Önceki yazıların da okunmasını tavsiye ederek kaldığımız yerden devam edelim…

Bugünkü yazımıza iki yazarın konumuzla ilgili yazdıklarının özü ile başlayalım…

“1994 ruhunun öncüsü 1989 örneğidir” başlıklı Şakir Tarım yazısı birinci konudur…

“Millî Görüş hareketinin en önemsediği alanlardan biri de yerel yönetimlerdir.

Millî Görüş’ün ilk yıllarından itibaren güçlü kadrolarla Mahallî İdareler Birimi oluşturuldu. Ciddi araştırmalar yapıldı. Erbakan Hoca bu birimle yakından ilgilendi. Proje 1989 seçimleri öncesi iyice olgunlaşmıştı. 1989 seçimlerinde bazı ilçe ve beldelerle beraber Sivas, Konya, Kahramanmaraş, Şanlıurfa, Van illerinin başkanlığını da Refah Partisi kazandı. Refah Partisi, Millî Görüş belediyeciliğinin ne anlama geldiğini 1989 seçimleri sonrasında gösterme fırsatı buldu. Refahlı başkanlar, belediyelerin kapılarını sonuna kadar halka açtı. Beyaz Masa uygulamasıyla halkın talepleri alındı; “Halk Günleri”nde vatandaş ve başkanlar bir araya geldi. Halkın “yönetime katılımı” sağlandı. Belediyeler halkla birlikte yönetildi.

Millî Görüşçü belediyelerin destanlar yazan hizmetleri Türkiye’de yankılandı. Herkes böyle bir hizmeti beldesinde görmek ister duruma geldi. Bu atmosfer yaşandıktan sonra 1994’te yerel seçimlere gidildi. Seçimlerde halk; İstanbul, Ankara başta olmak üzere, illerde 29; ilçeler ve beldelerle birlikte 400 kadar belediye başkanlığını Refah Partisi’ne emanet etti.

1994’te 400 belediyeyi halkın RP’ye emanet etmesinin sebebi, 1989 seçimleri sonrası 5 ayrı şehirde gördüğü efsanevî hizmetleri beldelerinde de görmek isteyişiydi...”

Bu BİR.

“Seçim; ‘Emekliler Partisi’ en büyük parti gibi” başlıklı 4 yazı yazdım ya; Fehmi Koru’nun (17 Şubat) “CB Erdoğan 2024’ü ‘emekliler yılı’ ilan etmişti; ya 15 milyon emekli bu yılı gerçek anlamda kendi yılları yapmaya kalkarsa…” başlıklı yazısı ilgimi çekti…

Özünü okuyalım: “Geçen yılın Eylül ayı verilerine göre, emekli sayısı 15 milyon 751 bin 917. Ben bu rakama (emeklilerin maaş ve ikramiye artışlarını kastediyor), kendimi siyasilerin yerine koyarak, siyaseti etkileme gücü açısından baktığımda, ürperdim. Hemen İstanbul seçimi açısından tabloya yaklaşalım. Seçmen sayısının 11 milyon 367 bin 598 olduğu İstanbul’da, 3 milyon 93 bin 158 SSK emeklisi yaşıyor. Toplam seçmen sayısının dörtte birinden daha fazla emeklilerin oranı. (..) 4 milyonun biraz üstünde oyla İstanbul’a belediye başkanı seçilmek mümkün ve bu şehirde 3 milyonun üzerinde emekli seçmen yaşıyor...”

Detaylar yazıda… https://fehmikoru.com/cb-erdogan-2024u-emekliler-yili-ilan-etmisti-ya-15-milyon-emekli-bu-yili-gercek-anlamda-kendi-yillari-yapmaya-kalkarsa/

Bu da İKİ!

“Millî Görüş Adil Düzen Belediyeciliği” konumuza kaldığımız yerden devam…

“Millî Görüş Adil Düzen Belediyeciliği” hizmet anlayışı yani kas sistemini en verimli şekilde çalıştırabilecek olan “kooperatifleşme anlayışı” ile belediye bütçesi de daha önce hiçbir dönemde görülmemiş düzeyde reel olarak artabilecek...

