Geçtiğimiz gün Millî Gazete’nin konuğu Saadet Partisi İstanbul büyükşehir belediyesi başkanı adayı Birol Aydın’dı. Birol Bey, Saadet Partisi İstanbul milletvekili. Parti sözcüsü... Gazetemiz İmtiyaz Sahibi ve Genel Müdürü Ömer Yüksel Özek, gazetemiz Genel Yayın Yönetmeni Mustafa Kurdaş ve gazete çalışanları ile hasbihal etti.

“Hayırlı olsun” dileklerimizi ilettik.

Birol Bey’e sohbet esnasında, “1 Nisan 2024’te İstanbul Büyükşehir Belediyesi Başkanlığı koltuğuna oturduğunuzda ilk 5 icraatınız ne olacak?” sorusunu yönelttiğimde çarpıcı, bir o kadar dikkat ve ilgi çeken bir anekdot anlattı. Okuyalım;

“1965-1971 ve 1975-1977 arasında dışişleri bakanlığı yapan İhsan Sabri Çağlayangil, bir toplantı sırasında kurmaylarına bir soru yöneltir;

- “İnsanın en önemli yeri neresidir?”

Tabii, kurmaylar şaşırır! Kimi kalp der, kimi beyin der, kimi göz der, kimi eli-ayağı der. Organları birer birer sayarlar.

- “Hayır!” der, İhsan Sabri Çağlayangil; “İnsanın en önemli yeri ‘ağrıyan yeri’dir.”

- “Ve bizim şu an en önemli ağrıyan yerimiz Kıbrıs’tır…”

***

Bir not olarak eklemek gerekirse; bu anekdotun geçtiği tarihte, -1965-1971 yılları arasında- henüz Kıbrıs Barış Harekâtı gerçekleşmediğinden, Kıbrıs’ta Türklere yönelik katliamlar devam ettiğinden, Türkiye Cumhuriyeti’nin en önemli meselelerinden birisi Kıbrıs meselesidir ve konu T.C. Dışişleri Bakanlığı’nın kesintisiz gündemindedir.

“BAŞKA BİR İSTANBUL MÜMKÜN!”

Saadet Partisi İstanbul büyükşehir belediyesi başkanı adayı Birol Aydın’ın anlattığı bu anekdotun ne manaya geldiğine dönecek olursak; Birol Bey,

* “Başka Bir İstanbul Mümkün” sloganıyla yola çıktıklarını ve “insana dokunacaklarını” ifade etti.

* Millî Görüş belediyeciliğinde bunu ispat ettiklerini, kerametin kişilerde değil, uygulanan sistemde olduğunu anlattı.

* 30 farklı ilde Millî Görüş belediyeciliğini uyguladıklarını ve başarılı olduklarını dile getirdi.

* “Kayseri’de, Kahramanmaraş’ta, Sivas’ta, Konya’da, Çorum’da ve daha birçok ilimizde başardık. Bu şehirde evladının istediği şeyi alamadığı için, mahcubiyetinden dolayı gece 12’den sonra evine gitmek zorunda kalan babalar var. İstanbul’un sorunlarını çözmeye talibiz” cümleleri Birol Bey’e ait.

* Bir hususun altını da çizdi, Birol Bey; “İstanbul huzur şehri olsun istiyoruz. Besmelemizi çekip ihlâsla işimize koyulacağız. Bereket, azın çoğa yetmesidir. Bereket olması için de dürüstlük lazımdır. Bizim siyaset anlayışımız budur.” Bu mega şehirde özellikle uyuşturucu müptelasına dikkat çekti.

* Bir çalışmalarından da kısaca söz etti, Birol Bey; “İstanbul’un 963 mahallesi var. Bu mahallelerdeki en önemli 963 sorunu tespit ettik. Bunları da açıklayacağız…”

Anladığım kadarıyla, Saadet Partisi İstanbul büyükşehir belediyesi başkanı adayı Birol Aydın ve ekibi, çok uzak olmayan bir tarihte İstanbul’la ilgili proje ve planlarını medyaya açıklayacak.

Hayırlara vesile olması temennisiyle…

PUTİN, AMERİKALI GAZETECİ İLE DALGA MI GEÇTİ?

Neden söylüyorum böyle? Şunun için;

Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin, 2019 yılından bu yana, yani 5 yıl aradan sonra, ilk kez Batılı bir gazeteciye açıklamalarda bulundu.

Eski FOX News sunucusu Tucker Carlson, Putin'le Kremlin'de bir araya gelerek röportaj gerçekleştirdi.

“ABD'nin Putin'i duymaya ihtiyacı var” sözleriyle… Gazetecilik anlamında önemli bir çalışmaydı…

Röportajın detaylarında çok dikkat çeken bir bölüm var! Okuyalım;

Putin, eski ABD Başkanı Bill Clinton ile gerçekleştirdiği bir görüşmede kendisine “Rusya'nın NATO’ya katılma seçeneğini düşünsek olmaz mı?” diye sorduğunda, “Biliyor musun, ilginç bir soru, bence olur!” cevabını vermiş!

Putin, devamında şunları aktarmış, Amerikalı gazeteciye;

“Ancak biraz sonra onunla akşam yemeğinde buluştuğumuzda bana “Biliyor musun, ekibimle konuştum, hayır, şu an itibarıyla böyle bir şey mümkün değil!” dedi. “Olur” cevabını verseydi yakınlaşma süreci başlardı ve eninde sonunda partnerlerimizin bu konudaki samimiyetine emin olsaydık bu (Rusya’nın NATO’ya katılması) gerçekleşebilirdi. Ama olmamıştı. Peki, olmamışsa olmamış ne diyelim!”

