İnsanlık ailesine, “Bizim kriterlerimize uyacaksınız” diyerek, insanları kendilerinin kulu yapmaya çalışan, her ülkenin yeraltı ve yerüstü hazinelerini sömüren ve kurdukları eğitim kurumlarıyla insanları cehenneme sevk eden insanlara karşı, insanı yaratan Allah’a kulluk yapmaları gerektiğini tüm insanlık ailesine anlatmak için yapılan eğitim, öğretim, davet ve tebliğe de cihat denilir.

Sevgili Peygamberimiz, 23 yıllık peygamberlik hayatının çoğunluğunda insanlığın eğitimle düzeleceğini bildiği için Kur’an eğitimine ağırlık vermiştir.

Ama aynı zamanda kılıcı en iyi kullanandır.

Enes (Allah ondan razı olsun) Peygamberimiz’i tarif ederken:

“Peygamber aleyhisselam, insanların en güzeli ve nazik davrananı, en kahramanı, en cömerdi idi. Bir gün Medine’de korkunç bir haber yayılıp herkesi korku sardığında atına atlayıp tek başına hücum etmişti. Dönüşte atı için, “Bu at, sanki deniz dalgası gibi, demişti” diyor. (Buhari, Sahih, K. Cihad, Bab 24)

Mekke’de en zor ve sıkıntılı günlerde bile zayıfların hakkını yiyen Ebucehil’in kapısına dayanıp, “Ver bunun hakkını” demiş ve alıvermiş.

Medine’de Bizans kralı ve diğer krallara mektuplar yazarak insanları tek Allah’a davet etmiş ve O’nun kurallarına uymayı teklif etmiş.

Günümüzde bu sömürgen katiller ordusu, kendilerinin sömürgen kriterlerine karşı direniş gösterenlere “terörist” deyip sindirme tarafına gidiyorlar.

O teröristleri ülkelerinde görmek isteyen ve bunu başaranlar da onların terörist olmadığını, kendi ülke yöneticilerinin halkını kandırdığını görünce Müslüman oluyorlar.

Kötü propaganda da bize hizmet eder

İngiliz Yvonne Ridley

İtalyan Silvia Constanza Romano 25 yaşında

Fransız Sophie Petronin /Meryem 75 yaşında Mali’de mücahitleri tanıyınca Müslüman olur.

20 milyonluk Müslüman Mali’nin dili Fransızca.

İşte o Fransızların giderken aç ve biilaç bıraktıkları ülkenin çocuklarına hizmet etmek için 1994 yılında Mali’ye gelen bir Fransız hanımefendi, Mali’nin Gao şehrine gelir ve o çocuklara yardıma başlar.

Gazetelerin haberine göre Mali’de faaliyet gösteren el-Kaide örgütüne bağlı bir teşkilat, bu 75 yaşındaki Sophie Petronin Hanımefendi’yi kaçırır.

Dört yıldır, Fransız istihbaratı kadını aramaktadır ama bulamamaktadır.

Sonunda kadını kaçıranlarla Emmanuel Macron arasında pazarlık başlar.

10.000.000 (on milyon) Euro (Yani bugünkü kura göre iki yüz milyon lira) verilecek ve Fransa zindanlarında haksız yere işkence edilen ve isimleri verilen 130 Müslüman serbest bırakılacak.

Macron, Fransız istihbaratının dört yıldır arayıp da bulamadığı bu bayanı ülkesine getirirse hem kendisi için bir şov olur hem de Fransız istihbaratının başarısı olur zannıyla kabul eder.

Biz televizyondan Macron’un şova hazırlanırken bükülen dudağını, çatılan kaşını, havada kalan elini ve kaçar gibi giden sırtını gördük.

08.10.2020 günü, Paris’te uçağın merdivenlerinden usul usul inen bu hanımefendiye ilk eli Macron uzatır ve “Hoş geldin Sophie” der.

Hanımefendi, elini vermez ve, “Ben Sophie değilim, benim adım Meryem. Mali'ye Allah'ın rahmeti için dua edeceğim, zira ben bir Müslümanım. Siz bana Sophie diyorsunuz, ancak sizin karşınızda Meryem duruyor” der.

Şimdi ben, bu hanımefendinin Müslüman olmasına sebep olan Malili Müslümanlara, “Amerika emrediyor” diye “terörist” mi diyeceğim?

“Eeee yetmiş beşine gelmiş bir bayan, yetmiş beş yıl Hıristiyan olarak yaşamış. Geri kalanı da Müslümanca yaşayayım ve cenneti birinden biriyle kazanırım demiş olamaz mı” denebilir.

Mayıs 2020’de İtalyan büyükelçisine telim edilen, Silvia Constanza Romano, 25 yaşında neden Müslüman oldu?

