Bismillahirrahmanirrahim

Âlemlerin Rabbi, Rahman ve Rahim olan Allah’a hamt, Peygamberimize, âline ve sahabelerine salât ve selam ederiz.

İslamsız saadet olmaz. Siyaseti İslam’dan, İslam’ı siyasetten ayıranlar, İslam’a zerre kadar zarar veremezler ama tercih ettikleri zulüm siyasetiyle, hem kendilerine hem de bütün insanlığa zarar veriyorlar. Kendilerine zarar veriyorlar çünkü düzenlerini yürüttükleri zalimlere dokunacak ateş onlara da dokunacaktır. Bütün insanlığa zarar veriyorlar çünkü onlar; Allah’a kulluğa yönlendirecekleri insanlığı, Siyonizm’in kölesi yapmanın yolunda yürüyorlar. Neymiş, kişi Müslüman olurmuş ama yönetim, siyaset, iktisat, sosyal hayat, eğitim ve ahlak ile ilgili konularda İslam’a göre değil, küresel zalimlerin icat ettiği kapitalist ve materyalist esaslara göre iş görebilirmiş. İktidar işi, ABD ve İsrail stratejik ortaklığı olmadan elde edilemezmiş. Faizci kapitalist düzeni yürütmeden kalkınma ve refah sağlanamazmış. Materyalist eğitim esas alınmadan kaliteli nesiller yetiştirilemezmiş. AB’yi ve tahrif edilmiş Tevrat ve İncil’e dayanan müktesebatını kabul etmeden, Türk milletini muasır medeniyetin ötesine taşıyamazlarmış. Yahudi çok güçlüymüş, haşa Allah’ı yenen bir kavimmiş. Onlarla iyi geçinmek gerekirmiş. Daha neler, neler. Ey imanını pazarlık konusu yapanlar, yüzdelikli ve yarım yamalak iman edenler, siz hangi milletin evlatlarısınız, karar verin de, bu millet kendisini sizden korusun. Biraz Müslüman, biraz kapitalist olmak için Allah ile pazarlık edenler! Göklerin hâkimi olarak Allah’ı, yeryüzünün hâkimi olarak da Irkçı Emperyalizmi görenler! Allah’a da inanırım, faizci, kapitalist ve liberal de olurum diyenler! Allah rızası için hizmet yaptığını söyleyip, karşılığının tümünü kullardan bekleyenler! Allah yolunda çektiği eziyet ve belaların faturasını Allah’a çıkarıp Rabbine şantaj yapanlar! Ey, mücadelesinde başarıya ulaşamayınca işi tam Yahudiler gibi ticarete bozup Allah’ın davasına kahredenler! Bu tavırlarınız hep birer Yahudileşme alametidir. Yahudileşmeyin; imanda pazarlık olmaz. İslam; din ve düzen olarak bütündür, ona bir şey eklenip çıkarılamaz. İslamsız saadet olmaz.

