Ülkemizde ücretlerde ayarlama her sene iki defa gündeme geliyor. Bu noktada altı aylık enflasyon artış oranı belirleyici oluyor. Ancak geçen sene de bu sene de işçi emeklilerinde yapılması düşünülen ayarlamanın önünde bir engel söz konusu değilken nedense konu geçen olduğu gibi bu sene de son altı aylık enflasyon belirlenmiş olduğu halde işçi emeklileri nedense beklemeye itildi. Niçin böyle oluyor diye bir sorunun akla gelmesi doğaldır. Ancak aynı durum nedense memur emeklilerine uygulanmıyor. Kısacası nedense zam ve zammın ne zaman yapılacağı hususunda bir belirsizlik oluşturuluyor. Böylece emekliler arasında bir ayrımın gündeme getirildiği anlamına geliyor. Niçin emeklilere zamlı maaş ödemek için devlet bir ya da iki ay kazanmış olsa ekonomik darboğaz gündemden çıkacak mı? Keşke çıksa. Bu ülkenin belirsizliklerden kurtulması, içine sürüklendiği ekonomik darboğazdan çıkması için kazanılan bu bir, iki aylık süre derde derman olmuyor. Aksine işçi emeklilerini sürekli olarak strese sürüklüyor. Çünkü konunun böylesine belirsizliğe itilmesi ister istemez emeklilerin alacağı zam miktarı ellerine geçmeden erimiş gitmiş oluyor.

Çünkü zammın ne zaman verilebileceği; bunun ötesinde ne kadar verilebileceği biliniyor. Böyle olunca en azından resmi ağızlardan işçi emeklilerine yapılacak zammın bilinmeyen yanı yok. Sadece yöneticilerin bir yandan memur emeklilerini sürekli gündemde tutarlarken, işçi emeklilerinin ücret artışlarının gündeme getirilmemeyle sanki özel bir gayret gösteriliyor. Bu ise ister istemez emekliler arasında bir ayrımın yapıldığını akla getiriyor. Bu ayrım sadece yapılacak artışın ilanında değil, emeklilere yapılan zam oranında da ortaya çıkıyor. Çünkü yapılan açıklamada, işçi emeklilerine yapılacak zammın yüzde 32, memur emeklilerine ise yüzde yaklaşık 49 olduğu bir ara gündeme geldi ama sanki açıklanan bu rakam bazıları tarafından fazla bulunmuş olacak ki, bir anda konu gündemin dışına itiliverdi. Şimdi son bir haftadır yapılacak zammın belli olması için Bakanlar Kurulu toplantısı bekleniyor. Çünkü Cumhurbaşkanı Erdoğan, yapılacak zammı açıklayacağı için belki başkanın iş yoğunluğundan kurtulması gerekiyor olabilir. Ancak böyle bir zammın açıklanması için ille Cumhurbaşkanı’nın iş yükünün hafiflemesi gerekir mi? Nasıl olsa açıklamayı yapacak olan da, son kararı verecek olan da Cumhurbaşkanı’dır. Bu bakımdan meselenin belirsizliğe itilmesi zaten çok güç şartlar altında hayatlarını sürdürmek durumunda olan işçi emeklilerinin alacakları zamlı maaşın iki ay geciktirilmesinin ülke ekonomisinin çıkmazdan çıkmasına bir katkısı olacağını düşünmek yanlış olacaktır. İşçi emeklilerinin sıkıntısından dikkatleri bir başka yöne çekmek için algı operasyonu yapılmasının kimseye bir faydası olmayacaktır, olmadığı da bir gerçek.

Bu noktada üzerinde durmak istediğim bir başka husus ise çalışan ve emekliler için yapılacak zammın fazlaca düşünülmesine ihtiyaç olmadığı halde sıra işçi emeklilerine gelince işler değişiyor. Kaldı ki, açlık ve yoksulluk sınırının altında ücret almakta olan işçi emeklilerinin içine yuvarlandıkları çıkmazdan kurtulmalarını sağlamak için özellikle işçi emeklilerine karşı iktidar sahiplerinin daha cömert olmaları gerekiyor. Çünkü “Memur emeklilerine karşı daha cömert davranılırken işçi emeklilerine niçin böyle davranılmıyor?” sorusunun da net bir cevabı bulunmuyor. Kaldı ki, memur emeklilerinin de bolluk içinde yüzdükleri yok. Onlar da ayın sonunu getirebilmek için yoğun bir çaba sarf ediyorlar. Bu bakımdan ülkenin sorununun sadece işçi emeklerine yapılacak zammın miktarından ibaret olmadığını, büyük bir bölümün asgari ücretin altında, geriye kalanlarının da açlık ve yoksulluk sınırı rakamının altında bir ücret aldıklarını unutmamak gerekiyor. Kısacası ülkede çalışanlar ve emekliler iktidar tarafından yoksulluğa mahkûm edilmiş durumdalar. Bu şartlarda yapılan ücret artışının sürüncemede bırakılması ayrı bir işkence olarak ortaya çıkıyor. Kaldı ki, ekonominin içinde bulunduğu çıkmazdan kurtulmasını işçi emeklileri sağlayacak değildir. İktidar sahipleri, böyle bir beklenti içindelerse bu zulüm olur.

QOSHE - Ekonomiyi İşçi Emeklileri Mi Kurtaracak? - Abdülkadir Özkan
menu_open
Columnists Actual . Favourites . Archive
We use cookies to provide some features and experiences in QOSHE

More information  .  Close
Aa Aa Aa
- A +

Ekonomiyi İşçi Emeklileri Mi Kurtaracak?

17 1
10.01.2024

Ülkemizde ücretlerde ayarlama her sene iki defa gündeme geliyor. Bu noktada altı aylık enflasyon artış oranı belirleyici oluyor. Ancak geçen sene de bu sene de işçi emeklilerinde yapılması düşünülen ayarlamanın önünde bir engel söz konusu değilken nedense konu geçen olduğu gibi bu sene de son altı aylık enflasyon belirlenmiş olduğu halde işçi emeklileri nedense beklemeye itildi. Niçin böyle oluyor diye bir sorunun akla gelmesi doğaldır. Ancak aynı durum nedense memur emeklilerine uygulanmıyor. Kısacası nedense zam ve zammın ne zaman yapılacağı hususunda bir belirsizlik oluşturuluyor. Böylece emekliler arasında bir ayrımın gündeme getirildiği anlamına geliyor. Niçin emeklilere zamlı maaş ödemek için devlet bir ya da iki ay kazanmış olsa ekonomik darboğaz gündemden çıkacak mı? Keşke çıksa. Bu ülkenin belirsizliklerden kurtulması, içine sürüklendiği ekonomik darboğazdan çıkması için kazanılan bu bir, iki aylık süre derde derman olmuyor. Aksine işçi emeklilerini sürekli olarak strese sürüklüyor. Çünkü konunun böylesine belirsizliğe itilmesi ister istemez emeklilerin alacağı zam miktarı ellerine geçmeden erimiş gitmiş oluyor.

Çünkü zammın ne zaman verilebileceği; bunun ötesinde ne kadar verilebileceği biliniyor. Böyle olunca en azından resmi ağızlardan işçi emeklilerine yapılacak zammın bilinmeyen yanı yok. Sadece yöneticilerin bir yandan memur emeklilerini sürekli gündemde........

© Milli Gazete


Get it on Google Play