Somali’de kaçırılan İtalyan Silvia Constanza Romano isimli 25 yaşında genç bir İtalyan kızı, Amerika’nın terörist dediği insanlar tarafından kaçırılır ve 18 ay önce "Africa Milele Onlus" isimli sosyal yardım kuruluşunun gönüllüsü olarak gittiği Kenya’da, 20 Kasım 2018’de Batı işgal ve sömürüsüne karşı direnen Müslüman direnişçiler tarafından Kenya’nın Chakama bölgesinde iken Somali’ye kaçırılır. 18 ay sonra İtalya’nın Türkiye’den yardım istemesi üzerine MİT bulur ve İtalya’ya teslim eder.

Teslim esnasında kızın Müslüman olduğunu açıkladığını ve başörtüsüyle teslim edildiğini gördük.

“25 yaşında genç bir kız, gençliğine veririz” diyerek Amerika’nın “terörist” dediği doğrudur” diyenlere, Yvonne Ridley (1959-?) İngiltere’de yayın yapan Sunday Express’in muhabiri olarak Eylül 2001’de yani 42 yaşında Pakistan’a gider ve gizlice Afganistan’a girerek Taliban’ın halka yaptığı zulüm ve işkenceleri kaydeder.

Müslüman olur ve şimdilerde hem İslam’ı öğreniyor hem de öğrendiklerini her zaman ve mekânda öğretmeye çalışıyormuş.

Bu yeni Müslüman olanların Türkiye’de yayın yapan TV ve gazetelerde haber, röportaj, onlarla canlı yayın, onlar üzerine tartışma yapıldığını ben duymadım.

Batı’nın ciğerlerini bilen bu insanlar, Batı’nın “terörist” dediği bu Müslümanlara esir olduktan sonra ne gördüler de Müslüman oldular?

İşgalci terör devleti İsrail ile HAMAS arasında esir takasında gördünüz; HAMAS’ın esirleri bakımlı, temiz ve güler yüzlerle kendilerini alıkoyanlara “Görüşmek üzere” anlamına el sallayarak ayrıldıklarını, terör devletinin esirleri olan Müslümanların ise aç, bitkin, yaralı ve asık suratlarla teslim edildiklerini gördük.

QOSHE - Halkını kandıranlar - Mahmut Toptaş
menu_open
Columnists Actual . Favourites . Archive
We use cookies to provide some features and experiences in QOSHE

More information  .  Close
Aa Aa Aa
- A +

Halkını kandıranlar

20 13
19.04.2024

İnsanlık ailesine, “Bizim kriterlerimize uyacaksınız” diyerek, insanları kendilerinin kulu yapmaya çalışan, her ülkenin yeraltı ve yerüstü hazinelerini sömüren ve kurdukları eğitim kurumlarıyla insanları cehenneme sevk eden insanlara karşı, insanı yaratan Allah’a kulluk yapmaları gerektiğini tüm insanlık ailesine anlatmak için yapılan eğitim, öğretim, davet ve tebliğe de cihat denilir.

Sevgili Peygamberimiz, 23 yıllık peygamberlik hayatının çoğunluğunda insanlığın eğitimle düzeleceğini bildiği için Kur’an eğitimine ağırlık vermiştir.

Ama aynı zamanda kılıcı en iyi kullanandır.

Enes (Allah ondan razı olsun) Peygamberimiz’i tarif ederken:

“Peygamber aleyhisselam, insanların en güzeli ve nazik davrananı, en kahramanı, en cömerdi idi. Bir gün Medine’de korkunç bir haber yayılıp herkesi korku sardığında atına atlayıp tek başına hücum etmişti. Dönüşte atı için, “Bu at, sanki deniz dalgası gibi, demişti” diyor. (Buhari, Sahih, K. Cihad, Bab 24)

Mekke’de en zor ve sıkıntılı günlerde bile zayıfların hakkını yiyen Ebucehil’in kapısına dayanıp, “Ver bunun hakkını” demiş ve alıvermiş.

Medine’de Bizans kralı ve diğer krallara mektuplar yazarak insanları tek Allah’a davet etmiş ve O’nun kurallarına uymayı teklif etmiş.

Günümüzde bu sömürgen katiller ordusu, kendilerinin sömürgen kriterlerine karşı direniş gösterenlere “terörist” deyip sindirme tarafına gidiyorlar.

O teröristleri ülkelerinde görmek isteyen ve bunu başaranlar da onların terörist olmadığını, kendi ülke yöneticilerinin halkını kandırdığını görünce Müslüman oluyorlar.

Kötü propaganda da bize hizmet eder

İngiliz Yvonne Ridley

İtalyan Silvia Constanza Romano 25 yaşında

Fransız Sophie Petronin /Meryem 75 yaşında Mali’de mücahitleri tanıyınca Müslüman........

© Milli Gazete


Get it on Google Play