***

Bu açıklamanın özeti şu; Putin, Rusya’nın NATO’ya katılmasını talep etti, ABD Başkanı Clinton da ‘şimdilik hayır!’ cevabını verdi!

* KGB’de 15 yıl görev yapan, eski KGB ajanı olan Putin!

* 1998’de Rusya’da faaliyet gösteren istihbarat teşkilatı FSB'nin direktörü olan Putin!

* Neredeyse tüm hayatında NATO, CIA ile mücadele eden Putin!

* NATO'nun Rusya'ya sınırı olan ülkelere doğru genişlemesini savaş gerekçesi olarak sayan Putin!

* Siyasi hayatı boyunca Bill Clinton, George W. Bush, Barack Obama, Donald Trump ve Joe Biden olmak üzere 5 ABD başkanı gören Putin!

***

Bu Putin, NATO’ya girmek için çaba mı gösterdi?

Putin, Amerikalı gazeteci ile dalga mı geçti, acaba?

Sizce!..

YUSUF ÇIKARSA KUYUDAN

Yusuf çıkarsa kuyudan

Sömürü çarkı duracak

Yusuf çıkarsa kuyudan

Adil Düzen kurulacak

***

Yusuf çıkarsa kuyudan

Bulanık su durulacak

Yusuf çıkarsa kuyudan

Kirli eller vurulacak

***

Yusuf çıkarsa kuyudan

Ambar zahire dolacak

Yusuf çıkarsa kuyudan

Bolluk bereket olacak

***

Yusuf çıkarsa kuyudan

Zakkum çiçeği solacak

Yusuf çıkarsa kuyudan

Caddeler gülle dolacak

***

Yusuf çıkarsa kuyudan

Dereler su kaynayacak

Yusuf çıkarsa kuyudan

Susuz kimse kalmayacak

***

Yusuf çıkarsa kuyudan

Güneş yeniden doğacak

Yusuf çıkarsa kuyudan

Işık zulmeti boğacak

***

Yusuf çıkarsa kuyudan

Göller maya tutacak

Yusuf çıkarsa kuyudan

Mucize sihri yutacak

***

Yusuf çıkarsa kuyudan

Hakkın yardımı gelecek

Yusuf çıkarsa kuyudan

Tüm tağutlar devrilecek

***

Yusuf çıkarsa kuyudan

Kör düğümler çözülecek

Yusuf çıkarsa kuyudan

Açgözlüler üzülecek

(Yavuz Mercan)

QOSHE - Birol Aydın'ın anlattığı anekdot! - Adnan Öksüz
menu_open
Columnists Actual . Favourites . Archive
We use cookies to provide some features and experiences in QOSHE

More information  .  Close
Aa Aa Aa
- A +

Birol Aydın'ın anlattığı anekdot!

7 0
12.02.2024

Geçtiğimiz gün Millî Gazete’nin konuğu Saadet Partisi İstanbul büyükşehir belediyesi başkanı adayı Birol Aydın’dı. Birol Bey, Saadet Partisi İstanbul milletvekili. Parti sözcüsü... Gazetemiz İmtiyaz Sahibi ve Genel Müdürü Ömer Yüksel Özek, gazetemiz Genel Yayın Yönetmeni Mustafa Kurdaş ve gazete çalışanları ile hasbihal etti.

“Hayırlı olsun” dileklerimizi ilettik.

Birol Bey’e sohbet esnasında, “1 Nisan 2024’te İstanbul Büyükşehir Belediyesi Başkanlığı koltuğuna oturduğunuzda ilk 5 icraatınız ne olacak?” sorusunu yönelttiğimde çarpıcı, bir o kadar dikkat ve ilgi çeken bir anekdot anlattı. Okuyalım;

“1965-1971 ve 1975-1977 arasında dışişleri bakanlığı yapan İhsan Sabri Çağlayangil, bir toplantı sırasında kurmaylarına bir soru yöneltir;

- “İnsanın en önemli yeri neresidir?”

Tabii, kurmaylar şaşırır! Kimi kalp der, kimi beyin der, kimi göz der, kimi eli-ayağı der. Organları birer birer sayarlar.

- “Hayır!” der, İhsan Sabri Çağlayangil; “İnsanın en önemli yeri ‘ağrıyan yeri’dir.”

- “Ve bizim şu an en önemli ağrıyan yerimiz Kıbrıs’tır…”

***

Bir not olarak eklemek gerekirse; bu anekdotun geçtiği tarihte, -1965-1971 yılları arasında- henüz Kıbrıs Barış Harekâtı gerçekleşmediğinden, Kıbrıs’ta Türklere yönelik katliamlar devam ettiğinden, Türkiye Cumhuriyeti’nin en önemli meselelerinden birisi Kıbrıs meselesidir ve konu T.C. Dışişleri Bakanlığı’nın kesintisiz gündemindedir.

“BAŞKA BİR İSTANBUL MÜMKÜN!”

Saadet Partisi İstanbul büyükşehir belediyesi başkanı adayı Birol Aydın’ın anlattığı bu anekdotun ne manaya geldiğine dönecek olursak; Birol Bey,

* “Başka Bir İstanbul Mümkün” sloganıyla yola çıktıklarını ve “insana dokunacaklarını” ifade etti.

* Millî Görüş belediyeciliğinde bunu ispat ettiklerini, kerametin kişilerde değil, uygulanan sistemde olduğunu anlattı.

* 30 farklı ilde Millî Görüş belediyeciliğini uyguladıklarını ve başarılı olduklarını dile getirdi.

*........

© Milli Gazete


Get it on Google Play