Meşhur bir atasözü vardır:

“Kem alat ile kemalat olmaz”

Biz onu şöyle de ifade edebiliriz:

Kirli yollarla hayırlı sonuçlara ulaşılamaz. Ulaşmaya çalışırsanız emeğinize yazık eder, vakit kaybedersiniz.

Bugün Türkiye’nin getirildiği her alanda adeta iflas durumuna bakıp, bu noktaya hangi kirli yollarla gelindiğini tarihe not düşmek amacıyla tespit edelim.

Dost düşman herkesin; değerini vefatından sonra anlayıp itiraf ettiği Necmettin Erbakan gibi çok boyutlu ve donanımlı bir lidere, yıllarca el kaldırıp biat etmiş olan AKP kurucularının, kendi sözlerini unutup ihanet ederek çıktıkları yol hayırlı sonuçlara ulaşamayacak kirli bir yoldu.

İslam dünyasına karşı düzenlenecek modern Haçlı Seferlerinde, işgalci sömürgecilere destek vermek ve İsrail’i her şartta koruyup kollamak için Siyonist odaklara verilen sözlerle çıkılan yol kirli bir yoldu.

Büyük Şeytan Amerika’nın desteğini ve adeta himayesini alabilmek için BOP şartlarını kabul ederek çıkılan yol kirli bir yoldu.

Avrupa Birliği’nin tüm şartlarını kabul ederek ve bunun için papa heykelinin dibinde atılan imzalarla çıkılan yol kirli bir yoldu.

Kısa sürse de Türkiye 54. Erbakan Hükümeti döneminde denk bütçeyi yapıp bunun rahatlıklarını tatmışken, borçlanma ihtiyacı en aza indirilmişken, tekrar borçla finanse edilecek bir ekonomi modeline geçerek çıkılan yol kirli bir yoldu.

Üretim ekonomisi yerine faiz, döviz ve altın ile yönlendirilecek bir sıcak para ekonomisi yürütmek üzere çıkılan yol kirli bir yoldu.

Fabrikaları, üretim ve hizmet tesislerini, altyapı kurumlarını, ıslah, tevsi ve modernize etmek yerine, devletin ve milletin hizmetinden çıkarmak ve çoğunun yıkılmasını seyretmek, “devleti ekonomik faaliyetlerin içinden kurtarmak” gibi çarpık mantıklarla çıkılan yol kirli bir yoldu.

Eğitimde dünya gerçekleri ve işin uzmanları ile geniş istişarelerle oluşturulacak bir siyaset yerine; her gelenin keyfince çizeceği rotaya göre yürütülecek bir duruma düşürerek çıkılan yol kirli bir yoldu.

Yalanı, iftirayı, çarpıtmayı, trolcülüğü, kendinden olanı kayırıp olmayanı ötekileştirmeyi, muhalefeti rakip değil düşman gibi göstermeyi, bölücülüğü, sağ gösterip sol vurmayı, takiye yapmayı, çapsızlığı siyasetin içine bir ekol gibi sokarak çıkılan yol kirli bir yoldu.

Adalet mekanizmasının kontrolünü kabul etmek yerine, onu kontrol altına almak hevesiyle çıkılan yol kirli bir yoldu.

Rüşveti, suistimali, vurgunu kendine bir hakmış gibi kabul ederek çıkılan yol kirli bir yoldu.

Elbette kirli yollar sadece bunlar değildi. Ama yazımızın hacmi o kadar geniş değil ki hepsini sayabilelim.

Bu ve benzeri kirli yollarla hayırlı neticelere ulaşmak mümkün değildi ve ulaşılamadı. Neticede onlarca yıl kaybedildi.

Bugün ulaşılan noktada ülkemiz rüzgârın önünde bir yaprağa dönüştü. Tarımımıza, hayvancılığımıza, ticaretimize varıncaya kadar küresel kontrolün pençesindeyiz. İflas durumuna getirildik. Aile bağlarımız gevşetildi. Bölüşümümüzün adaletsizliği yüzünden milyonlarca insanımız yoksulluk ve hatta açlık pençesinde.

İktidar uzun zamanlı tedbirlerden bahsetse de çaresiz bir durumda, günü kurtarmanın yollarını bile bulamamaktadır.

Bu duruma düşürülmüş bir yapıdan, başta iklim kanunu olmak üzere küresel ifsat dalgalarına mukavemet etmesini nasıl bekleyeceğiz?

TAHTA ÇIKTI

Coşkun ıslıkla şakşakla,

Omuzlarda tahta çıktı;

Denedik vurup taktakla,

İçi boş bir tahta çıktı!..

QOSHE - Kirli yollar, kayıp yıllar - Ekrem Şama
menu_open
Columnists Actual . Favourites . Archive
We use cookies to provide some features and experiences in QOSHE

More information  .  Close
Aa Aa Aa
- A +

Kirli yollar, kayıp yıllar

14 13
22.04.2024

Meşhur bir atasözü vardır:

“Kem alat ile kemalat olmaz”

Biz onu şöyle de ifade edebiliriz:

Kirli yollarla hayırlı sonuçlara ulaşılamaz. Ulaşmaya çalışırsanız emeğinize yazık eder, vakit kaybedersiniz.

Bugün Türkiye’nin getirildiği her alanda adeta iflas durumuna bakıp, bu noktaya hangi kirli yollarla gelindiğini tarihe not düşmek amacıyla tespit edelim.

Dost düşman herkesin; değerini vefatından sonra anlayıp itiraf ettiği Necmettin Erbakan gibi çok boyutlu ve donanımlı bir lidere, yıllarca el kaldırıp biat etmiş olan AKP kurucularının, kendi sözlerini unutup ihanet ederek çıktıkları yol hayırlı sonuçlara ulaşamayacak kirli bir yoldu.

İslam dünyasına karşı düzenlenecek modern Haçlı Seferlerinde, işgalci sömürgecilere destek vermek ve İsrail’i her şartta koruyup kollamak için Siyonist odaklara verilen sözlerle çıkılan yol kirli bir yoldu.

Büyük Şeytan Amerika’nın desteğini ve adeta himayesini alabilmek için BOP şartlarını kabul ederek çıkılan yol kirli bir yoldu.

Avrupa Birliği’nin tüm şartlarını kabul ederek ve bunun için papa heykelinin dibinde atılan imzalarla çıkılan yol kirli bir yoldu.

Kısa sürse........

© Milli Gazete


Get it on Google Play