Bismillahirrahmanirrahim

Âlemlerin Rabbi, Rahman ve Rahim olan Allah’a hamt, Peygamberimize, âline ve sahabelerine salât ve selam ederiz.

Ramazan ayı içindeyiz. 31 Mart 2024 tarihinde yapılacak Mahalli İdareler seçimi, bu yılın Ramazan ayında gerçekleşecek. Ramazan’ın 21. günü vatandaşlarımız oy kullanarak, yerel yöneticilerini seçmiş olacaklar. Ramazan ayının evveli rahmet, ortası mağfiret, sonu da cehennem azabından kurtuluştur. Ümit ederiz ki milletimiz yapacağı bu seçimi, Ramazan ayında indirilmeye başlayan Kur’an ile yapar, yaptığı seçim ile de kendisini dünya ve ahiret saadetine kavuşturmanın adımını atmış olur. Milletimiz bu seçimi İslam ve Kur’an ile yaparsa kurtulur. Bu seçimin İslam ve Kur’an ile yapılması için İslam’ın ve Kur’an’ın bilinmesi ve özümsenmesi gerekir. Seçim çalışmalarını yürüten partiler ve adayları, bu çalışmaları yürütürken dikkat edecekleri bütün esasları, İslam ve Kur’an anlaşılır bir şekilde ortaya koymuştur. Her seçimde olduğu gibi bu seçimde de Milli Görüş’ün tek temsilcisi Saadet Partisi ve adayları güzel bir örnekliği milletimizin önüne koymak zorundadırlar. İslam’ca düşünen ve her hareketini İslam ve Kur’an ile ölçüp tartmak zorunda olan Milli Görüşçüler=Saadet Partililer, İslam’ın temel esaslarına uygun düşmeyen, Kur’an ve sünnetin sınırlarını zorlayarak bir takım görüntüler verirlerse, bu görüntüyü verenler, verilmesine sebep olanlar, bunun meydana getireceği bulaşıcı tahribatın vebali altında kalırlar. Müslümanlık, İslam’a, Kur’an ve sünnete kâmil bir teslimiyet ise, bu teslimiyetin icaplarına uygun hareket etmek de Müslümanların temel görevidir. Bu teslimiyet ne radikalliği, ne de liberalliği asla kabul etmez. Asrısaadetten günümüze Müslüman kadın ve erkeklerin uyacağı, itikadi, ahlaki ve fıkhi esaslalar bellidir. Bu esaslar bir bütün olarak herkesi bağlar ve bu esaslar; kişiye, zaman ve mekâna göre de değişmez. Allah ve Resulünden, İslam şekil ve ruh olarak bize nasıl intikal ettiyse, Müslümanlık onu öyle kabullenip yaşamaktır. Hiçbir Müslüman kadın ve erkeğin, farz ve vacip olan bu esasları aşındırmaya hakkı olmaz. Bu konuda Ahzap Suresi 36. Ayet’te önemli bir uyarı vardır: “Allah ve Peygamberi bir işe hükmettiğinde artık mümin bir erkeğin ve mümin bir kadının işlerinde kendi isteklerine göre bir seçim hakkı yoktur. Kim Allah’a ve Peygamberine karşı gelirse şüphesiz o apaçık bir sapıklığın içine düşmüştür.” Allah’ın rızasını, kulun rızasından ve takdirinden üstün gören hiçbir Müslüman, Allah’ın rızasını gazaba çevirecek, hatalı ve haddi aşan davranışların faili olamaz.

İSLAM NEDİR?

İslam; Allah’tandır. Vahye dayanır, herhangi bir insanın kendiliğinden ortaya attığı beşeri bir din ve düzen değildir. Tümüyle Allah’ın belirlediği hükümler bütünüdür. İslam; insanlara indirilmiştir. Dünya ve ahiret saadetinin tek çaresidir. İslam; insanın sorumluluğunu yüklendiği bir emanettir. İslam; her insan için hayat düzenidir. İnsanın hayatında ne varsa, onu düzene koymuştur. İslam; her şeyi kapsar ve her insanı içine alır. İslam; ebediyeti kapsayacak uzunlukta, bütün insanları kuşatacak genişlikte, dünya ve ahiret işlerini içerecek derinliktedir. Mesajı ve hükümleri bütün zamana, bütün dünyaya, bütün insanlığa yöneliktir. İnsan hayatının beşikten mezara tüm aşamalarını ve hayatın tüm alanlarını tanzim eder. İslam’ın öğretileri de kapsamlıdır. Bu kapsam; inançta, ibadette, muamelatta, tasavvurda, ahlâk ve fazilette, düzenleme ve yasalarda kendini gösterir. İslam; denge, orta yol, adalet, ölçü gibi temel dinamikleri olan bir din ve düzendir. İfrat ve tefritten uzaktır. İnsanı azdırmaz ve ezdirmez. İnsanın gücü, böyle dengeli bir nizam kurmaya yeterli değerlidir. İslam’ın inanç esasları, ahlaki, iktisadi, sosyal, hukuki ve siyasi kavramları sade ve açıktır. Anlaşılması, anlatılması ve kabulü kolaydır. Aklı, mantığı zorlamaz, çelişkiler barındırmaz. İslam; halis bir din ve düzendir. Analiz ve sentez, çıkarma, katma ve güncelleme kabul etmez. Bidat ve hurafelere kapılarını kapatmıştır. Allah tarafından tamamlanmış ve razı olunmuş tek hak din ve düzendir. İslam; tevhit dinidir. Böyle olduğu için birliği, barışı ve kardeşliği savunur.

