Yazımı teslim ettiğim saatlerde oy verme işlemleri devam ediyordu. Bu sebeple dün gerçekleştirilen mahalli seçim sonuçlarıyla ilgili yorum yapamıyorum.

İnşallah bir sonraki yazıda konuyla ilgili görüş ve düşüncelerimi daha fazla aktaracağım.

***

31 Mart 2024 Mahalli Seçimleri ile ilgili olarak şu hususları zikretmek isterim;

*Daha önce de yazdığım gibi kavgasız, gürültüsüz, tartışmasız bir seçim olması en büyük dileğim.

* Sandıklardan çıkacak sonuç vatandaşın iradesidir ve meşrudur. Bu meşru sonuca herkesin saygı göstermesi elzemdir.

* Temennilerim şudur; seçilen belediye başkanları, israfa dikkat etsin… Şatafata dur desin. 1 kuruşun bile hesabını düşünsün.

* Seçilen belediye başkanları, tüyü bitmedik yetimin hakkını korusun, yemesin.

* Seçilen belediye başkanları, rüşvete ‘dur’ desin.

* Seçilen belediye başkanları, ihaleleri sadece kendisine, partisine yakın kişilere vermesin, hakkı olan alsın, layık olan alsın. 5 liralık iş 25 liraya ihale edilmesin.

* Seçilen belediye başkanları, partizanlık yapmasın. Yakınlarını kayırmasın. Kibirli olmasın.

* Seçilen belediye başkanları, haftada en az 1 gün hiçbir bariyer, bir engel koymadan vatandaşla kendi makam odasında ya da müsait bir alanda bir araya gelip sorunları direkt dinlesin.

* Seçilen belediye başkanları, belediye binasının kapısına, “Rüşvet alan da veren de mel’undur!” tabelasını asabilsin.

***

Mahalli seçim sonuçları ile ilgili dilek ve temennilerim bunlardır ama daha fazla yorum dediğim gibi gelecek yazıda… Nasipse…

26 YILDIR DEVAM EDEN GÜZEL GELENEK!

Burayı tarif ederken ‘mega kentimiz İstanbul’un göbeği’ diye tarif ediyoruz…

İstanbul Mecidiyeköy’de yıllardır icra edilen güzel bir gelenekten bahsetmek istiyorum…

Mecidiyeköy kavşağında her Ramazan’da hazırlıklar iftardan saatler öncesinde başlıyor…

Önce Saadet standı kuruluyor; masa, bardaklar, tabaklar, kaşıklar, ekmek ve pide dolu paketler…

İftara az bir süre kala oldukça uzun bir kuyruk oluşuyor...

Ve minarelerden Allah-u Ekber nidaları duyulduğunda, ezan okunmaya başladığında vatandaşlara iftarlarını açmaları için çorba ikram edilmeye başlanıyor.

Özellikle İstanbul trafiğinin en yoğun bölgelerinden biri olan Mecidiyeköy kavşağında trafiğe takılan, evine geç kalan araç sürücüleri için bu çorba bulunmaz bir nimet, ilaç gibi…

***

Peki, bu hazırlıkları yapanlar, çorba ikram edenler, bu güzel ve hoş geleneği 26 yıldır tüm imkânsızlıklara karşılık devam ettirenler kimler?

Çorba ikram edenler, Saadet Partisi Şişli Teşkilatı yetkililerinden başkası değil...

Yaklaşık çeyrek asırdan fazladır, aynı kavşakta, iftar saatinde bu çorba kaynıyor.

Tam iftar saatinde... Mecidiyeköy kavşağında... Çorba, pide ve su...

26 yıldır devam eden, Türkiye’nin kadim siyaset merkezi Saadet geleneği…

Saadet Partisi Şişli İlçe Başkanı Kadri Eres... İlçe yönetim kurulu üyeleri; Ahmet Temizel, Cemal Şahin, Engin Yılmaz, Muharrem Dinç, Şükrü Yuyucu, Dursun Bulut, Ayhan Kahraman, Eyüp Koç, Osman Erim, Gürsel Güzeller ve Mustafa Coşkun, Saadet Partisi Şişli Belediye Başkan adayı Fatih Yılmaz… Saadet Partisi Şişli İlçe İdare Amiri Kazım Koç ve teşkilatın diğer mensupları…

***

Bugünlerde tam da iftar saatinde İstanbul Mecidiyeköy kavşağına yolunuz düşerse Saadet çorbasını içmeden yola devam etmeyin! Bayılacaksınız! Benden söylemesi…

26 yıllık bu Saadet geleneği önemli bir gelenek...

Son not; bu bereketli sofraya sahip çıkmak, destek olmak şart...

ONLAR!

Onlar iştahla yiyebilirler,

Her türlü otu, naneyi.

En gelişmiş silahlarla vurabilirler

İçi yaralı dolu hastaneyi.

***

Katliamlarına üretebilirler,

En ucuz bahaneyi.

Göğüs göğse çarpışamazlar,

Uzatırlar aradaki mesafeyi.

***

Onlar Müslümanların dağınıklığından

Almaktadırlar cesareti.

Onlar böyle vurup dururken,

Yetişir mazlumlara Rabbin inayeti.

(Abdullah KARA)

KALBİ AYDINLATAN YILDIZ!

Arif Dülger’in, “Kalbe Açılan Kapılar/Kitaplar” eseri… Beyan Yayınları’ndan…

Arif Dülger, 22 Şubat 2010’da rahmet-i Rahman’a kavuşan, özlem ve rahmetle andığım, İmam Hatip Lisesi’nden Edebiyat Öğretmenim Rıfkı Kaymaz’la ilgili bir yazısını da bu kitaba koymuş.

