteyen gönüllüler var. Hayri Ataş, bu müstesna ve idealist yayıncılarımızdan. Kurucusu olduğu Post Yayınları, “Yılın Yayınevi”si seçilmişti. “Kurum” dalında Türk Kültürüne Hizmet Vakfı öne çıkıyordu. En uzun ömürlü vakıflarımızdan biri olarak hayırlı hizmetlerine aralıksız devam ediyordu. Tabii verilen her ödülün bir gerekçesi var. Biz burada özetini geçtik. Şimdi, sahiplerine verilen ESKADER 2022 Kültür Sanat Ödülleri’nin tam listesini görelim:

Araştırma-İnceleme: Üç İsim Dört Mevsim, Dr. Necmettin Turinay, Ketebe Yayınları.

Armağan Kitap: Prof. Dr. Nazım H. Polat Kitabı, Türk Edebiyatı Vakfı Yayınları. Editörler: Tayfun Haykır, Dinçer Apaydın ve Merve Akbaş.

Biyografi: Mehmet Genç Bir Âlimin Hayat ve İlim Serencamı, Prof. Dr. Abdullah Mesud Küçükkalay, Ötüken Neşriyat.

Çocuk Yayınları: Kardeş Şehirler Seti, Diyanet Vakfı Yayınları.

Deneme: Seslerden Uzakta, Prof. Dr. Mustafa Kurt, Çolpan Kitap.

Dergi: Şiraze (kitap kültürü dergisi)

Düşünce: Avrupa Türkleri Üzerine Düşünceler, Veyis Güngör, Çizgi Yayınları.

Gazete Köşe Yazarlığı: Ali Bal, Milat Gazetesi.

Gezi: Kendini Arayan Şehir, Ahmet Köseoğlu, Çizgi Yayınları.

Hatıra: Cağaloğlu’nda Bir Yayıncı Portresi, Ebubekir Erdem, Erdem Yayınları.

Hikâye: Hasar Raporu, Özlem Metin, Şule Yayınları.

Kitap Kültürü: Anadolu Mektebi - Prof. Dr. Sami Güçlü.

Kitap Yayıncılığı: Post Yayınları, Hayri Ataş.

Klasik Türk İslam Sanatları: Dr. Savaş Çevik (Hattat)

Kurum: Türk Kültürüne Hizmet Vakfı. (Başkan: Av. Şerafettin Yılmaz)

Müzik: Ender Doğan – “İrfan Türküleri”.

Portre: Kırklanmış Portreler, Fahri Tuna, Hece Yayınları.

Roman: Ben Gönen’de Doğdum, Salim Nizam, Ötüken Neşriyat.

Sinema: “Tay” filmi. Yönetmen Nurullah Yemlihan.

Şehir ve Kültür: Balıkesir Belediyesi ve Millet Kütüphanesi ile Ahmet Kot.

Şiir: Yer Çok ve Adımlarımız, A. Samet Atılgan, Dergâh Yayınları.

Televizyon Programcılığı: “Edebiyat Söyleşileri” Ahmet Murat, TRT2.

Üstün Hizmet Ödülleri: Prof. Dr. Abdullah Uçman, Prof. Dr. Mertol Tulum, Dr. Aydın Yüksel. Özel Ödül: Prof. Dr. Ramazan Şeşen.

YENİ YILIN (2023) ÖDÜLLERİ DE AÇIKLANDI

Fatih’te dün hakikaten büyük bir heyecan yaşandı ve ESKADER 2022 Ödülleri dağıtılırken salonu dolduranlar, büyük bir heyecanla töreni takip etti. Günün sürprizi ise 2023 yılının ödüllerinin açıklanması oldu. Yeni ödüller, ESKADER Başkanı Fatma Ersem Yargıcı tarafından okundu. Yeni listede yazarımız Selvigül Kandoğmuş Şahin, ‘gezi’ dalında Kadim Şehirler isimli eseriyle ödüle layık bulundu. Yeni tören, 2024 yılının Nisan ayında yapılabilecek.

