Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek, “Ben anlamıyorum niye hala altın veya döviz alınıyor. Halbuki açıkça da söyledik, TL bu süreçte değerlenecek” açıklamasında bulunmuş. Selefi olan Nurettin Nebati de, Mart 2022’de “Bunlar bekliyorlar dolar kuru 20, 25, 30 lira olacak. Bilerek yayıyorlar. Niye olsun? Zaten Türk Lirası şu an en zayıf durumunda. Gideceği bir yer yok bir kere. Vatandaş rahat olsun” demişti. Halef-selef bakanlar, aynı şekilde “neden öyle olsun ki?” noktasında buluşmuşlar yani.

Nurettin Nebati bu sözleri söylerken dolar kuru 14,80 lira civarındaymış. “Niye 20, 25, 30 olsun?” dediği dolar kuru bugün 32,30 lirayı olmuş durumda. Demek ki TL, en zayıf durumda değilmiş hala. Şimşek de vatandaşın altın ve döviz talebinde bulunmasına anlam veremezken, ekonomi politikalarının güven vermemesi ve artan belirsizliklerin rolünü hesaba katmıyor anlaşılan. İnsanların TL’deki erimenin farkında ve kendilerince bir çözüm üretmeye çabalıyorlar. Bunu okumak bu kadar zor olmamalı.

Her ne kadar Bakan Şimşek, vatandaşın tavrını anlamasa da, kamuoyu da mensubu olduğu siyasi partinin 2018’den itibaren kör bir inatla uyguladığı gayri iktisadi politikaları anlayamadı mesela. Enflasyonun son derece yanlış bir zamanda son derece yanlış şekilde düşürülmesiyle birkaç ayda yüzde 20’den yüzde 85’e fırlayan enflasyonun faturası olarak acı reçetenin neden vatandaşa içirildiğini de anlayamıyoruz mesela. Yanlışı yapanlar yanlış yaptıklarını ve ortada bir sorun olduğunu bile kabul etmiyor neredeyse ve kendi hatalarını halka fatura edebiliyorlar. Asıl bunda anlaşılacak hiçbir mantıklı ve insaflı taraf yok.

Mesela Çanakkale köprüsünün ödemesi müteahhide dolara endeksli yapıldığı için geçiş ücreti de dolara göre artabiliyor. Bir zamanların “burası çok önemli” bakanının söylediği gibi maaşı dolarla almıyor ama köprüden dolara göre belirlenen fiyattan geçiyor vatandaş. Buna anlam verebilmek mümkün mü peki?

Küresel ölçekte gıda fiyatları düşerken Türkiye’de nasıl olup da yüzde 70 arttığını da anlayamıyoruz. Bir zamanların hayvancılık ülkesi Türkiye’de, insanların “ucuz kıyma” kuyruğuna girdiği bir dönemin, nasıl olup da “Türkiye Yüzyılı” ilan edildiğini de anlayan varsa beri gelsin. Ucuz ekmek, ucuz et kuyrukları, sefalet ücreti olan asgari ücretin bile altında ve çoğu da 10 bin lira alan emeklilerin durumu da normal ama..

Hem “dövizde kur hedefimiz yok” deyip hem de arka kapılardan, şuradan buradan döviz satarak canına okunan, eksi 50-60 milyar dolarlara inmiş rezervlere anlam verebilen var mı? Merkez Bankası’nın birkaç yılda bir bazen de birkaç ayda bir başkan değiştirmesi normal mi? Güven telkin etmesi beklentileri yönetmesi gereken kurumun itibarının günden güne erimesine anlam verebiliyor mu sayın bakan?

Vatandaşı kredi ve kredi kartlarına yani bankalara muhtaç edip sonra da sanki halkın fazla tüketmesi yüzünden kriz çıkmış imasında bulunmak mantıklı mı? Çok övündükleri ve reel geliri artırmayan büyümenin önemli bir bölümü de hane halkı tüketiminden geldiği halde hem de.. Kamudaki israf ve savurganlık adına zerre bir şey yapmayıp krizin bütün faturasını halka ödetmeye anlam verebiliyor herhalde sayın bakan..

Pansuman tedbirlerle, tehdit telkin karışımı uyarılarla enflasyon düşüremeyeceklerini kendileri de biliyor ve dışarıdan da kuruş dış kaynak gelmediğinden filmin kopacağını biliyorlar. Seçimden sonra büyük bir tufan geldiğini fark eden halkın üç kuruşluk birikimini korumak için altın ve döviz almasına anlam veremeyenler, ekonomiden ve toplumu düşürdükleri halden habersiz olduklarından anlam da veremiyorlar.

Ortada anlamlı olan bir şey kalmış gibi sanki..

QOSHE - Anlam verememek - Burak Kıllıoğlu
menu_open
Columnists Actual . Favourites . Archive
We use cookies to provide some features and experiences in QOSHE

More information  .  Close
Aa Aa Aa
- A +

Anlam verememek

7 0
19.03.2024

Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek, “Ben anlamıyorum niye hala altın veya döviz alınıyor. Halbuki açıkça da söyledik, TL bu süreçte değerlenecek” açıklamasında bulunmuş. Selefi olan Nurettin Nebati de, Mart 2022’de “Bunlar bekliyorlar dolar kuru 20, 25, 30 lira olacak. Bilerek yayıyorlar. Niye olsun? Zaten Türk Lirası şu an en zayıf durumunda. Gideceği bir yer yok bir kere. Vatandaş rahat olsun” demişti. Halef-selef bakanlar, aynı şekilde “neden öyle olsun ki?” noktasında buluşmuşlar yani.

Nurettin Nebati bu sözleri söylerken dolar kuru 14,80 lira civarındaymış. “Niye 20, 25, 30 olsun?” dediği dolar kuru bugün 32,30 lirayı olmuş durumda. Demek ki TL, en zayıf durumda değilmiş hala. Şimşek de vatandaşın altın ve döviz talebinde bulunmasına anlam veremezken, ekonomi politikalarının güven vermemesi ve artan belirsizliklerin rolünü hesaba katmıyor anlaşılan. İnsanların TL’deki erimenin farkında ve kendilerince bir çözüm üretmeye çabalıyorlar. Bunu okumak bu kadar zor olmamalı.

Her ne kadar Bakan Şimşek, vatandaşın tavrını anlamasa da, kamuoyu da mensubu olduğu siyasi partinin 2018’den itibaren kör bir inatla uyguladığı gayri iktisadi politikaları anlayamadı mesela. Enflasyonun son derece........

© Milli Gazete


Get it on Google Play