Bir özetini vermek istiyorum. Okuyalım;

* “Bir yıldız kaydı. İsmini çokça duymuştum. Çocuklar için şiir yazar; edebiyat dergileri çıkarırdı. Gıyaben tanıyordum. 21-25 Kasım 2007 tarihlerinde, TYB'nin davetlisi olarak Üsküp/Makedonya'da yapılan "Türkçenin Uluslararası Şiir Şöleni"nde vicahen tanıştık. Yolculuk sonrası kaldığımız otelin bir salonunda, bakır üzerine işlediği hat eserleri sergisini tanzimle meşguldü. Dönüşte de daha çok benim işyerimde görüşmelerimiz oldu… Bana getirdiği çalışmalar içinde en sevdiğim çalışması "Bu da Geçer Ya Hû" sözünün bakır üzerine işlediği çalışmasıydı.”

* “Sessiz, ağırbaşlı, halim selim, vakur ve nazik halini hiçbir zaman unutmayacağım. Kendisiyle kısa bir tanışıklığım olmuşsa da sanki onu yıllardır tanıyormuşum gibi bir his taşırdım onunla ilgili olarak. Öylesine yakın bulmuştum kendisini ve sevmiştim. Karşısındakini incitmekten korkan bir hâl vardı sanki üzerinde. Yıllarca öğretmenlik yaptı. Gencecik fidanların yetişmesi için çabalayıp durdu hayatı boyunca. Ben "sükûttur en çok yakışan bir şaire" diye düşünenlerdenim. Eminim, o da öyle düşünüyor ve inanıyordu. Susarak hüzün ırmağını coşturmak, susarak aşk ateşini çorak gönüllere üflemek onun sabırla yaptığı bir işti. Mefkûreci bir öğretmendi. Adanmışlık halini onun kadar içselleştiren insan az bulunur doğrusu.”

*“Naif insandı kelimenin tam anlamıyla kendi yatağında sessiz akan bir ırmaktı. Kimseyi kırdığı, incittiği duyulmamıştı. İmrenilesi bir hayattı onun yaşadığı. Daima yararlı olma çabası ve gayreti içinde oldu. Sessizce üretip durdu. Ardından yazılan güzel sözler ve dile getirilen hissiyat da bunun ispatıdır zannımca… Ölümüyle gökyüzünden bir yıldız kaydı. Sessiz yaşadı, sessizce gitti. Ardından nice kıymetli eserler bırakarak...”

***

Ne de güzel anlatmış rahmetli Rıfkı Kaymaz hocamızı… Arif Dülger’in ellerine sağlık…

QOSHE - Seçilen belediye başkanları ile ilgili dilek ve temennilerim! - Adnan Öksüz
menu_open
Columnists Actual . Favourites . Archive
We use cookies to provide some features and experiences in QOSHE

More information  .  Close
Aa Aa Aa
- A +

Seçilen belediye başkanları ile ilgili dilek ve temennilerim!

14 16
01.04.2024

Yazımı teslim ettiğim saatlerde oy verme işlemleri devam ediyordu. Bu sebeple dün gerçekleştirilen mahalli seçim sonuçlarıyla ilgili yorum yapamıyorum.

İnşallah bir sonraki yazıda konuyla ilgili görüş ve düşüncelerimi daha fazla aktaracağım.

***

31 Mart 2024 Mahalli Seçimleri ile ilgili olarak şu hususları zikretmek isterim;

*Daha önce de yazdığım gibi kavgasız, gürültüsüz, tartışmasız bir seçim olması en büyük dileğim.

* Sandıklardan çıkacak sonuç vatandaşın iradesidir ve meşrudur. Bu meşru sonuca herkesin saygı göstermesi elzemdir.

* Temennilerim şudur; seçilen belediye başkanları, israfa dikkat etsin… Şatafata dur desin. 1 kuruşun bile hesabını düşünsün.

* Seçilen belediye başkanları, tüyü bitmedik yetimin hakkını korusun, yemesin.

* Seçilen belediye başkanları, rüşvete ‘dur’ desin.

* Seçilen belediye başkanları, ihaleleri sadece kendisine, partisine yakın kişilere vermesin, hakkı olan alsın, layık olan alsın. 5 liralık iş 25 liraya ihale edilmesin.

* Seçilen belediye başkanları, partizanlık yapmasın. Yakınlarını kayırmasın. Kibirli olmasın.

* Seçilen belediye başkanları, haftada en az 1 gün hiçbir bariyer, bir engel koymadan vatandaşla kendi makam odasında ya da müsait bir alanda bir araya gelip sorunları direkt dinlesin.

* Seçilen belediye başkanları, belediye binasının kapısına, “Rüşvet alan da veren de mel’undur!” tabelasını asabilsin.

***

Mahalli seçim sonuçları ile ilgili dilek ve temennilerim bunlardır ama daha fazla yorum dediğim gibi gelecek yazıda… Nasipse…

26 YILDIR DEVAM EDEN GÜZEL GELENEK!

Burayı tarif ederken ‘mega kentimiz İstanbul’un göbeği’ diye tarif ediyoruz…

İstanbul Mecidiyeköy’de yıllardır icra edilen güzel bir gelenekten bahsetmek istiyorum…

Mecidiyeköy kavşağında her Ramazan’da hazırlıklar iftardan saatler öncesinde başlıyor…

Önce Saadet standı kuruluyor; masa, bardaklar, tabaklar, kaşıklar, ekmek ve pide dolu paketler…

İftara az bir süre kala oldukça uzun bir kuyruk oluşuyor...

Ve minarelerden Allah-u Ekber nidaları........

© Milli Gazete


Get it on Google Play