İşte 2023 yılı için belirlenen ESKADER 2023 Ödülleri’nin türleri ve sahipleri: Araştırma: İnkılâp Edebiyatı, Şerif Eskin, Dergâh Yayınları. Biyografi: Son Şeyhü’l-Muharirin Ahmet Kabaklı, Erol Ülgen. Çizgi: Osman Suroğlu. Çocuk Edebiyatı: Bir Kardeşlik Bildirisi Yaz Yıldızlara, Vural Kaya, Şule Çocuk. Deneme: Sular Mürekkep Olsa, Bayram Bilge Tokel, Muhit Kitap. Dergi: Yitik Söz (Kahramanmaraş). Dil: Türkçenin Rumeli Yakası, Leyla Şerif Emin, Büyüyen Ay Yayınları. Gezi: Kadim Şehirler, Selvgiül Kandoğmuş Şahin, Okur Kitap. Günlük: Bir Hac Yolculuğunun Günlükleri, Abbas Hilmi Erhan, Dergâh Yayınları. Hatıra: Sahaflar Çarşısında Görüp İşittiklerim, Turan Türkmenoğlu, Ötüken Neşriyat. Hikâye: Müzmin Susuzluk, Halil Ziya Doğruöz, Ötüken Neşriyat. Klasik Sanatlar: Hattat Kâmil Nazik. Müzik: Taş Plak Türkü Külliyatı, Salih Turhan, Darül Elhan Halk Müziği Külliyatı. Portre: Simalar ve Dünyalar, Bekir Sıddık Soysal, Bengü Yayınları. TV Programı: Anıların İzinde, Fehmi Atay, Vav Televizyonu. Roman: Sır Nihan Oldu, Şule Köklü, Şule Yayınları. Sinema: Bir Tutam Karanfil, Yönetmen ve senarist: Bekir Bülbül. Şehir Kitabı: Niğde Şehrengizi, Alper Lütfi Göncü, Kent Araştırmaları Enstitüsü. Şiir: Gözağaç, İsmail Karakurt, Kayıt kitap. Tarih: Cumhuriyetin 100. yılında Türk Tarihçileri, Prof. Dr. Tuncer Baykara, Bilgeoğuz Yayınları. Tenkit: Eleştirinin Eleştirisi, Mehmet Narlı, Muhit Kitap. Üstün Hizmet Ödülleri: Prof. Dr. Mehmet Maksudoğlu, Prof. Dr. Zeynep Kerman, Haşim Vatandaş. Özel Ödül: Prof. Dr. Birol Emil.

QOSHE - Ödüllerde de vesayet dönemi… - Mehmet Nuri Yardım
menu_open
Columnists Actual . Favourites . Archive
We use cookies to provide some features and experiences in QOSHE

More information  .  Close
Aa Aa Aa
- A +

Ödüllerde de vesayet dönemi…

22 7
24.12.2023

Vesayetler birçok alanda bittiği gibi ödül dağıtımında da son buldu. Artık millî ve manevi değerlere bağlı kişi ve kurumlar da hak ettikleri ödülleri alabiliyor.