İslam; Allah tarafından gönderilen bütün peygamberlere inanmayı esas alır ve aralarında ayrım yapmaz. İslam’da; hüküm, hâkimiyet, egemenlik sadece Allah’ındır. İslam’ın temel iki kaynağı Kur’an ve sünnettir. İslam; uyumlu, tutkun ve dayanışma içinde hareket eden tek bir ümmet, millet oluşturur. İslam; kardeşlik, yardımlaşma, eşitlik, adalet, hakkı ve sabrı tavsiye etme, iyiliği yayma, kötülüğe karşı mücadele etmektir. İslam; ilim ve matematiktir. Özetle İslam; her insanın aklını, namusunu, özgürlüğünü, dinini, malını, canını korur.

İslam; kadının, kadın-erkek eşitliği diyerek cinsel farklılıklar göz ardı edilip istismar edilmesine, sömürülüp zulmedilmesine yol açacak aşırılıklara da geçit vermez.

NE YAPACAĞIZ?

Beylik sorulardan birisi de; “millete ne anlatacağız?” sorusudur. Sürekli olarak bu soruyu soran mübarekler; fert ve topluma, itikat, ahlak, iktisat, hukuk ve siyaset olarak sadece İslam’ı anlatacağız. Bizden istenen görev; Adil Düzen olarak İslam’ı anlatmaktır. Bu görevin ikinci aşaması davettir. İslamsız saadet olmaz, gerçeğini kabul edenlere İslam’a, din ve düzen olarak davet etmek farz bir görevdir. Ali İmran 104: “İçinizde hayra çağıran, iyiliği emredip kötülükten alıkoyan bir topluluk bulunsun. İşte bunlar kurtuluşa erenlerdir.” Bu görevi bu gün Milli Görüş mensupları yapmaya çalışıyor. İslam; bütün insanlara, ama özellikle adı Müslüman olanlara anlatılmalıdır. Çünkü onların çoğunun İslam diye bildikleri şeyler, İslam’dan değildir. Bir Müslüman; namazı farz, faizi kar, tesettürü, iffet ve edebi, had bilmeyi zarar sayarsa, böyle birisi gerçekte Müslüman sayılmaz. İslam tebliğ edilirken, kendi orijinal kavramlarıyla tebliğ edilmelidir. Selam hidayete tabi olanlara…

QOSHE - İslam ve biz   - İsmail Hakkı Akkiraz
menu_open
Columnists Actual . Favourites . Archive
We use cookies to provide some features and experiences in QOSHE

More information  .  Close
Aa Aa Aa
- A +

İslam ve biz  

6 0
23.03.2024

Bismillahirrahmanirrahim

Âlemlerin Rabbi, Rahman ve Rahim olan Allah’a hamt, Peygamberimize, âline ve sahabelerine salât ve selam ederiz.

Ramazan ayı içindeyiz. 31 Mart 2024 tarihinde yapılacak Mahalli İdareler seçimi, bu yılın Ramazan ayında gerçekleşecek. Ramazan’ın 21. günü vatandaşlarımız oy kullanarak, yerel yöneticilerini seçmiş olacaklar. Ramazan ayının evveli rahmet, ortası mağfiret, sonu da cehennem azabından kurtuluştur. Ümit ederiz ki milletimiz yapacağı bu seçimi, Ramazan ayında indirilmeye başlayan Kur’an ile yapar, yaptığı seçim ile de kendisini dünya ve ahiret saadetine kavuşturmanın adımını atmış olur. Milletimiz bu seçimi İslam ve Kur’an ile yaparsa kurtulur. Bu seçimin İslam ve Kur’an ile yapılması için İslam’ın ve Kur’an’ın bilinmesi ve özümsenmesi gerekir. Seçim çalışmalarını yürüten partiler ve adayları, bu çalışmaları yürütürken dikkat edecekleri bütün esasları, İslam ve Kur’an anlaşılır bir şekilde ortaya koymuştur. Her seçimde olduğu gibi bu seçimde de Milli Görüş’ün tek temsilcisi Saadet Partisi ve adayları güzel bir örnekliği milletimizin önüne koymak zorundadırlar. İslam’ca düşünen ve her hareketini İslam ve Kur’an ile ölçüp tartmak zorunda olan Milli Görüşçüler=Saadet Partililer, İslam’ın temel esaslarına uygun düşmeyen, Kur’an ve sünnetin sınırlarını zorlayarak bir takım görüntüler verirlerse, bu görüntüyü verenler, verilmesine sebep olanlar, bunun meydana getireceği bulaşıcı tahribatın vebali altında kalırlar. Müslümanlık, İslam’a, Kur’an ve sünnete kâmil bir teslimiyet ise, bu teslimiyetin icaplarına uygun hareket etmek de Müslümanların temel görevidir. Bu teslimiyet ne radikalliği, ne de liberalliği asla kabul etmez. Asrısaadetten günümüze Müslüman kadın ve erkeklerin uyacağı, itikadi, ahlaki ve fıkhi esaslalar bellidir. Bu esaslar bir bütün olarak herkesi bağlar ve bu esaslar; kişiye, zaman ve mekâna göre de değişmez. Allah ve Resulünden, İslam şekil ve ruh olarak bize nasıl intikal ettiyse, Müslümanlık onu öyle kabullenip........

© Milli Gazete


Get it on Google Play