YAHUDİLEŞMEK

Yahudileşmek, dini oyun ve eğlence edinmektir. Dünya çıkarı için onu parçalı hale getirmektir. İnkârcılık, şirk ve nifak, Yahudileşme sıfatlarıdır. Sizler, kendinizi çok akıllı sanabilirsiniz. Akıllı olsanız, Allah'ı hakkıyla tanır, O’nun bildirdiği İslam’a şuurlu bir şekilde sarılırdınız. İslam düşmanı, inkârcı ve müşrik ABD ve İsrail’i, Allah’ın kesin emrine rağmen stratejik müttefik edinmezdiniz. Faizci kapitalist düzeni, insafsızca yürütüp bu aziz milleti Yahudi’ye köle etmek için deliler gibi çalışmazdınız. Kumarın vergisini düşürüp, gıdanın vergisini artırmazdınız. Kur’an’la talim ve terbiye etmek varken, şeytan dini materyalizm muhtevalı bir eğitimle, bu milletin evlatlarını şeytan ve adamlarının elinde konu mankeni yapmazdınız. Aklınızı siz Yahudi’nin dolarına bağlamışsınız. İngiliz Yahudi sermayesinin sadık elemanı olan birini ekonominin, ABD Yahudi sermayesinin sadık bir memurunu da Merkez Bankasının başına getirerek Siyonizm’e olan sadakatinizi bir kez daha tescil ettirdiniz. Uygulanan Ortodoks politikalar ile helal parayı ve gıdayı tarihe karıştırdınız. Ey hile rejimi ve köle düzeninin işbirlikçileri, biliniz ki, siz dünyada kazandığınızı zannediyorsunuz, ancak gerçekte kaybediyorsunuz. Siz kaybedenler kulübünde yalnız değilsiniz. Hasan Sabbah gibi, algılarla afyonladığınız kitlelere, aydınlara, cübbeli ve cübbesizlere de kaybettiriyorsunuz. Gittiğiniz yol, Allah’ın değil, şeytan dostu Yahudi’nin yoludur. Bu yol çıkmaz sokaktır. Stratejik müttefik edindiğiniz ABD ve İsrail, Allah katında yok hükmündedir. Onun varmış gibi gözükmesi, sizden ve peşinize taktığınız şuursuz adı Müslüman kitlelerdir. Onlarla birlikte yok olmayı tercih etmek, büyük bir nasipsizliktir. Çünkü Allah; inkârcılar, müşrikler ve işbirlikçi münafıklar istemese de mutlaka nurunu tamamlayacaktır. Allah’ın tarafında olanlar kazanacak, şeytan icadı Siyonizm ve işbirlikçileri kaybedecektir.

İMAN

Üstat Necip Fazıl’ın dediği gibi; “oluklar çift, birinden nur akar, diğerinden kir.” İman etmek, nur akan oluğun altına başı tutmaktır. O oluktan ne akarsa kabul etmektir. İman etmek, Allah ve Resulü’nün emirlerine kayıtsız şartsız teslim olmaktır. İman etmek, Allah’a ve bildirdiklerine güvenmektir. İman etmek; hayatı iman ve cihat olarak okuyup, kötülükler ve zalimlerle mücadele etmektir. İman etmek; Yaşanabilir Bir Türkiye, Yeniden Büyük Türkiye ve Yeni Bir Dünya kurmak için çalışmaktır. İman edenler, hakka batıl karıştırmazlar, nefislerini ilah edinip, paraya, makama, şöhrete kul olmazlar. İman edenler, mümin kardeşlerini ateşe atmak için zalimlere yardım ve yataklık etmezler. İman edenler, adaletten ayrılmazlar, Kur’an’ın bir kısmına iman edip, bir kısmını yok saymazlar. İman eden erkek ve kadınlar, Allah’ın koyduğu sınırları aşarak, birbirlerine zulmetmezler. İman edenlerin yolu Millî Görüş yoludur. İman edenler, kendilerini Muhafazakâr Demokrat, Sosyal Demokrat, sağcı ve solcu olarak da tanımlamazlar. Çünkü Allah, iman edenleri Kur’an’da “Müslümanlar” olarak tanımlamıştır. İman edenlerin benimseyeceği düzen, Adil Düzendir, savunacakları medeniyet İslam Birliğidir. Onların AB gibi karanlık yapılarla işi olmaz. İman edenler, İslam’ı bilerek yaşarlar. İslam’ı bilmek; Kur’an ilimlerine vâkıf olmakla olur.

