Hayat yolculuğundan kimin ne olup olmadığı zamanla anlaşılır. Birlikte yolculuk yapılmadıkça insanların tanınması ve bilinmesi zordur. Kendinizde dost edindikleriniz bir nedenle birden farklılaşabiliyor. Sadık dostlukların hiçbir hesabı olmaz. Zorlukların ve kolaylıkların olduğu anlarda değişmeyen ve son ana kadar olan yolculuklarda süreklilik olur.

Günümüzde birlikte yolculuk yapmak da bazen sağlıklı sonuçlar vermeyebilir. Çünkü insanın bir anı vardır, o an bağların kopmasına neden olabilir. Sağlam bağ çileli ve zor zamanlarda kendini belli eder.

Günümüzde birlikte yolculuk yapılmadan da göz önünde olan insanların ne olup olmadığı anlaşılır. Kimin kime vefalı davrandığı, bağlı kaldığı, çıkarını öncelemediği anlaşılabilir. Bu tür insanların demeçleri de insanın tartısıdır. Gerek kalem, gerek söz sahipleri yazdıkları ve söyledikleriyle kendilerini toplumlara sunarlar. Toplumlar kitleler onları görür belleğinin bir yerine kaydeder. Özellikle siyasa adamlarının tutum ve davranışları yıllara vurulduğunda kimin ne olup olmadığı anlaşılır. Tartılar günümüz medyasında belirgin bir ölçü.

Sosyal medya yanıltıcı olabilir kimi zaman. Haberlerin doğruluğu tartışılır. Ancak ve özellikle sorumluluk makamında olanların demeçleri, sözleri, eylemleri kayda geçer. Onların hilafı olmaz.

Biz öncelikle kendimizden sorumluyuz. Kendimizi tartıya vururken yapıp ettiklerimiz yapacaklarımızın da belirleyicisi olur. Eğer geçmişimiz inişli çıkışlı, zikzaklı ve dengesiz ise o zaman davranış ve eylemlerimiz göz hapsindedir. Çünkü geçmişte ayak bağı olanların gelecekleri de kuşkuludur.

Gönlün ışığı insanı, kişinin kendisini yönlendirir. Yeter ki kendisine kulak versin. Kendi tartısını kendisi oluştursun. Geçmişte olan kimi yanlışlar ve hatalar var ise aynı hata ve yanlışlıklara düşmeden, yönünü değiştirmeden yolunu sürdürür.

Gönlün ışığı insanın sadece kendisiyle sınırlı kalmaz. Çünkü o gönül sahibinin aydınlığı, nuru, etrafına da yansır. Velilerin yüz ifadeleri insana çok şey anlatır. Dahası hayatındaki davranış ve iyilikleri kendisinin sadık ve sağlıklı yol arkadaşı olur.

Öfkenin yüze yansıyan dili belli olanların gözlerinde sevgi pırıltısı olmaz. Hep kuşku, hep nefret ve öfke olunca yüz ifadesi de karanlık olur.

İnsan tapınma duygusu içinde olunca bağlı olduğu kimsenin yanlışlarını ve kusurlarını görmez. Onun her davranışı ayniyle kendisine de yansır. Onun bir benzeri olur. Onun gönlünün karanlığı etrafa bunalım saçar. İnsanlar birbirinden kaçar, ürker.

Gönlü geniş, ferah, aydınlık ve ışıltılı olanların yanında insan huzur bulur. Kendinden de emin olur.

Bir Müslüman için en belirleyici olan kitap ve sünnettir. Şems-i Tebrizi’nin Makalat’ında insan sevgisi, dostluğu ve içtenliği üzerine derin göndermeler var. Dikkatli okumalarda insan ruhunun derinliklerinde gezinir. Onun verdiği bir örnekte: “Nasıl ki Yüce Peygamber şöyle buyurmuştur:

Dostunu aşırılıklardan uzak sev. Bir gün ona kin besleyeceğini hesaba kat! Düşmanına da çok ağır ve sert davranma, ola ki günün birinde dost olursunuz. Yine Ulu Tanrı Peygamberine, “Ola ki Allah onlarla (Mekkelilerle) aranızdaki düşmanlığı dostluğa çevirir (Mümtehinne Suresi) buyurmuştur.”[1] Müslüman olmanın böyle bir güzelliği var. Kendisini Müslüman bilenlerin de buna bağlı olması beklenir. Çünkü insan insanın aynası olur. Müslüman’ın tebliği kendisidir, hâl ve davranışıdır. Dostluklarının ve düşmanlıklarının sınırını hesaba katar. Ölçülü yaşar. Gönlünün aydınlığında güzellikler yansıtır. Güzel yaşar ve güzellikler sunar. Kendisi de gönlünün ışığında yol alır ve öyle yaşar.

[1] Şems-i Tebrizi, Makalat. Çeviren Mehmet Nuri Gençosmanoğlu, Ataç Yayınları, 4. Baskı, 2009, s. 545.

QOSHE - Gönlün Işığında Yolculuk - Ali Haydar Haksal
menu_open
Columnists Actual . Favourites . Archive
We use cookies to provide some features and experiences in QOSHE

More information  .  Close
Aa Aa Aa
- A +

Gönlün Işığında Yolculuk

10 10
16.02.2024

Hayat yolculuğundan kimin ne olup olmadığı zamanla anlaşılır. Birlikte yolculuk yapılmadıkça insanların tanınması ve bilinmesi zordur. Kendinizde dost edindikleriniz bir nedenle birden farklılaşabiliyor. Sadık dostlukların hiçbir hesabı olmaz. Zorlukların ve kolaylıkların olduğu anlarda değişmeyen ve son ana kadar olan yolculuklarda süreklilik olur.

Günümüzde birlikte yolculuk yapmak da bazen sağlıklı sonuçlar vermeyebilir. Çünkü insanın bir anı vardır, o an bağların kopmasına neden olabilir. Sağlam bağ çileli ve zor zamanlarda kendini belli eder.

Günümüzde birlikte yolculuk yapılmadan da göz önünde olan insanların ne olup olmadığı anlaşılır. Kimin kime vefalı davrandığı, bağlı kaldığı, çıkarını öncelemediği anlaşılabilir. Bu tür insanların demeçleri de insanın tartısıdır. Gerek kalem, gerek söz sahipleri yazdıkları ve söyledikleriyle kendilerini toplumlara sunarlar. Toplumlar kitleler onları görür belleğinin bir yerine kaydeder. Özellikle siyasa adamlarının tutum ve davranışları yıllara vurulduğunda kimin ne olup olmadığı anlaşılır. Tartılar günümüz medyasında belirgin bir ölçü.

Sosyal medya yanıltıcı olabilir kimi zaman. Haberlerin doğruluğu tartışılır. Ancak ve özellikle sorumluluk makamında olanların........

© Milli Gazete


Get it on Google Play