Tarihle mazeret üretmek
İnsanlar tarihe bakmak istedikleri yerden yaklaşırlar. O yüzden tarih çekilmiş bir fotoğraf karesi değil, bir ressamın tuvaline dökülmüş resim tablosu gibidir. Aynı kareyi içeren bir resim tablosu, fotoğraf karesi gibi görüntüyü birebir aktarmaz, ressamın duygusunun bir yansımasını da mutlaka hissederiz. Tarihi de bu pencereden değerlendirmemiz gerekiyor. Tarihi araştıranların ve aktaranların kafalarında tahayyül ettikleri gelecek doğrultusunda geçmişte izler sürdüğünü kabul etmemiz gerekiyor. Sadece tarihin içeriğiyle alakalı bir durum değil, yaşanmış olayların bugüne yansımasının da belirli bir koridordan geçtiğini unutmamalıyız. İnsanlar ve topluluklar, durdukları yerin zeminine uygun bir tarihi taşıyıcılığını yapıyorlar.
Bunun en bariz örneğini bugün yaşadığımız olayların yorumlanışında ve tutundukları tavırlarda görebiliyoruz. Gazze’de yaşanan insanlık dışı katliamı görmek istemeyenlerin ya da karşı tarafta pozisyon almayı tercih edenlerin en büyük mazeretinin tarih olduğunu rahatlıkla görebiliyoruz. Çünkü hem kendi........
© Milli Gazete
visit website