Bundan 20-30 sene öncesine kadar ödüller de Türkiye’de vesayet altındaydı. Ve bir iki kuruluşun dışındaki bütün kurumlar ödülleri kendi yandaşlarına, yoldaşlarına veriyorlardı. Bazı yazarlar adına düzenlenen ödüller de dünyaya sadece sol-sosyalist gözle bakanlara sunuluyordu. Türkiye’nin ‘en büyük kitap fuarı’ olma iddiasındaki kuruluş, 40 yıl boyunca milliyetçi, muhafazakâr ve dindar hiçbir sanatçıya, yazara ‘onur ödülü’ vermedi. Gerçi yerli ve millî anlayışa bağlı olanların böyle bir ‘onur’a ihtiyaçları yoktu, zira onların şerefi kendilerine yeterdi. Ama ‘tarafsız’ olma iddiasındaki bir fuar organizasyonunun bu kadar yanlı ve haksız davranışı, çok ibretlidir. Üçüncü sınıf şair ve yazarlarla sanatçılara bol keseden ödüller dağıttıkları hâlde Necip Fazıl’ı, Cemil Meriç’i, Mehmet Kaplan’ı, Tarık Buğra’yı, Ahmet Kabaklı’yı, Sezai Karakoç’u, Mustafa Necati Sepetçioğlu’nu, Mehmed Niyazi’yi, Yavuz Bahadıroğlu’nu ve diğer birçok büyük yazar ve şairimizi görmediler, görmek istemediler. Zira bu isimler sağ görüşlüydü ve onlara göre sakıncalıydı. Ama bu haksızlıklar son buldu ve şükürler olsun ki tekel kırıldı.

ARTIK DEVİR DEĞİŞTİ

1970 ve 80’li yıllarda, İstanbul’da Türkiye Millî Kültür Vakfı’nın verdiği mükâfatları görüyoruz. Hemen ardından merkezi Ankara olan Türkiye Yazarlar Birliği hakkaniyet üzerine ödüller vermeye başladı. Mükâfatlar sahiplerine düzenlenen merasimlerde takdim edildi. Şüphesiz bu iki müesseseye karşılık sol kesimde onlarca kurum, rastgele ve genelde taraflı olarak ödül dağıtmaya devam etti. Hatta bu şaibeli ödül dağıtımının ardından çeşitli tartışmaların yaşandığına da şahit olduk. Medyaya egemen olan güçler, dağıttıkları ödüllerle de kültür sanat gündemini belirliyorlardı. Ödüllerde sansürcü zihniyet döneminin bitmesi sevindiricidir. TYB’nin ardından kurulan Türkiye’nin önemli kurumlarından Edebiyat Sanat ve Kültür Araştırmaları Derneği (ESKADER) de 2008 yılından itibaren kültür ve sanatın çeşitli alanlarında ödüller vermeye başladı. Bu çalışmalar, yıllarca aksamadan devam etti. Benim Kurucu Başkanı olduğum ESKADER, ödül meselesini son derece ciddiye aldı. Öncelikle yıl boyunca yayımlanan kitaplar, vizyona giren filmler, müzik alanında üretilen eserler, sahnelenen oyunlar, açılan sergiler dikkatle takip edildi. Ödül seçiminde hep “liyakat” esas alındı. Hem kültür ve sanatımıza hizmet etmiş çınarlar hatırlandı, hem de başarılı eserleriyle temayüz eden genç sanatçılar unutulmadı. Dolayısıyla ESKADER Ödülleri, her yıl kültür sanat dünyasında geniş şekilde konuşuldu. Bu alanın yetkin kişileri, ödül seçimlerini genelde beğendi. Ödül kurumunun son 20 yılda irtifa kazandığını söylemek lazım. Bilhassa Cumhurbaşkanlığı Kültür Sanat Büyük Ödülleri, Kültür ve Turizm Bakanlığı Ödülleri, Necip Fazıl Ödülleri ile İlim Yayma Ödülleri, bu alanın hareketlenmesine, canlanmasına, bereketlenmesine vesile oldu.

BÜYÜK BİR HEYECAN YAŞANDI

“Asrın Deprem Felaketi” dolayısıyla ertelenen “ESKADER 2022 Kültür Sanat Ödülleri”, gecikmeli olarak dün sahiplerini buldu. Titiz araştırma ve inceleme döneminden sonra tespit edilen mükâfatlar, Fatih Belediyesi’ne bağlı olarak hizmet veren Fatih Kültür Sanat Merkezi’nde sahiplerine........

© Milat


Get it on Google Play