* “Millî Görüş Adil Düzen Belediyeciliği” hizmet anlayışı sonucunda borçlardan arınmış ve giderek büyüyen bir bütçe ile ‘belediye hizmetleri sosyal güvenlik ve sosyal hizmetler’ alanında halkın ihtiyaç ve beklentileri daha iyi karşılanabilir duruma gelebilecek...

* “Adil Ekonomik Düzen” iktisadi alanda ve özellikle “ortaklık sistemi” sayesinde “genel hizmetlerin kooperatifler ve vakıflar” yolu ile yürütülmesi sistemine giden süreçte bunların işlevini yürütme ve mevcut durumda uygulanabilme potansiyeli değerlendirilmeli…

* “Millî Görüş Adil Düzen Belediyeciliği” mevcut durum en uygun olarak ve en verimli şekilde değerlendirilerek bir taraftan bünyede operasyon yapılması gereken yerler için müdahalede bulunulur, sağlıklı hale getirilir, gerekli kanuni düzenlemeler yapılır...

* “Millî Görüş Adil Düzen Belediyeciliği” açısından sistemde neşter gerektiren kanser olmuş unsurlar vardır. Bünyeye her zarar verici unsur batıldır. Bünyeyi sağlıklı işler hale getirmeye çalışan her müdahalede de haktır. Bünyeye bütüncül olarak katkıda bulunduğumuz ve iyileştirebildiğimiz oranda sağlıklı hale getirebiliriz... Ve’s-selam… (Devamı var)

QOSHE - Seçim; Millî Görüş Adil Düzen Belediyeciliği - 6 - Reşat Nuri Erol
menu_open
Columnists Actual . Favourites . Archive
We use cookies to provide some features and experiences in QOSHE

More information  .  Close
Aa Aa Aa
- A +

Seçim; Millî Görüş Adil Düzen Belediyeciliği - 6

14 0
18.02.2024

Önceki yazıların da okunmasını tavsiye ederek kaldığımız yerden devam edelim…

Bugünkü yazımıza iki yazarın konumuzla ilgili yazdıklarının özü ile başlayalım…

“1994 ruhunun öncüsü 1989 örneğidir” başlıklı Şakir Tarım yazısı birinci konudur…

“Millî Görüş hareketinin en önemsediği alanlardan biri de yerel yönetimlerdir.

Millî Görüş’ün ilk yıllarından itibaren güçlü kadrolarla Mahallî İdareler Birimi oluşturuldu. Ciddi araştırmalar yapıldı. Erbakan Hoca bu birimle yakından ilgilendi. Proje 1989 seçimleri öncesi iyice olgunlaşmıştı. 1989 seçimlerinde bazı ilçe ve beldelerle beraber Sivas, Konya, Kahramanmaraş, Şanlıurfa, Van illerinin başkanlığını da Refah Partisi kazandı. Refah Partisi, Millî Görüş belediyeciliğinin ne anlama geldiğini 1989 seçimleri sonrasında gösterme fırsatı buldu. Refahlı başkanlar, belediyelerin kapılarını sonuna kadar halka açtı. Beyaz Masa uygulamasıyla halkın talepleri alındı; “Halk Günleri”nde vatandaş ve başkanlar bir araya geldi. Halkın “yönetime katılımı” sağlandı. Belediyeler halkla birlikte yönetildi.

Millî Görüşçü belediyelerin destanlar yazan hizmetleri Türkiye’de yankılandı. Herkes böyle bir hizmeti beldesinde görmek ister duruma geldi. Bu atmosfer yaşandıktan sonra 1994’te yerel seçimlere gidildi. Seçimlerde halk; İstanbul, Ankara başta olmak üzere, illerde 29; ilçeler ve beldelerle birlikte 400 kadar belediye........

© Milli Gazete


Get it on Google Play