-‘Seçim sonrası yazıları’ yazmaya başlamamın pek çok sebebi var…

-Birinci sebep ülkemizdeki ve dünyadaki ‘tufan’ seviyesindeki sorunlar…

-Hayatımızın dört ana alanındaki bu sorunlara ‘Sosyoekonomik Tufan’ diyoruz…

-Bu tufanın ana sebebi ülkemiz ve dünyada uygulanan ‘faizci vahşi kapitalizm’dir…

Osmanlı Devleti’nin son dönemlerinde başlayan ve yıkılışının ana sebeplerinden biri olan ‘faizli borçlanmalar’ işte o ‘faizci vahşi kapitalizm’ uygulamalar nedeniyle olmuştur…

Cumhuriyet döneminde de -maalesef- ‘faizci vahşi kapitalizm’ uygulamaları devam etmiş, ‘faizli borçlanmalar’ özellikle 1950’lerde başlayan çok partili dönemlerde giderek daha da artmış, günümüzde ülkemizin 2024 yıllık bütçesinde ‘dış borç ödemelerine’ değil de sadece ‘faiz ödemelerine’ bir trilyon liranın üzerinde ödeme yapılacaktır…

Evet…

-Dikkat edilirse dış borçların ana para ödemelerine değil…

-Dış borçların sadece faizlerine bir trilyon liradan fazla FAİZ…

-Devletimiz de başka bir devlet de bu durumda sonunda iflas eder…

-Cumhuriyet döneminde çözüm üretilmezse -Osmanlı gibi- devlet yıkılır…

***

Adil Düzen çalışanları olarak günümüzde gelinen en son durumla ilgili ulaştığımız TEŞHİS budur ve bu ‘sosyoekonomik sorun’ ya da uzun zamandan beri tanımladığımız üzere bu ‘Sosyal Tufan’ için ürettiğimiz TEDAVİ vardır; bu tedavi Prof. Dr. Necmettin Erbakan tarafından sadece ülkemize değil bütün dünyaya duyurulup TEBLİĞ edilmiştir…

Erbakan Hoca bu tedavi reçetelerini son nefesine kadar anlatmaya devam etti ve bu anlatılanlar günümüzde ‘Erbakan haklıymış’ sözünü atasözü seviyesinde söyletir oldu…

54. Türkiye Cumhuriyeti Hükümeti Başbakanı Necmettin Erbakan bu ‘tedavi reçetelerini’ -kendi ifadesiyle- Adil Düzen’in sadece gölgesi mesabesinde uygulayabildi ve bilindiği üzere Cumhuriyet tarihinin matematiksel olarak en başarılı hükümeti oldu…

-‘Adil Düzen’ bir ülke için genel tedavidir…

-‘Adil Ekonomik Düzen’ bir ülke için özel tedavidir…

-‘Adil Dünya Düzeni’ bütün beşeriyet için gereken tedavidir…

-‘Adil Düzene Göre İnsanlık Anayasası’ insanlık için ana tedavidir…

İşte…

Bu ‘genel ve özel tedavi reçetelerimizi’ ülkemizde yapılmakta olan bu son ‘yerel yönetim seçimleri’ vesilesiyle bir kere daha -yeni ilave önerilerimizle- hatırlatmış olalım ki; seçimden sonra ‘Belediye-Kooperatif-İşletme Ortaklığı’ şeklinde yapılacak uygulamalarla hem ülkemizde var olan ‘Sosyoekonomik Tufan’ seviyesindeki sorunlar sona erdirilsin hem de bu uygulamalar sayesinde insanlığın beklediği örnek uygulamalar yapılmış olsun, inşallah…

***

BELEDİYE-KOOPERATİF ORTAKLIĞININ TEMEL İLKELERİ

Belediye-Kooperatif-İşletme Ortaklığı temel ilkelerini anlatmaya devam edelim…

“Belediye-Kooperatif” iş birliği temel ilkeleriyle Kooperatif olarak oluşturulmuş olan “Dayanışma Ortaklığı Genel Hizmetleri” kapsamında aşağıdaki hizmetleri görmelidir.

-Belediye-Kooperatif-Halk İşletmesi Ortaklığı’nın ve Ortak İşletmelerin her türlü yazışma hizmetlerini görmeli ve yazıların birer kopyasını arşivleyip saklamalıdır.

-Ortaklığın her türlü borç ve alacaklarının ortaklık muhasebesini yürütmelidir, dolayısıyla ortaklar ortaklık muhasebesinde alacaklı ve borçlu olarak yer almalıdırlar.

-Ortaklığın envanter muhasebesini tutarak, faizsiz kredileşme imkânlarını ve yeni ortaklık oluşumlarını sağlamalıdır, her türlü siparişlerin takibini yapmalıdır.

-Ortaklığın demirbaş kayıtlarını tutmalı ve yedieminlerini yani zilyetlerini belirlemelidir, ayrıca bu demirbaş malların ortaklık içinde bakımlarını sağlamalıdır.

(Devamı var.)

QOSHE - Seçim sonrası “Belediye-Kooperatif” iş birliği - 2 - Reşat Nuri Erol
menu_open
Columnists Actual . Favourites . Archive
We use cookies to provide some features and experiences in QOSHE

More information  .  Close
Aa Aa Aa
- A +

Seçim sonrası “Belediye-Kooperatif” iş birliği - 2

5 0
23.03.2024

-‘Seçim sonrası yazıları’ yazmaya başlamamın pek çok sebebi var…

-Birinci sebep ülkemizdeki ve dünyadaki ‘tufan’ seviyesindeki sorunlar…

-Hayatımızın dört ana alanındaki bu sorunlara ‘Sosyoekonomik Tufan’ diyoruz…

-Bu tufanın ana sebebi ülkemiz ve dünyada uygulanan ‘faizci vahşi kapitalizm’dir…

Osmanlı Devleti’nin son dönemlerinde başlayan ve yıkılışının ana sebeplerinden biri olan ‘faizli borçlanmalar’ işte o ‘faizci vahşi kapitalizm’ uygulamalar nedeniyle olmuştur…

Cumhuriyet döneminde de -maalesef- ‘faizci vahşi kapitalizm’ uygulamaları devam etmiş, ‘faizli borçlanmalar’ özellikle 1950’lerde başlayan çok partili dönemlerde giderek daha da artmış, günümüzde ülkemizin 2024 yıllık bütçesinde ‘dış borç ödemelerine’ değil de sadece ‘faiz ödemelerine’ bir trilyon liranın üzerinde ödeme yapılacaktır…

Evet…

-Dikkat edilirse dış borçların ana para ödemelerine değil…

-Dış borçların sadece faizlerine bir trilyon liradan fazla FAİZ…

-Devletimiz de başka bir devlet de bu durumda sonunda iflas eder…

-Cumhuriyet döneminde çözüm üretilmezse -Osmanlı gibi- devlet yıkılır…

***

Adil Düzen çalışanları olarak günümüzde........

© Milli Gazete


Get it on Google Play