İMANI BOZAN ŞEYLER

İman edenler, imanı bozan şeylerden sakınırlar. İmanda pazarlık, imanı bozar. Cibt’e; yani materyalizme, tâğuta; yani Siyonizm’e meyletmek imanı bozar. Şirk Birliği AB’yi, üstün medeniyet olarak görüp, değerlerine sarılmak, imanı bozar. Çünkü AB ülkelerinin ilah, insan ve çevre anlayışları batıldır. Şirk; bütün iyi amelleri boşa çıkaran bir sapıklıktır. İnkârcıları, müşrik ve münafıkları veli, yani yönetici edinmek de imanı bozar. Şirk ve inkâr içinde olanın Müslüman bir toplumu yönetmesi imanla bağdaşmaz. Müminlerin yöneticisi mümin olur. Hüküm böyledir. Allah, müminlerin velisidir. Onları karanlıklardan aydınlığa çıkarır. Kâfirlerin, müşriklerin ve münafıkların velisi ise tâğuttur. Onları aydınlıktan karanlıklara çıkarırlar. Selam hidayete tabi olanlara…

QOSHE - İmanını Pazarlık Konusu Yapanlar - İsmail Hakkı Akkiraz
menu_open
Columnists Actual . Favourites . Archive
We use cookies to provide some features and experiences in QOSHE

More information  .  Close
Aa Aa Aa
- A +

İmanını Pazarlık Konusu Yapanlar

9 6
06.01.2024

Bismillahirrahmanirrahim

Âlemlerin Rabbi, Rahman ve Rahim olan Allah’a hamt, Peygamberimize, âline ve sahabelerine salât ve selam ederiz.

İslamsız saadet olmaz. Siyaseti İslam’dan, İslam’ı siyasetten ayıranlar, İslam’a zerre kadar zarar veremezler ama tercih ettikleri zulüm siyasetiyle, hem kendilerine hem de bütün insanlığa zarar veriyorlar. Kendilerine zarar veriyorlar çünkü düzenlerini yürüttükleri zalimlere dokunacak ateş onlara da dokunacaktır. Bütün insanlığa zarar veriyorlar çünkü onlar; Allah’a kulluğa yönlendirecekleri insanlığı, Siyonizm’in kölesi yapmanın yolunda yürüyorlar. Neymiş, kişi Müslüman olurmuş ama yönetim, siyaset, iktisat, sosyal hayat, eğitim ve ahlak ile ilgili konularda İslam’a göre değil, küresel zalimlerin icat ettiği kapitalist ve materyalist esaslara göre iş görebilirmiş. İktidar işi, ABD ve İsrail stratejik ortaklığı olmadan elde edilemezmiş. Faizci kapitalist düzeni yürütmeden kalkınma ve refah sağlanamazmış. Materyalist eğitim esas alınmadan kaliteli nesiller yetiştirilemezmiş. AB’yi ve tahrif edilmiş Tevrat ve İncil’e dayanan müktesebatını kabul etmeden, Türk milletini muasır medeniyetin ötesine taşıyamazlarmış. Yahudi çok güçlüymüş, haşa Allah’ı yenen bir kavimmiş. Onlarla iyi geçinmek gerekirmiş. Daha neler, neler. Ey imanını pazarlık konusu yapanlar, yüzdelikli ve yarım yamalak iman edenler, siz hangi milletin evlatlarısınız, karar verin de, bu millet kendisini sizden korusun. Biraz Müslüman, biraz kapitalist olmak için Allah ile pazarlık edenler! Göklerin hâkimi olarak Allah’ı, yeryüzünün hâkimi olarak da Irkçı Emperyalizmi görenler! Allah’a da inanırım, faizci, kapitalist ve liberal de olurum diyenler! Allah rızası için hizmet yaptığını söyleyip, karşılığının tümünü kullardan bekleyenler! Allah yolunda çektiği eziyet ve belaların faturasını Allah’a çıkarıp Rabbine şantaj yapanlar! Ey, mücadelesinde başarıya ulaşamayınca işi tam Yahudiler gibi ticarete bozup Allah’ın davasına kahredenler! Bu tavırlarınız hep birer Yahudileşme alametidir. Yahudileşmeyin; imanda pazarlık olmaz. İslam; din ve düzen........

© Milli Gazete


Get it on Google Play