Günümüz insanının sorumluluktan kaçışı, ben odaklı bir hayat anlayışının ağır basmasıyla insanların tutumlarında bir boşluk var. Bu, bir anlamda tercih edilen, insanların sorumluluklarından kaçmalarına neden olan bir anlayış. Bile isteye yapılan ve yönlendirilen günümüz düşünce tarzı. Yanı ideolojisizlik, idealsizlik, ülküsüzlük. Adına ne denirse densin tam anlamıyla bir vurdumduymazlık.

İnsan dert ve aşk sahibi olmadıkça hayatta kendi beni dışında hiç kimseye bir yararı olmaz. Aslında kendisine de olmaz. Bir medeniyet düşüncesi ve acısı olmayanların anlayışıdır bu.

Aşk dili acılıdır, çilelidir. Dertlidir, yaralıdır, gönlü kırıktır. Acılar ve dertler kişiyi hem anlayışlı hem de sorumlu kılar.

Hayattan ve kendinden kaçışlar insanı boşluklara iter. Boşluklar, yani hiçbir şey yapmamalar, yani sıradanlıklar ve dahası insan olma erdeminden uzaklaştırmalara neden olunur.

Batı düşüncesinin üzerimize abandığı zamandan beri insan türlü bahaneler oldu. Bu bahaneler insanın sorumluluk ve bilinçsizlik duyguları ağır basmaya nedendir.

Gazze’de HAMAS direnişi belli kesimlerin aklını başına getirdi. Bir Müslüman’ın bilincinin oluşumunu sağladı. İnsanın insan olma erdemini anımsattı. İnsanlığın insanlık acısını, derdini anımsattı. Âdeta dünyayı salladı.

Kimi yönetimlerin, sömürgecilerin keyfini kaçırdı. İnsanlık acılarının neler olduğunu gösterdi. Şehadetleri; sömürgeci, ırkçı, emperyal ruhluların ne ve kim olduklarını gösterdi.

Derin uykularda olanlar, onlara uyanlar istedikleri kadar görünümleriyle baskın olsunlar ama artık bir insan onuru duygusunun olduğunu yeniden gösterdi. Bu acıyı duyumsayanlar kendilerini ortaya koydular.

Ne yazık ki dertsiz, acısız, vurdumduymaz insan tipleri olarak bahanelerinin arkasına gizleniyorlar. Bahaneler üretiyorlar, sorumluluktan ve insan olma erdeminden kaçıyorlar.

Dert sahibi olmayan, acı çekmeyenler insan olmaktan kaçıyorlar. Sömürgecilerin yaygın propagandalarının etkisinde kendilerini inkâr ediyorlar. Geçmişlerini yok sayıyorlar, geleceğin karanlığına koşuyorlar. Kendi başlarına gelebilecek olan belâların neler olabileceğinin sezgisinden uzaklaşıyorlar.

Allah derdimizi artırsın. Dert sahibi insanların çoğalmasını sağlasın. Bu dert yönetenlere de sinsin, onlar da neler olduğunun farkına varsınlar.

Allah dertlerimizi artırsın. İnsan olma bilincinin yeniden oluşumunun bir başlangıcı olsun.

Sömürgecilerin, ırkçıların, karanlık ruhluların uykularını kaçırsın.

İnsanların, acı çekenlerinin birlikteliğini sağlasın. Hakiki cihad ruhunu kazanmalarına neden olsun.

Bu büyük direnişini küçümseyenler, başka gerekçelere sığınanların da kurtuluşa ermelerine neden olmasını dilemek insan olarak arzumuz. Çünkü onlar kimi zaman ideolojilerinin kör kuyusundadırlar, çünkü onlar ırkçı ve insanlık dışı bir ruhun karanlığındadırlar. Çünkü onlar hakiki medeniyetlerinden uzaklaşmışlardır. Çünkü onlar sömürgeci ruhunun sisli dünyasında yaşamaktadırlar. Çünkü onlar insan ruhunu bürüyen karanlık modernizm bulamacındadırlar.

Allah biz dertsiz ve acısız bırakmasın.

Aşk derdi olanların acısı büyük olur. Rabb’im bizi aşksız ve dertsiz bırakmasın.

Aşksız ve dertsiz olanlar, servet ve saltanat peşindedirler. Onlara halel gelmesini istemezler.

Ey aşk ve dert sahipleri siz, siz olun sevdanızdan vazgeçmeyin. Yolunuz çilelidir, zordur, çekişmelidir. Ama siz yolunuzu sürdürdüğünüz sürece artan aşk derdinizle yoluculuğunuz kutlu olur. Siz acı çektikçe kavileşirsiniz. Siz acı çektikçe insanlık kendinin farkına varır. Dert sahipleri artar, birlikte büyük yolculuklarını sürdürürler. Biliriz ki bu dünya hayatı bir yere kadardır. Bir süre sonra son bulur.

Not: Güzel insan, dostum Nusret Erdem, dert ve acı sahibiydi. Kendisine rahmet diliyorum.

QOSHE - Allah Derdimizi Artırsın - Ali Haydar Haksal
menu_open
Columnists Actual . Favourites . Archive
We use cookies to provide some features and experiences in QOSHE

More information  .  Close
Aa Aa Aa
- A +

Allah Derdimizi Artırsın

12 9
11.12.2023

Günümüz insanının sorumluluktan kaçışı, ben odaklı bir hayat anlayışının ağır basmasıyla insanların tutumlarında bir boşluk var. Bu, bir anlamda tercih edilen, insanların sorumluluklarından kaçmalarına neden olan bir anlayış. Bile isteye yapılan ve yönlendirilen günümüz düşünce tarzı. Yanı ideolojisizlik, idealsizlik, ülküsüzlük. Adına ne denirse densin tam anlamıyla bir vurdumduymazlık.

İnsan dert ve aşk sahibi olmadıkça hayatta kendi beni dışında hiç kimseye bir yararı olmaz. Aslında kendisine de olmaz. Bir medeniyet düşüncesi ve acısı olmayanların anlayışıdır bu.

Aşk dili acılıdır, çilelidir. Dertlidir, yaralıdır, gönlü kırıktır. Acılar ve dertler kişiyi hem anlayışlı hem de sorumlu kılar.

Hayattan ve kendinden kaçışlar insanı boşluklara iter. Boşluklar, yani hiçbir şey yapmamalar, yani sıradanlıklar ve dahası insan olma erdeminden uzaklaştırmalara neden olunur.

Batı düşüncesinin üzerimize abandığı zamandan beri insan türlü bahaneler oldu. Bu bahaneler insanın sorumluluk ve bilinçsizlik duyguları ağır basmaya nedendir.

Gazze’de HAMAS direnişi belli kesimlerin aklını başına getirdi. Bir Müslüman’ın bilincinin oluşumunu sağladı. İnsanın insan olma erdemini anımsattı. İnsanlığın........

© Milli Gazete


Get it on Google Play